ANKARA - Dışişleri Bakanlığı'nın bütçesinin görüşüldüğü Meclis Genel Kurulu'nda yaşanan tartışmada HDP'li vekil Feleknas Uca, bakan Mevlüt Çavuşoğlu'na, "Sayın bakan, bana Êzidî halkının ne yaşadığını anlatmayın lütfen, çün ben o halkın bir evladıyım" dedi. 

 

Dışişleri Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Meclis Genel Kurulu’nda Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu arasında Şengal’de 2014 yılında DAİŞ’in Êzidî halkına yönelik yaptığı katliama ilişkin tartışma yaşandı. HDP Batman Milletvekili Feleknas Uca, DAİŞ’in Êzidîlere yönelik 2014 yılında yaptığı katliamı hatırlattı. Feleknas, Şengal’de hala toplu mezarların ortaya çıktığını belirterek, Dışişleri Bakanı'na, “Bütün bunlar yetmedi, Türkiye bu katliamdan sonra 6 kez Şengal’i bombaladı. Hâlen Rojava ve Şengal tehdit altında. Size sormak istiyorum. Siz Êzidî halkından ne istiyorsunuz? Êzidîler size ne yaptı?” diye sordu. 

 

 ‘Yezidi değil Ezidi’

 

Bakan, Feleknas’a cevap vererek, “Gerçekten, Sayın Milletvekiline, Felaknas Uca’ya bir soru sormak istiyorum: Siz Sincar’da Yezidilerin şimdi ne çektiğini biliyor musunuz?” dedi. Bakana, CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, “Yezidi değil, Êzidî Sayın Bakan” diye düzeltti.

 

‘Bana anlatmayın o halkın evladıyım’

 

Feleknas ise, şöyle devam etti: “Sayın Bakan, bana Êzidî halkının ne yaşandığını anlatmayın lütfen, çünkü ben o halkın bir evladıyım ve 3 Ağustos 2014’de Şengal’e DAİŞ saldırısı esnasında telefon üzerinden Hasret’le konuştum, 18 yaşında bir kız. DAİŞ'in eline geçmemek için intihar etti. Hasret, onların tek bir örneğidir, daha yüzlerce örneği var. DAİŞ saldırısından sonra yüzlerce insan aç ve susuz kaldı, o zaman siz neredeydiniz? Bugüne kadar kimse Êzidîleri korumadı, şu anda Êzidîler kendini savunmak istiyor, bu da temel bir haktır. Ben defalarca Şengal’e gittim."

 

‘Türkiye kınamadı’

 

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da, Türkiye’nin uluslararası alanda Êzidîlere yönelik DAİŞ katliamını kınamadığını hatırlatarak, “Siz ‘Yardım ettik.’ diyorsunuz. Yardım ettiniz de sınırınıza gelen o çoluk çocuğu aldınız, çoğu da Avrupa’ya gitti. Bu konuda hakikaten sözlerinizi talihsiz bulduğumu, en azından bir özür dilemeniz gerektiğini, o kadınlar için canım yanıyor, yani eğer kınamadıysanız. Êzidî halkına bir özür borcunuzun olduğunu söylemek istiyorum” dedi.

 

Bakan, Meral’ın Türkiye’nin katliamı kınamadığı yönündeki açıklamalarına şöyle karşılık verdi: “Meral Hanım, biz DEAŞ’ı lanetliyoruz. Sadece lanetlemedik, DEAŞ’la mücadele ettik, yabancı teröristler, savaşçılar dahil yine edeceğiz. Aynı şekilde Êzidî kardeşlerimizin uğradığı zulmü her yerde anlattık ve BM İnsan Haklarının hazırladığı rapora da destek verdik. 4 binden fazla teröristi öldürdüğümüzü söyledik. Bir kere daha lanetliyoruz, kınıyoruz ve bundan sonra da DEAŞ’le mücadelemizi sürdüreceğiz.”