ANKARA - Bütçe görüşmeleri sırasında HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran’ın “erkek bütçesi” sözlerini hedef alan AKP’li Özlem Zengin erkeklere haksızlık yapıldığını öne sürdü. Öte yandan AKP’li Şirin Ünal'ın evinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Nadira Kadirova’yı soran HDP’lilere cevap veremeyen AKP Grubu “Neyi ima ediyorsunuz” demekle yetindi. 

 

Meclis Genel Kurulu'nda 2021 Merkezi Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerinde Halkların Demokratik Partisi (HDP)  ve AKP arasında “erkek bütçesi” tartışması yaşandı. Genel Kurul’da söz alan AKP’li Özlem Zengin, erkeklere haksızlık yapıldığını öne sürdü.

 

“Özellikle çokça kullanılan erkek bütçesi meselesini önemsiyorum” diyen Özlem, “Çünkü burada fevkalade ayrıştırıcı bir dil var yani zaman zaman kadınlarla alakalı yapılan konuşmalarda kadın vurgusunun erkeklerin aleyhine döndüğü andan itibaren artık kadınlarında aleyhine dönmeye başlıyor yani buradaki denge çok önemli. Kadın haklarını savunurken 3 erkek çocuk annesi olarak erkeklere haksızlık yapmadan, birlikte, kadın ve erkeğin yan yana, eşit, adil bir ortamda, hukuk devleti içerisinde, kanunlar içerisinde, eşitlik anlayışı içerisinde bir yaklaşımla meseleyi ortaya koymanın çok önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

 

‘Tutanaklara bak hepsinde vardır’

 

Özlem, konuşmasının devamında “Tabii, bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi HDP’li vekil arkadaşlarım çokça 'Kürt, Kürt, Kürt halkı' derken ben bugüne kadar bir kez Türk kelimesi kullandığınızı görmedim, hiç. Daha bugüne kadar bu kelimeyi hiç kullandığınızı duymadım” dedi. HDP Antep Milletvekili  Mahmut Toğrul bu sırada söz alarak, “Tutanaklara bir bak, hepsinde vardır” derken Özlem “yok yok” diyerek inkar etti.

 

‘Öcalan soyadı üzerinden Türkiye’ye mesaj var’

 

HDP’li Ömer Öcalan’ın Genel Kurul'da sarf ettiği “soyadımla gurur duyuyorum” sözlerini hedef alan Özlem, “Fakat siz bilerek soyadınızı tekrar ediyorsunuz, diyorsunuz ki: 'Öcalan soyadıyla gurur duyuyorum.' Bunun bir mesajı var, bize mesajı var, Türkiye'ye mesajı var. Siz diyorsunuz ki: “Biz Abdullah Öcalan’la gurur duyuyoruz.' Bunun mesajı budur” dedi. Bu sırada HDP’li Mahmut Toğrul da “Siz soyadı üzerinden vekilimize sataşırsanız o da bunu söyler” diye cevap verdi.

 

‘Toplumsal cinsiyet resmi çiziyoruz’

 

Ardından söz alan Meral Danış Beştaş, Özlem Zengin’in “erkek bütçesine” yönelik sözlerine cevap verdi. Meral, “Sayın Başkan, doğrusu Sayın Zengin, oldukça geniş bir çerçevede konuşmacılarımıza yönelik sataşmada bulundu. Cevap vereceğim çok şey var ama önce şunu söyleyeyim: Bir, ayrıştırıcıymış bizim dilimiz, erkekleri ayrıştırıyormuş. 3 çocuk annesi, Allah uzun ömürler versin, benim de 2 erkek evladım var. Erkeklikle, kadınlıkla ilgili böyle bir dil kullanmayı doğru bulmuyorum. Çocuğumuz erkek olabilir, kız olabilir, biz başka bir toplumsal cinsiyet resmi çiziyoruz burada” diye konuştu.

