DİYARBAKIR - İmralı Cezaevi’nde sürdürülen tecritle PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın düşüncelerinin hapsedilmek istendiğine işaret eden DBP PM üyesi Nevriye Çur, "Daha fazla mücadele edip, bu suçu da teşhir etmeye devam edeceğiz" dedi. 

 

En son 11 Eylül 2016 tarihinde kardeşi Mehmet Öcalan ile görüşen ve o tarihten bu yana kendisiyle hiçbir şekilde görüşme sağlanamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın sağlık ve güvenliğine ilişkin kaygılar devam ediyor. Cezaevlerindeki siyasi tutsaklar 12 Eylül günü Abdullah Öcalan'dan haber alabilmek ve tecridin kaldırılması için 3 günlük açlık grevi başlattı. Grevlerini sonlandıran tutsaklar yaptıkları eylemin bir uyarı mahiyeti taşıdığının altını çizdi. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi (PM) üyesi Nevriye Çur, tecridi kırmak için siyasi alanda mücadele edeceklerinin altını çizdi. 

 

'Tüm alanlara yönelik büyük bir saldırı var'

 

Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirildiği günden bu yana dikkat çeken tek şeyin düşüncelerine yönelik saldırılar olduğunu kaydeden Nevriye, şöyle dedi: "Bunu yalnızca siyasette görmüyoruz elbette. Kadın hareketine yönelik baskıda görüyoruz, Kürtlere yönelik baskıda görüyoruz, gençlere yönelik saldırılarda ve asimile politikalarında görüyoruz, halklar arasında yaratılmak istenen kaosta görüyoruz, Meclis’te HDP'nin susturulmaya çalışılmasında görüyoruz. Sayın Öcalan'ın ideolojisini yaşatmaya çalışan ve perspektiflerini yaşamsallaştırmaya çalışan tüm alanlara yönelik büyük bir saldırı var." 

 

'Tecrit edilen yalnızca Sayın Öcalan değildir'

 

"Sayın Öcalan'ın yalnızca bedenini değil, düşüncelerini esir almak istiyorlar. 19 yıldır esaret altına alamadıkları ideolojisini esaret altına almaya çalışıyorlar" diyen Nevriye, "Öncelikle şunu anlamamız gerekiyor, tecrit edilen yalnızca Sayın Öcalan değildir, Sayın Öcalan'ın dünyanın her yerine yayılmaya başlayan özgür yaşam ideolojisidir. Kürt halkının direnmesi demek Sayın Öcalan'dan vazgeçmiyor olması demektir ve bunu gördükçe saldırıları artıyor. Biliyorlar ki Sayın Öcalan'ın düşünceleri aşılandıkça özgür yaşama daha çok yaklaşacağız. Sayın Öcalan düşüncelerinde iktidarlık, yoksulluk, kapitalizm, burjuva yaşam, devletçilik, eşitsizlik, faşizm, ırkçılık, saraylar, ayakkabı kutuları yok. Özgür yaşam var, eşit yaşam var, kadın özgürlüğü var, herkesin kendi dilinde özgürce konuşabilmesi var, halkların özgürlüğü var, demokratik konfedarilizm var, demokrasi var, yerinden yönetim paradigması var" ifadelerini kullandı. 

 

'Bu suçu teşhir etmeye devam edeceğiz' 

 

Tüm bunların tecridin kaldırılmaması için gerekçe olduğunu ifade eden Nevriye, "Bizim de bunların farkında olmamız ve bu düşünceyi daha çok yaymamız gerekiyor. Ancak bu düşünceyi yayarak Sayın Öcalan'ı özgürleştirebiliriz. Her yerde tecridi kırmaya çalışacak ve mücadelemizi bu düzeyde yürüteceğiz. Tecrit başlı başına bir insanlık suçudur ve biz bu suçu teşhir etmeyi sürdüreceğiz" diye belirtti.