SYKP kongresi devam ediyor: İttifaklarımızı daha ileri taşıyacağız

  • 14:23 13 Ekim 2018
  • Siyaset
ANKARA - SYKP’nin 3. Olağan kongresinde konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, “Önümüzdeki günlerde kadınlardan, halklardan ve emekçilerden yana ittifakı genişleterek bu yolda kararlı bir yürüyüş gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Güçlerimizi, ittifaklarımızı daha da ileri taşıyacağız” dedi. 
 
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) 3. Olağan Kongresi’ni çok sayıda delegenin katılımıyla Akar Internetıonal Otel’de gerçekleştiriyor. Kongre konuşmalarla devam ederken, tutuklu HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın tutuklu bulunduğu Kandıra F Tipi Cezaevi’nden kongreye yolladığı mesaj okundu.
 
Figen’in mesajı şöyle:
 
“Her ne kadar sizlerden uzak olsak da, faşizmin zindanların da tutulsak da, gönlümüzün aynı rota için attığını bilmenizi isterim. Yoğun baskı, saldırı ve ölümlerin yaşandığı, işçilerin tutuklandığı, özgürlüklerin kısıtlandığı bir süreçten geçsek de, kazananın bizler olacağını bilmenizi isterim. Tüm bu zorluklara rağmen 3’üncü kongrenizi toplamış olmanız bu başarının bir göstergesidir. Faşizm ve saray bizleri tutsak etse de irademizi kıramadı. Düşüncelerimizi teslim alamadı. HDP’yi bitiremedi. Ortak mücadelemizi engelleyemedi. Bitiremedi. Direnerek, kazanacağımıza olan inancımla sizleri ve tüm konukları selamlıyor, hepinizi kucaklıyorum. Kongrenizin yeni döneme ışık tutacağına inanıyorum.”
 
‘Ekonomik krizin siyasi krize dönüştüğüne tanıklık ediyoruz’ 
 
Ardından konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, bütün dünyada kapitalizmin bir kriz içerinde olduğunu ve bu krizin emekçilerin üzerine basarak geçtiğini kaydetti. Serpil, sermayenin ağır koşullarını emekçi halklar üzerine dayattığını belirterek, “Yaşadığımız ekonomik krizin siyasi ve hukuki bir krize dönüştüğünü her gün deneyimliyoruz. Bunların sonucu olarak partimize ağır operasyonlarla devam ediyor. En son 150 arkadaşımız gözaltına alındı. Yapılan bu saldırılar bize aslında tek adam sistemini kendisini kurumsallaştırırken ne kadar zorluklar içerisinde olduğunu gösteriyor” dedi.
 
‘MHP, ulusalcılar ve ergenekoncular da bu savaşın içinde’
 
 “Bizler el ele vererek onları iktidardan indirdik ve bu tabloyu kabul etmeyenler bize dönük topyekûn bir savaş başlattılar. Sadece Erdoğan’ın değil MHP’nin, ulusalcıların ve ergenekoncuların bir araya gelerek yürüttükleri bir savaş olarak ortada duruyor” diyen Serpil, tüm saldırılara karşı direnişlerini sürdürdüklerini kaydetti. Serpil, “Dostlarımıza dönük operasyonlara tutuklamalara baktığımızda kimse ayakta kalamazdı. Ama biz dimdik ayaktayız. On bine yakın yoldaşımız zindanlarda direnişleriyle mücadelemize güç katıyorlar. Bizler de dışarıda bu mücadeleyi yükseltiyoruz” İfadelerini kullandı.
 
