‘Mezarlıklar Mineseto Protokülü uygulanarak açılmalı'

  • 11:22 1 Haziran 2020
  • Siyaset
ANKARA - HDP Muş Milletvekili ve İnsan Hakları Komisyonu İnceleme üyesi Gülistan Kılıç Koçyiğit,  gömülme hakkının engellenmesini Meclis’in gündemine alması gerektiğini belirterek toplu mezarların Mineseto Prtokolü’ne uygun olarak açılması ve bu konuda Meclis'te bir alt komisyon kurulmasını talep etti. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili ve İnsan Hakları Komisyonu İnceleme üyesi Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na ülkedeki toplu mezarlar gerçeği ile yüzleşerek; bulunan toplu mezarlıkların Mineseto Protokolü uygun olarak açılması için harekete geçmesi, ağır bir hak ihlali olan cenazelere yapılan işkence, eziyet ve gömülme hakkının engellenmesi, mezarlıkların tahrip edilmesi, cenazelerin kimsesizler mezarlığına gömülmesi veya Kilyos’taki gibi insanlık dışı bir muameleye tabi tutulması gibi başlıklarını gündemine alması üzerine başvuruda bulundu.  Gülistan başvurusunda Meclis’in İnsan Hakları Örgütleri ve Sivil Toplum Kuruluşlarının desteğini de alarak bir alt komisyon kurması ve aktif bir çalışma yürütmesini talep etti. 
 
‘Başka heyetlerin incelemeyi takip etmesine izin verilmemiştir’
 
Gülistan Komisyona sunduğu başvuru dilekçesinde 28 Mayıs 2020 tarihinde Mardin Dargeçit’e bağlı Akyol Kırsal Mahallesi’ne bağlı Gulbiş Mezrasındaki bir mağarada mahalle sakinlerinden İrfan Yakut, bölgede gezerken bir toplu mezar bulduğunu hatırlattı.  İrfan Yakut’un babasının 1993 yılında kaybedilerek, faili meçhul cinayette kurban gittiği belirtilen dilekçede ,”Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan ilk incelemede 40 kişiye ait kafatası ve kemikler olduğu tespit etmiştir. Ancak bölgeye girişler jandarma tarafından kapatılarak başka heyetlerin incelemeyi takip etmesine izin verilmemiştir. Oysa bulunan bu mezarlığın, 25 Mayıs 1989 yılında BM Genel Kurulu’nda kabul edilen ancak Türkiye’nin çekinceli imza koyduğu Minnesota Protokolü’ne uygun olarak açıldığını ve delillerin sağlıklı toplandığını gözlemleyecek, denetleyecek bağımsız bir uzman heyetin de orada hazır bulunması gerekmektedir” denildi. 
 
‘Mezarlara yönelik saldırılar her geçen gün devam ediyor’
 
19 Aralık 2017 tarihinde Bitlis’in Yukarı Ölek (OlekaJor) kırsalında bulunan Garzan Mezarlığı’ndan kepçeyle mezarlar kazılarak çıkarılan 282 cenazenin kimlik tespiti maksadıyla DNA testi yapılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildiğine dikkat çekilen dilekçede, “Garzan Mezarlığı’ndan çıkarılan cenazeler, usulüne uygun defnedilmemekle beraber; hiçbir hukuka, ahlaka ve vicdana sığmayan bir muameleye tabi tutulmuştur. Benzer şekilde çatışmalarda yaşamını yitirenlerin mezarlıklarına yönelik saldırılar ve tahribatlar da her geçen gün artarak devam etmektedir. Cenazelere, mezarlıklara saldırılar, bir mezara sahip olmama, gömülme hakkının engellenmesi gibi birçok alanda, her gün hak ihlaller yaşanmaktadır. Cenaze sahiplerinin cenazelerini alamamaları, geleneklerine ve örf adetlerine uygun olarak cenazelerini defnedememeleri son yolculuğuna uğurlamamaları, yas tutma ve ölüyü anma hakkının ellerinden alınması ve insanlık dışı yöntemlerle  defin edilmeleri, işkence suçu kapsamında olmakla beraber aynı zamanda inanç özgürlüğüne aykırı uygulamalardır” ifadeleri yer aldı. 
 
Dilekçenin devamında İnsan Hakları İnceleme Komisyonu kuruluş amacına uygun olarak her türlü hak ihlali karşısında tavır alması ve girişimde bulunmasının zorunlu olduğu kaydedildi.