İSTANBUL - HDP’li kadınlar olarak Meclis ve yerel seçimlere yönelik tartışmalar yürüttüklerini, ciddi bir hazırlık süreci başlattıklarını belirten HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, yeni dönemde yol haritasını kadınların çizeceğini, kazanılan belediyelerde ilk olarak kapatılan kadın kurumlarını açacaklarını söyledi. 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul 3’ncü Bölge Milletvekili Züleyha Gülüm, Meclis’te yeni dönem yol haritasını ve yerel seçimlere kadın cephesinden nasıl hazırlandıklarını anlatarak, birlikte mücadeleye dikkat çekti. Yerel seçimlere kadın perspektifinden hazırlandıklarını ve kazanacaklarını belirten Züleyha, “Meclis, sokakla, kadınla, tüm feminist örgütlerle birlikte hareket edilebildiğinde, alanların sözü Meclise taşınabildiğinde ve Mecliste tartışılan her şeyin alanlarda tartışılması durumunda işlevsel kılınabilir” dedi.  Meclisin tek başına bir mücadele alanı olmadığına dikkat çeken Züleyha, “Sokağın ve feminist mücadelenin bağının güçlü kurulabilmesi gerekiyor. Topyekün bir mücadele hattının örülebilmesi gerekiyor” diye vurgu yaptı.

 

‘Kadınlar hep sokakta oldu’ 

 

Kadınların kazanımlarına yönelik saldırılara karşı sokakları hiç bırakmadığına işaret eden Züleyha, “Bir takım yasaları da bu şekilde durdurabildiler. Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde de sonraki dönemde de sokakta en fazla kadınlar vardı. Kadınlar bugün de sokaklarda sözünü söylemeye devam edecekler. Bizler de kadın mücadelesinin içindeyiz. Birlikte yürüyerek  güç almaya devam edeceğiz” diye belirtti.

 

‘Dayanışma mekanizmalarını güçlendirmemiz gerekiyor’

 

Züleyha, Eylül ayından itibaren çeşitli feminist örgütlerde toplantıların başladığı bilgisini vererek şunları kaydetti; “Yeni dönemde politik hattın nasıl kurulacağı, nasıl bir mücadele yöntemi geliştirileceğine dair tartışmaların yürütüldüğü bir dönem olacak. Buradan bir yol haritası çizilecek. Bu yol haritası içerisinde biz de varız. Dayanışma mekanizmalarını güçlendirmemiz ve birlikte yol almanın yollarını üretmemiz gerekiyor. Bu yolla kadın kazanımlarına yönelik saldırıları hep birlikte durduracağımıza inanıyorum.”

 

‘Politik hattımızla ilgili tartışmalar yürüttük’

 

HDP’nin 20 Temmuz’da Van’da düzenlenen 3 günlük kampında vekillerin yeni dönemi tartıştığını ilk gün sadece kadınların kendisini tartıştığı bir gün olduğunu aktaran Züleyha, “Tartışmalarımızda kadın meselesinde gidişat, iktidarın yaklaşımları, önümüzdeki süreç ve politik hattımız ile ilgili bir tartışma yürüttük. Kadın örgütlülüğü konusunda ne seviyedeyiz, kadın siyasetini ne derece uyguluyoruz, neden kadın kotasını tutturamadık tarzında bir tartışmaydı. Kendi içimize dönük yürüttüğümüz toplantılarda kadın örgütlülüğü konusunda bir seviyemizin olduğu ama bunun yeterli olmadığı, parti içerisinde kadın örgütlülüğünü çok daha fazla güçlendirmemiz gerektiğini, özellikle yerellerde kadın örgütlülüğümüzün istediğimiz seviyede olmadığı, yerellerle bağın çok daha fazla kurulması gerektiği, parti içerisindeki erkek egemenliğine ısrarla müdahale edebileceğimiz konularında ortaklaşmamız oldu. Dünyadaki feminist hareketleriyle bağlarımızı kurmak konusunda kararlar aldık” diye açıkladı.  