 

‘Kadın demek ayrıştırıcı değil eşitliği savunan bir perspektif’

 

Meral devamında şöyle dedi: “Şimdi, CEDAW niye var? Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi, pozitif ayrımcılık. Kotayı niye tartışıyoruz? Çünkü kadınlar dezavantajlı, çünkü kadınlar ve erkekler hayatın içinde aynı olanaklarla, aynı fırsatlarla yaşamıyor; siyasette de eğitimde de istihdamda da emekte de hayatın her alanında. Sayın Zengin’e şunu tavsiye ederim: Biraz daha kadın hakları çalışsın. Kadın haklarına yönelik 'kadın' demek ayrıştırıcı değil, kadınlarla erkeklerin eşitliğini savunan bir perspektiftir.

 

‘Kadına yönelik şiddet tabi ki politiktir’

 

Ayrıca kadına yönelik şiddet tabii ki politiktir. Doğrudur, bu bizim siyasi anlayışımızdır. Onlar ev içi şiddeti 'özel' diye kapatmayı tercih edebilirler ama biz ev içi şiddeti de sokaktaki şiddeti de gözaltındaki şiddeti de cezaevindeki şiddeti de politik olarak görüyoruz. Bunun erkek egemen sistemin kodlarıyla hareket eden bir eril yaklaşım olduğunu söylüyoruz ve bunun arkasındayız, politiktir, bu nedenle bunu hiç tartışmıyorum bile.”

 

‘Kimliğimizi söylemek zorunda kalıyoruz’

 

“Türk kelimesi kullanmıyorsunuz” eleştirilerine de cevap veren Meral, “Ortada bir ayrımcılık olmasa, vallahi, ben hiçbir yerde 'Ben Kürt’üm' demiyorum, burası dışında. Burada o kadar üstümüze geliyorsunuz ki kimliğimizi söylemek zorunda kalıyoruz” dedi.

 

Meral konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Hüseyin Yayman ismini de Ömer vekilden öğrendim demiş ki: ‘Soyadınız sayesinde vekilsiniz.’  Bugüne kadar hiçbir milletvekilimiz bu kürsüden de buradan da “Soyadımla gurur duyuyorum.’ deme gereği duymamıştır. Biz hepimiz soyadımızla gurur duyarız; ailemizle, geçmişimizle tabii ki gurur duyarız. Ama şunu hatırlatmak istiyorum: Kendi Başbakan Yardımcıları Beşir Atalay kendi döneminde şunu demişti; sadece hatırlatıyorum Öcalan için, Sayın Abdullah Öcalan demişti ki: “Beğenseniz de beğenmeseniz de Kürtlerin lideridir. Ayrıca, şunu da söyleyeyim: Biz kime 'sayın' diyeceğimize, kime demeyeceğimize biz karar veririz. Başkası bunu bize dikte edemez.”

 

AKP’lilere Şirin Ünal sorusu

 

Özlem Çelik’in Tuma Çelik’i öne sürerek HDP’yi hedef almasına tepki gösteren Meral, “Biz, kendi tutumumuzu gösterdik. Peki, onlara soruyorum, ben bir ceza avukatı olarak soruyorum: Nadira Kadirova milletvekillerinin evinde ölü bulundu, bundan ötesi var mı? Şimdi, ceza hukukunda bütün ceza hukukçuları dinlesin ne olur? Benim silahımla benim evimde bir kadın ölü bulunmuş. Ben işlememiş olabilirim, bak işledi demiyorum o suçu ama asgari düzeyde şüphelidir. Şüphelidir!”

 

Bu sırada AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Güler, “ Neyi ima ediyorsun?” dedi. 

 

Şirin Ünal için “katil” diyen HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran’a AKP’li Abdullah Güler, “Susar mısın” diye sesini yükseltti. Bu sırada Ayşe, ”Susmuyoruz. Sizden izin almayacağız” dedi.

 

Tartışmalardan sonra birleşime bir süreliğine ara verildi