‘Terörden savaştan beslenenler onlardır’
 
Yaklaşık 3 yıldır yok edilmeye çalışmaya karşı biz güçlü bir direniş gösterdiklerine dikkat çeken Serpil, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biliyoruz ki 16 Nisan referandumu ve sonrasında yapılan seçimler meşru değildi. Hepsi baskı ve hileler ile gerçekleşti. Bizler örgütlülüğümüzü ittifaklarımızı yükselterek antifaşist bir mücadeleyi yükselttik. HDP bir adım atarak daha da ittifakları genişleterek cevap verdi. Önümüzdeki günlerde kadınlardan, halklardan ve emekçilerden yana ittifakı genişleterek bu yolda kararlı bir yürüyüş gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Güçlerimizi ittifaklarımızı daha da ileri taşıyacağımızı biliyoruz. Bölgede 90’larda ve 12 Eylül’deki gibi yürütülen kirli politikalar karşısında daha fazla mücadele ediyoruz. Terör argümanına sarılanlar savaşı sürdürmek için buna sarılmış durumdalar. Aslında  ‘terörden’ ve ‘savaştan’ beslenen onlardır.”
 
‘Yaşadığımız coğrafyada kendi nimetlerimizden yararlanmıyoruz’
 
Daha sonra HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit konuştu. “Biz Ortadoğu’nun bir parçasıyız. İbn-i Haldun’un dediği gibi ‘coğrafya kaderdir’ biz yaşadığımız coğrafyada kendi nimetlerimizden yararlanmıyoruz” diye kaydetti. Gülistan, kapitalizmin krizi savaşı ve silahı sömürü olarak her zaman ötekileştirilenleri yaşamını bastırmak için kullandığını belirtti.
 
‘Bugün Türkiye’nin Filistin’i Kürdistan’dır’
 
Mülksüzleştirme yoksullaşmanın kapitalist sistemin yegane amacı olduğunu söyleyen Gülistan, konuşmasında şunlara dikkat çekti: “Tarihin derinliklerinden gelen mücadele tarihi bize yan yana durmamız itirazımı yükseltmemiz ve ne olursa olsun solcular ve devrimciler olarak bu ülkede yeniden iddia sahibi olmamız ve adres olmamız gerekiyor. Evet birleşeceğiz. Bugün AKP MHP faşizmine karşı çoğalmak zorundayız. HDK’de HDP’de bu amaç için kurulmuşlardır. HDK olarak tüm bileşenler açısından temsili bir süreç değil elimizi hep beraber taşın altına koyduğumuz bir süreci örgütlemek zorundayız. Demokrasi için bir cephe gerekiyor. Faşizme karşı bir cephe gerekiyor. Bugün Türkiye’nin Filistin’i Kürdistan’dır. Bugün Türkiye’nin Filistin’ine hep beraber el uzatmak daha fazla harç katmak zorundayız.”
 
‘Savaşçı politikalara yaslanarak yeni rejimi kurmaya çalışıyor’
 
Ardından EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan söz aldı. Hükümetin siyasi gericiliğini bütün bir yaşamı etkisi altına adlığını ve bunu ekonomik kriz içerisinde inşa etmeye çalıştığına dikkat çeken Selma, “Krizin yükünü emekçilerin ve halkların üzerine yıkmak istiyorlar. Bu yükü halkın kabullenebilmesi için baskıların artması, muhalefetin susturulması, medyanın engellenmesi ve zora dayanan bir siyasi gericiliğin inşa edilmesi gerekirdi. AKP iktidarı da temsil ettiği tekelci gurubu lehine bunu yapıyor. Ortadoğu’da emperyal emellerini ve yayılması amaçlarını gerçekleştirmek için savaşçı politikalara yaslanarak rejimi kurmaya çalıyor” diye konuştu.
 
‘Tutuklanmayı, sokakta infaz edilmeyi göze alan sosyalistler var’
 
Krizin yükünü rahatlıkla işçi sınıfının üzerine yıkamayacaklarını vurgulayan Selma, “Bu siyasi baskılara karşı demokrasi ve özgürlüğü savunan yargılanmayı tutuklanmayı, sokakta infaz edilmeyi göze alan sosyalist güçler var. Emperyal hayalleri ve yayılması politikasıyla Türkiye’yi bu yıkımın ortağı yapmaya çalışıyorlar. Ancak barış için her şeyi göze alanlar karşısında bu hayallerini gerçekleştiremeyecekler. Siyasal iktidarın gerici politikalarına yanıt veren bundan sonra da verecek olan bir kadın mücadelesi var. Kadınların bu iradesi karşısında gericiliklerini gerçekleştiremeyecekler” dedi.