Dilan Babat

 

ANKARA - HDP’li belediyelere kayyım atamalarına tepki gösteren EMEP Genel Başkan Yardımcısı Şükran Doğan, baskıyı gören kesimlerin yan yana gelmesinden başka şansı olmadığını belirtirken, Devrimci Parti Başkanı Elif Torun Öneren ise iktidarın baskılarına karşı mücadeleye devam edecekleri mesajını verdi.  

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Iğdır, Siirt, Kurtulan ile Baykan ilçeleri ve Muş’un Altınova belediyelerine kayyım atanmasının ardından toplamda 45 belediyeye kayyım atanmış oldu. Kayyım atamalarına sadece bölge halkı ve HDP değil Türkiye’deki muhalif kesimler de tepki göstermeye devam ediyor. Devrimci Parti Başkanı Elif Torun Öneren ve Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Şükran Doğan, kayyım atamalarına tepki göstererek bu konuda yasal mücadelelerini yürüteceklerini belirtti. 

 

‘İktidar baskı siyasetinden hiçbir zaman vazgeçmeyeceğini gösterdi’

 

Koronavirüs (Covid-19) salgınına karşı mücadele edilirken, iktidarın bugünleri fırsat gördüğünü ve baskıyı arttırdığını kaydeden Şükran, “HDP’li belediyelerin olduğu il, ilçe ve beldelerde kayyım atamaları devam ediyordu. Birkaç gün öncede hem belediye eşbaşkanlarının gözaltına alınması, evlerinin tahrip edilmesi, aynı zamanda seçilmişlerin yanında atanmışların getirilmeye çalışılması siyasi iktidarın her koşulda baskı siyasetinden vazgeçmeyeceğini gösteriyor. Belediyelere kayyım atarken, göstermiş olduğu şiddet özellikle evlerin tahrip edilmesi geride kalanlara, görmeyenlere aslında bir baskı oluşturuyor. Hemen ardından bu durumun takip edilmesini, haksızlığa sessini çıkaranlar ve tepki göstermek isteyenler ise engellenmeye çalışılıyor” dedi.  

 

‘Seçimle alamadığını zorla almak darbeciliktir’ 

 

İktidarın baskı politikalarının halkı sindiremediğini söyleyen Şükran, ‘tek adam’ ve ‘tek parti’ rejimine karşı mücadele eden kadınların iktidarın hedefinde olduğunu vurguladı. Baskıların sadece Kürt halkına değil, son günlerde barolara ve odalara da yöneldiğini ifade eden Şükran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siyasi iktidarın seçimlerde elde edemediği her yere yönelik yürüttüğü baskıcı politikalarının tanığıyız. Kendisine darbe yapılacağını iddia eden iktidarın seçimle elde edemediğini zorla alma tam da darbeciliğin kendisidir.  Bütün bu politikalara karşı herkesin yan yana gelmesinin önemi var. Önümüzdeki dönem daha fazla baskıya maruz kalmak istemiyorsak, tek tek kalelerimizin elimizden alınmasını istemiyorsak,  demokrasi güçlerinin, meslek odalarının yan yana gelmekten başka seçeneği yoktur.” 

 

‘Hukuksuz ve usulsüz tutuklamalar halktan saklanmaya çalışılıyor’

 

HDP’li belediyelere yönelik kayyım atamalarının iktidarın başarısızlıklarını aklama girişimi olarak değerlendiren Elif ise, “İktidarın istediği HDP’li belediye eşbaşkanlarının evlerine yapılan arama ile HDP’yi suçlu olarak göstermek ve illegal bir parti gibi görüntü vermek. HDP legal bir partidir. Halkların iradesi ile seçilen ve Meclis’te yer alan bir partidir.Belediye eşbaşkanlarının dosyalarına gizlilik kararı getirilerek, hukuk ve usulsüz olarak yapılan tutuklanmaları halktan saklamaya çalışıyorlar. İktidar son dönemlerde yargı görevini de üstelendiği için yargı ile ilgili bütün kararları da kendisi vermektedir” sözlerini kaydetti. 

 

‘Haklarımızı geri alana kadar mücadele edeceğiz’

 

İktidarın kadın belediye eşbaşkanlarına yöneliminin ise farklı olduğunun altını çizen Elif, kadın düşmanlığının da örgütlendiğine dikkat çekti. Erkek egemen iktidarın güçlenen kadın hareketi karşısında korktuğu için baskılara yöneldiğini ifade eden Elif, “Kayyımlar belediyeleri işgal edince, kadın sığınakları ve kadın kurumlarını kapatıyorlar. Kadın dayanışması iktidarı korkutmaya devam ediyor. Bu saldırıları değerlendirdiğimizde halkın iradesi yok sayılamaz. Kayyımlara karşı verilen her türlü mücadelede var olmaya devam edeceğiz. Yaşanılan baskılara karşı en doğru yöntem oluşturduğumuz ortak mücadele hattını daha fazla yükseltmek. Erkek egemen iktidara hep var olacağımızı ve haklarımızı geri alana kadar mücadele edeceğimizin mesajını vermeye devam edeceğiz” diye konuştu.