 

‘Yerel seçimleri kadın perspektifinden tartışıyoruz’

 

Yerel seçimlerin hazırlıklarına başladıklarını ve yerel seçimleri kadın perspektifinden tartıştıklarını dile getiren Züleyha, “Kadın bakışının egemen olduğu yerel yönetimler nasıl olabilir? Geçmiş deneyimlerimizde çok önemli başarılar vardı ama kadın kazanımlarının daha fazla yukarı taşıyan ve pratik ayaklarının daha güçlü örülebildiği, dayanışma mekanizmalarının daha güçlü kurulabildiği bir biçim nasıl verilebilir? Bunun üzerinden bir tartışma başlattık ve buna yönelik bir hazırlık çalışması yapıyoruz. Bir yandan belediyeler bizdeyken kadınların kazanımlarının olumlu sonuçları üzerinden tartışırken bir yandan da eksikliklerimizi tartışıyoruz. Yeniden başka mekanizmalar ve biçimler nasıl olabilir tartışması yürütüyoruz. Bu anlamıyla yerel seçimlere yönelik kadın cephesinden ciddi bir hazırlık süreci başlattık” ifadelerini kullandı.

 

‘Kadınlar evdeki şiddetle baş başa bırakıldı’ 

 

Züleyha, sadece HDP olarak değil bir bütün olarak kadın kazanımlarına yönelik saldırılara karşı ortak bir duruş sergilemenin önemine vurgu yaparak, bu anlayış ile yürümeyi planladıklarının altını çizdi. Kayyımların kadın kurumlarını kapatmasının çok ciddi sonuçları olduğunu ifade eden Züleyha, kadınların başvuru yapabileceği mekanizmaların olmasının haklarını kullanabilmeleri açısından önemli olduğunu söyledi. Züleyha, “Yasalarda bir takım hakları sunabilirsiniz ama bunları kullanabilmesini sağlayacak alt mekanizmalar, kurumlar yoksa hiçbir karşılığı olmuyor. Eşini karakola şikayet eden bir kadın eğer o akşam eve dönmek zorunda kalacaksa şiddetin çok daha fazla artacağını biliyoruz. Belediyelerin kurduğu bu sığınma evleri, dayanışma merkezleri, psikolojik destek mekanizmaları hepsi kadınların bu hakkını kullanırken kendisini korumasını da sağlayan mekanizmalardı. Kayyımlarla ve OHAL ile birlikte kadın kurumları kapatılınca kadınların destek alabileceği hiçbir mekanizma kalmadı. Bunun sonucu olarak da kadınlar evdeki ve sokaktaki şiddetle baş başa kalmak zorunda kaldı” diye vurguladı. 

 

‘Halk iradesine sahip çıkıyor’ 

 

Yerel seçimlerde belediyeleri alacaklarını söyleyen Züleyha “Kendileri alacaklarına inansaydı bugüne kadar çoktan belediye seçimlerini yaparlardı. Halk iradesine de sahip çıkıyor, 24 Haziran da bunun en büyük göstergesiydi. Biz belediyeleri aldığımızda ilk yapacağımız şey kapatılan kadın kurumlarını yeniden açmak olacak. Bu da yeterli değil tabi ki, o yüzden yerel yönetimler meselesini tartışıyoruz derken tam da o yüzden söyledim. Kadınlar olarak birlikte mücadele etmek zorundayız” diye konuştu. 

 

Mevcut ekonomik krizden de yine en fazla kadınların etkilendiğinin altını çizen Züleyha, “Tüm bu saldırılara karşı kadın dayanışması bizi bu krizden çıkartabilir. İktidarın ekonomik krizi ve sorunları çözmek gibi bir derdi yok, sadece kendi yandaş kesiminin çıkarlarını düşünen bir yerde duruyor. Yoksullar oy potansiyelinin ötesinde bir anlam taşımıyor. Kadınlara da sadece oy olarak bakıyorlar. Bizim kadınların dayanışma mekanizmalarını bir an önce kurmamız ve hayata geçirmemiz gerekiyor.”