ANKARA - Baro düzenlemesine ilişkin Meclis’te konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Çoklu baro gerçeği hak arama gerçeği, avukat seçme özgürlüğünüzü ortadan kaldıracaktır. Kadın cinayetleri daha fazla cezasız kalacaktır, işkence suçu zaten cezasız bırakılıyor, çok çok üst boyutlarda artık işkence tartışılamayacak hale gelecektir” dedi. 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş  AKP- MHP iktidarının  çoklu baro düzenlemesi ve Avukatlık Kanunundaki değişiklik teklifine  ilişkin Meclis bahçesinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya HDP’li hukukçu vekiller de avukat cübbeleriyle destek verdi.

 

‘Halk hukuk güvenliğinden yoksun bırakılmaya çalışılıyor’

 

Meclis’e getirilen ve yarın Adalet Komisyonu'nda görüşülecek olan baro düzenlemesine ilişkin konuşan Meral,  Avukatlık Kanunun 76 ve 95. Maddelerine  göre avukatların hukuk devletini insan haklarını savunmak ve bunları yaşama geçirmek için mücadele sorumluluğu olduğunu kaydetti. Meral, “Yani, bizler için avukatlar için insan haklarının hukukunun üstünlüğünü savunmak sadece bir hak değil bir görevdir. Bize bu kanunla yüklenmiştir, hayatın her alanında tekçiliği savunan, her türlü antidemokratik hukuk dışı uygulamayı hayata geçiren iktidar aklı çoklu baroyu garip bir şekilde demokrasi adına savunmaktadır. Burada amaç halkı savunmasız bırakmaktır. Çünkü önce hukuku ortadan kaldıran, hukuk devleti ilkelerini yerle bir eden iktidar, halkı hukuk güvenliğinden yoksun bırakmaya çalışıyorlar” dedi.

 

‘Savunma çöktüğünde yargı tamamen bitecektir’

 

İktidarın  herkesi emir komutasına almaya çalıştığına dikkat çeken Meral,  çoklu baro ile baroları bölmeyi ve savunmayı çökertmeyi amaçladıklarını belirtti. “Bu yolla savunma çöktüğünde tamamen yargı bitecektir. İktidar bugün tüm ülkenin kurumlarını kendi etkisi altına almasına karşın baroları ve meslek örgütlerine söz geçirememenin sıkıntısını yaşıyor” diyen Meral, “Bu nedenle barolara ve seçimlerine müdahale etmek istiyor. Onları etkileyemeyince de bölmek parçalamak, işlevsizleştirmek istiyor. Bununla avukatların bütünlüğünü bozmak çoğunluğu temsil eden avukatların temsil hakkını kısıtlamak ve muhalif görülen sesleri bastırma amacından başka bir şey değildir” ifadelerini kullandı.

 

‘Yargıya olan güven tarihin en diplerindedir’

 

Baroların  hedefte olmasının 2 temel sebebi olduğunu dile getiren Meral, şöyle konuştu: “Bugün AKP ve Erdoğan'ın AKP’nin başarısızlığını, icraatlarını, hukukun üstünlüğünün, hukuk devleti ilkesinin nasıl bir yerle edildiğini, yargının nasıl taraflı ve bağımlı olduğunu, kendisini hukuka hesap verir durumda olmadığının, yürütmeye ve siyasete bağlı olduğunu en sert dille ifade eden kurumların başında barolar ve avukatlar gelmektedir. AYM başkanı defalarca yaptığı konuşmalarda hukukun bittiğini ve bir solunum cihazına bağlı olduğunu birinci dereceden ifade etmiştir. bugün itibariyle hakikaten yargıya olan güven yüzde 10-20’lerde tarihin en diplerindedir.”

 

'Avukat ve baroların itibarsızlaşmasını sağlıyor'

 

Geçtiğimiz günlerde baroların düzenlemeye karşı Ankara’ya başlattığı “savunma yürüyor” yürüyüşüne değinen Meral, baro başkanları ve avukatların  Ankara girişinde 27 saat işkence yapıldığını söyledi. Her türlü yöntemin  kullanılmasına rağmen baroların yürümeyi başardığını dile getiren Meral,  “Birkaç temsilcinin bile olacağı bir tartışmanın hiç bir yönünün kabul edilir olmadığını da ifade etmek istiyorum. İktidar tabi ki demokrasi düşkünü olduğu için değil anti demokratik yaklaşım sebebiyle bu teklifte ısrarcıdır. Amacı baroları bölmektir yandaş barolar ve avukatlar yaratmaktır. Muhalif avukat ve baroların itibarsızlaşmasını sağlamaktır” dedi.

 

‘İşkence suçları tümüyle cezasız hale gelecektir’

 

82 milyona seslenen Meral, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu teklif hepinizin hak arama yollarını ortadan kaldıracaktır. Sizin tazminat davanız, boşanma davanız, bir ceza yargılamanız, bir icra takibiniz olsun, herhangi bir mahkemede herhangi bir işinizde biat eden avukat gerçeği, çoklu baro gerçeği hak arama gerçeği, avukat seçme özgürlüğünüzü ortadan kaldıracaktır. Kadın cinayetleri daha fazla cezasız kalacaktır, işkence suçu zaten cezasız bırakılıyor, çok çok üst boyutlarda artık işkence tartışılamayacak hale gelecektir. Ve 82 milyonun hepsininin hayatının bir döneminde mutlaka yolu adliyelerle ve avukatlarla kesişir, hepimiz adına hep birlikte bu mücadeleyi yürütmeliyiz.”

 

'İlkeler ihlal edildi'

 

Güvenlik soruşturması tasarısının da  komisyondan geçtiğini anımsatan Meral, “Ona ilişkin de bir kaç noktayı ifade etmek istiyorum. AYM iptal etmişti 27 Mart 2020 tarihinde güvenlik soruşturmasına ilişkin kanunu. Gerekçesi şuydu; herkesin özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesi isteme hakkına sahip olduğunu, ailenin hayatına, hayatın gizliliğine dokunulamayacağını belirtmişti. Şimdi kaçak bir şekilde bu iptal kararından sonra AKP iktidarı bu teklifi geçirmeye çalıştı ama bunu kabul etmedik. Başaramadılar şimdi hukuk devleti ilkelerini başka bir alanda yerle bir etmek için bu düzenlemeyi komisyondan geçirdiler. Bu düzenleme ile kamu görevi yürütmek için 3 temel ilke olan, serbestlik, eşitlik ve görevin gerektirdiği ilkelerden başka niteliklerin aranmaması ilkelerinin açık ve aleni bir şekilde ihlal edildiğini görüyoruz" diye konuştu.