‘Irak seçim sonuçları herkese bir uyarı’

  • 09:08 15 Ekim 2021
  • Siyaset
Medya Üren
 
HABER MERKEZİ - Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde gerçekleşen erken genel seçim sonuçlarını değerlendiren gazeteci Nurhak Gülbahar, ortaya çıkan tabloda tüm partilerin ciddi oy kaybettiğini, bunun herkes için ciddi bir uyarı olduğunu, kısa vadede bazı siyasi çevrelerce başarı olarak görülse de zaman içinde yansımalarının daha derin ve kapsamlı olacağını söyledi.  
 
Irak’ta yaşanan ekonomik kriz, yolsuzluklar üzerine halkın rahatsızlığının giderek artması üzerine alınan erken seçim kararı çerçevesinde 10 Ekim’de halk sandık başına gitti. Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde seçime katılım oranı yüzde 41 oldu. 9 milyon 779 bin seçmen oy kullandı. Halk büyük oranda sandık başına gitmeyerek seçimi boykot etti. 
 
Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki erken genel seçimleri ve ortaya çıkan tabloyu bölgede gazetecilik yapan Nurhak Gülbahar JINNEWS’e değerlendirdi. 
 
Irak’ta erken seçim kararı alınması sürecine dikkat çeken Nurhak, “Erken seçim kararı alındığı süreçte Irak’ta başta başkent Bağdat’taki Tahrir Meydanı olmak üzere tüm kentlerde gösteriler vardı. Bu gösteriler Irak ve tüm dünyanın gündemine girdi. Gösterilerde halkın bir talebi de erken seçim kararı alınarak sorunlara çözüm bulunması idi. Ki bu gösterilerde resmi rakamlara göre 800, resmi olmayan rakamlara göre de yaklaşık olarak 2 bin kişi yaşamını yitirdi. Bu yaşanan durumun sonucunda 10 Ekim’de erken genel seçimler gerçekleşti. Yani denilebilir ki, bir süredir tüm Irak’ta seçimler gündemdeydi”  diye belirtti. 
 
‘Irak’ta demokratik bir sistem yok’
 
Birçok siyasi parti ve çevrenin seçimlere katıldığını söyleyen Nurhak, Sünniler, Şiiler, Kürtler öne çıkan güçler olarak halktan iktidara gelmek için oy istediğini belirtti. 
 
Irak’ın genel olarak durumuna bakıldığını demokratik bir sistem olmadığını ifade eden Nurhak şöyle dedi: “Dışardan dayatılan parçalı ve istikrarsız bir sistem var. Egemen olan yerel güçler bu parçalanmışlık üzerine politikalarını hayata geçiriyor. ABD ve NATO, yine Türkiye, İran’ın yürüttükleri politikalar Irak halkının iradesinin ve demokrasinin açığa çıkması önündeki en büyük engellerdir. Egemen güçlerin tüm hesapları bölge ve Irak’ı kargaşa, kaos içinde bırakmaya yönelik. Böylesi bir ortamda demokratik bir seçim beklemek çok gerçekçi değildi. Sonuç itibari ile demokratik olmayan, halkın iradesini tanımayan, baskı altına alan, günlük olarak iradesini kıran bir atmosfer hakim. Irak işgal altında ve parçalanmış halde. Bir yandan bu parçalanmışlık giderek derinleşirken, diğer yandan uzlaşma arayışları olsa da bu bir araya geliş ve arayış daha çok iktidar olabilmek için.”
 
‘Bu seçim sonuçları öngörülmüyordu’
 
Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde ortaya çıkan seçim sonuçlarına ilişkin de Nurhak şu değerlendirmeyi yaptı: “Tüm bu yaşananlar çerçevesinde de, parlamentodaki 329 sandalye için seçim yapıldı. Ancak seçim sonucunda ortaya çıkan tablo öngörülen bir durum değildi. Irak’ta 25 milyon seçmenden sadece 9 milyon seçmen sandık başına giderek oy kullandı. Buna göre de sandığa gitme oranı yüzde 41. Özellikle Güney Kürdistan’daki veriler oldukça dikkat çekici. 3 milyon 480 bin seçmenden yaklaşık 900 bini KDP, YNK, Yeni Nesil, Goran, Yekgirtû İslami ve Komeleya Dadgeriye oy verdi. 544 bin kişi de oy kullandı ancak oylarını yaktı, geçersiz oy kullandı. 2018’de yapılan seçimlere göre tüm siyasi partiler büyük oranda oy kaybetti. Bu oy kaybına rağmen de Güney Kürdistan’da KDP ve Yeni Nesil sandalye sayısını arttırdı. Ortaya çıkan boşluğu bu iki parti doldurdu. Kısacası tüm Irak ve Kürdistan Bölgesi’nde boykot tavrı da ortaya çıktı. Bu tek başına tüm siyasi partiler ve çevreler için ciddi bir uyarıdır.”
 
100’e yakın kadın yer alacak
 
329 sandalyeli Irak parlamentosunda yüzde 25 kadın kotası olduğunu ifade eden Nurhak, “Yaklaşık 80 sandalyenin kadınlara ayrılması öngörülüyordu. Ancak seçim sonucunda 100’e yakın kadın parlamentoya yer alacak. Bu kadınlar açısından olumlu ve mutluluk verici. Ancak diğer yandan da bu kota siyasi partiler tarafından fazla sandalye kazanmak için kullanıldı. Bazı siyasi partiler programlarında kadına yönelik hiçbir proje ve plan olmamasına rağmen, seçimlerde sandalye kazanmak için, kadın adayları siyasetteki boşluğu doldurmak için kullandı. Kadınların durumu ile bağlantılı birçok toplumsal sorun var, gerçekten bu sorunların çözümü için kadın parlamenterler tarafından bu güç kullanılsa siyaset ve toplumda çok önemli sonuçlar doğurur”  ifadelerini kullandı. 
 
‘Halk seçimi boykot etti’
 
Nurhak son olarak şöyle dedi: “Fizikte boşlukların doldurulacağına dair bir kanun var. Boşluklara yer yoktur. Bu fizik yasası yaşam ve siyaset için de geçerlidir. Irak seçimlerinde ortaya çıkan bu sonuç her açıdan yorumlanabilir. Irak halkının talebi seçimdi. Çünkü var olan siyasi güçler sorunlara halkın çıkarları doğrultusunda çözüm üretmiyordu. Gerçekleşen gösterilerde yüzlerce kişi yaşamını yitirdi. Ancak en azından seçim kararını iktidara kabul ettirebilirlerdi. Fakat amaca ulaşmak için eğer aynı yönteme başvurulursa tekrar aynı sonuca ulaşılır. Halkın sorunlarına cevap olacak siyasi bir güç yoktu. Bu yüzden de halk büyük oranda bu seçimi boykot etti. Ancak tıpkı fizik kanununun boşluk kabul etmemesi gibi mevcut durum aynı siyasi çevrelerce daha fazla sandalye kazanmak için kullanıldı. Bu sonuç kısa bir süre için kimi siyasi çevrelerce başarı olarak görülebilir, ancak bölgedeki siyasi deneyimler bu sonuçların daha derin ve kapsamlı olacağını gösteriyor.”