‘Kampanya iktidarın maskesini düşürecek’

  • 09:02 19 Haziran 2020
  • Siyaset
 
VAN - HDP Kadın Meclisi’nin başlattığı “Kadın Mücadelesi Her Yerde” kampanyasını değerlendiren Van Milletvekili Muazzez Orhan, “Kampanyanın iktidarın eril sistemini ifşa edeceğini, maskesini düşüreceğini biliyor, bu sisteme karşı toplumsal örgütlülüğü örebileceğini görüyoruz” dedi. 
 
Türkiye’de kadına yönelik şiddet iktidarın politikaları, söylemleri, yargı kararları ve toplumsal cinsiyet algıları nedeniyle artarken, koronavirüs salgını sürecinde evde kalmak zorunda kalan kadınlar daha fazla şiddete maruz kaldı. Kadınların şiddet karşısında başvurabileceği bir adres gösterilmezken, bir yandan da eşbaşkanlık sistemiyle yönetilen ve kadınlar için çalışmalar yapan Halkların Demokratik Partisi (HDP) belediyelerine kayyım atamaları devam etti. Kayyımlar eliyle tüm kadın çalışmaları sona erdirilirken, birçok kurum da kapatıldı. Tüm bunlar şiddetin artmasına neden olurken HDP Kadın Meclisi, “Kadın Mücadelesi Her Yerde” kampanyası başlattı. Ankara’da başlayan ve bütün bölgelerde startı verilen kampanya ile mücadeleyi büyütme çağrılarını yinelendi. 
 
‘Bir yerde bir saldırı varsa onun karşısında bir savunma olur’
 
Kampanyanın amacının kadın iradesine, kadın bedenine ve kadın kazanımlarına yönelik saldırılara ses çıkartmak olduğunu söyleyen HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan, “İtiraz etmek ve bunun karşısında durmak üzerinden bir kampanya süreci başlattık. Bir yerde bir saldırı varsa onun karşısında da bir savunma olur. Saldırılara karşı verilebilecek en büyük cevap öz savunmayla örgütlülüğümüzü büyüterek bu saldırıların önünde durmak” dedi. 
 
‘Mücadele edeceğiz’
 
Kampanyanın 4 aşaması olduğunu söyleyen Muazzez, Meclis’e getirilmesi beklenen ‘çocuk istismarına af’ yasa tasarısına karşı sokaklarda olacaklarını dile getirdi. Yasanın çıkmaması, Meclis’e dahi gelmemesi için bir hafta boyunca eylem gerçekleştireceklerini belirten Muazzez, ikinci haftada ise kadına ve çocuğa yönelik şiddet faillerinin serbest bırakılmasına neden olan ‘İnfaz yasası’na ilişkin tepkilerini dile getireceklerini aktardı. Zulme, irade gaspına, kadına yönelik şiddete karşı mücadele eden yani düşüncesinden dolayı cezaevinde olan tutsakların yasanın dışında tutulduğuna vurgu yapan Muazzez, “Hukukun yerini bulması için mücadele edeceğiz” dedi. 
 
Yine HDP’li belediyelere yönelik kayyım atamalarını, halkın iradesinin gasp edilmesini anlatacaklarını belirten Muazzez, dördüncü haftada ise kadın kırımına dikkat çekmek ve bununla ilgili mücadeleyi kadın örgütleriyle güçlendirmek için eylem ve etkinlikler yapılacağını belirtti. 
 
‘Acil bir ihtiyaçtı’
 
Kampanyanın, bu süreçte ele alınması gereken acil bir ihtiyaç olduğunu dile getiren Muazzez, “Böylesi hak ihlallerinin yaşandığı, işsizliğin, yoksulluğun arttığı bir süreçte alelacele iktidarın infaz yasasını ve istismar yasasını devreye sokması ister istemez bu ihtiyacı doğurdu. Kampanyanın yerini bulacağını, iktidarın bu ikili maskesini düşüreceğini biliyoruz. Kampanyanın iktidarın eril sistemini ifşa edeceğini ve bunun önünde durabileceğini biliyoruz, bu sisteme karşı toplumsal örgütlülüğü örebileceğini de görüyoruz” sözlerini kullandı. 
 
‘Bu süreçte de en fazla zararı kadınlar gördü’ 
 
2016 yılında “istismar affı”nın Meclis’e getirilmesine karşı tüm kadınların ayağa kalkmasıyla iktidarın geri attım attığını hatırlatan Muazzez, yeniden gündeme getirilen tasarıya karşı ses çıkarmanın tam zamanı olduğuna işaret etti. Salgın sürecinde kadınların daha çok eve hapsolduğunu, şiddetin de arttığını vurgulayan Muazzez, kayyım atamaları, infaz yasası ile kadınların ikinci kez şiddetle yüz yüze bırakıldığını kaydetti. AKP iktidarının kadınlar için gerekli tedbirleri almadığını, tüm çağrılara rağmen önleyici acil eylem planları gerçekleştirmeden, infaz yasasını çıkardığını belirten Muazzez, “Bu süreçte yine en fazla kadınlar zarar gördü” şeklinde konuştu.  
 
‘Barışçıl çözüm için ittifaklar yaparız’
 
Erken seçim tartışmalarının önünü kapatmak için iktidarın sürekli gündem değiştirmeye çalıştığını ifade eden Muazzez, “Olası erken seçimde bir ittifak olacaksa bunu her zaman söylediğimiz gibi açık ve gerçekten demokratik talepler üzerinden yapacağız. Ülkenin demokratikleşmesi, barış, kadın özgürlüğü, irade özgürlüğü, halkların birlikteliği, Kürt sorununun barışçıl çözümü için açık ittifaklar yapmaya hazırız. Sürekli farklı iddialarla kapalı kapılar ardından birileriyle ittifak yapmış bir parti olarak gösteriliyoruz. Bunu da yerel seçimlerde yenilgiye uğrayan AKP'nin yaratmak istediği bir algı olduğunun farkındayız. Ama olası erken seçimde ittifaklar yapılacaksa, kamuoyunun gözü önünde,  taleplerimizi ortaya koyarak olacak” diye konuştu.