İSTANBUL - HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, koronavirüs salgını ile mücadele yönteminde hükümetin yetersizliği ve infaz yasasına dair tartışmalara ilişkin yaptığı açıklamada, bugün itibariyle “Bizler paylaşıyoruz sizler de paylaşın” sloganını başlattıkları “ Kardeş aile” kampanyasını duyurdu.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Meclis Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına verilen ara sonrası partisinin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı canlı bağlantıyla gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

 

‘Helin’in ölümünden iktidarı sorumlu tutuyoruz’

 

Konuşmasına 3 Nisan günü ölüm orucunun 288’inci gününde yaşamını yitiren Grup Yorum üyesi Helin Bölek’i anarak başlayan Pervin, Helin ve Grup Yorum üyelerinin tek istediğinin şarkılarını ve türkülerini serbestçe söylemek olduğuna dikkat çekerek, Helin’in yaşamını yitirmesinden hükümeti sorumlu tuttu. Pervin, “Helin yaşama gözlerini kapattı. Bu ölümden iktidarı sorumlu tutuyoruz. Helin ve arkadaşlarının talepleri yerine getirilmeyecek talepler değildi. Grup Yorum üyelerine böylesi bir baskıyı reva görenler Helin’in ölümüne neden olanlardır. Bir kez daha Grup Yorum’a ve Helin’in ailesine başsağlığı diliyorum” diye konuştu.

 

Partilerinin MYK toplantısını Skype bağlantısıyla gerçekleştirdiklerini söyleyen Pervin, toplantıda koronavirüs salgınında mücadele yöntemlerinin, hükümetin yetersizliğinin ve infaz tartışmalarının ele alındığını ifade etti. Koronavirüs salgınının tüm dünyayı esaret altına aldığını, salgına bağlı vaka sayısı ve ölüm haberlerinin herkesi üzdüğünü belirten Pervin, ülkeler arası dayanışma ve yardımlaşmanın önemine işaret etti.

 

‘Hükümet topluma güvence vermelidir’

 

Ölüm sayısının gün geçtikçe artması dolayısıyla Türkiye’de çok daha sıkı önlemler alınması gerektiğinin altını çizen Pervin, insanların hala dışarıda olmalarının hükümetin yetersizliğini gösterdiğini vurguladı. Pervin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün sosyal bir devlet olmamamızdan kaynaklı insanlar geleceklerini düşünerek evlerinden çıkmak zorunda kalıyor. Bizler HDP olarak tüm Türkiye toplumuna ‘lütfen ama lütfen evde kalın’ çağrımızı tekrar etmek istiyoruz. Türkiye’de yaşam durmalıdır ve Türkiye hükümeti topluma bu güvenceyi vermelidir. Bakıyoruz Avrupa’daki örneklere, ülkeleri yönetenler kendi vatandaşlarına yurttaşlarına ‘evlerinizden çıkmayın biz sizlerin geleceğini garanti altına alıyoruz’ diyerek güvence verirken, Türkiye’de bu güvence yok. Ülkeyi yönetenler sadece vatandaştan talep ediyor, IBAN numarası veriyor. Ülkenin içerisinde bulunduğu çıkmazı, Türkiye toplumunu bedel olarak ödettiği bir süreci yaşıyoruz. Sosyal güvencesi olmayan insanlar çalışmak zorunda evlerinde kalamıyor. Ancak biz HDP olarak Türkiye toplumuna bir kez daha şu çağrıyı yapıyoruz. Evlerinizde kalın, üretimi durdurun, yaşamak için evlerinizde kalmaya devam edin. Türkiye toplumu bu çağrıyı mutlaka ama mutlaka almalı ve evlerinde kalmalıdır. Hükümetin bu cesaretsiz bu moralsiz ve kendi toplumuna güvence vermediği bu dönemde insanlar kendilerini güvence altına almalı karantinaya girmeli ve sosyal mesafesini kısıtlamalıdır.”

 

‘Tasarının tüm mahpusları kapsaması acil ve elzemdir’

 

Cezaevlerinde olan insanların koronavirüs sürecinde en korumasız kişiler olduğunu belirten Pervin, hükümetin Ceza İnfaz Kanununa ilişkin partilerinden görüş aldığını ancak düşüncelerinin hiçbirinin yasaya yansıtılmayarak yine bildiğini okuduğunu kaydetti. “Ancak görüş ve düşüncelerimizi hiçbir zaman bu yasaya yansıtmadığını hep birlikte görüyoruz” diyen Pervin, “Bu yasa tüm cezaevlerinin boşaltılması gereken bir yasa haline gelmelidir. Cezaevlerinde binlerce insan var. Görüşlerini ve düşüncelerini ifade ettikleri için insanlar cezaevlerinde. Yazdıklarından dolayı susuz günahsız yere cezaevlerinde yatan binlerce insan var. Bu insanların ölüme terk edilmemesi cezaevlerinin ölüm mekânı olmaktan çıkarılması için bu tasarının eşit olması ve tüm mahpusları kapsaması acildir, elzemdir. Bu yasa komisyondan taslak olarak bize getirilen haliyle çıktı ve bu şekilde Genel Kurula getirilecektir. Genel kurula geldiği andan itibaren bu yasanın değişme imkanı vardır. Tüm tutuklu ve hükümlüleri kapsayacak bir şekilde bu yasanın çıkması için vicdani muhasebemizi yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

 

‘Çağrılar dikkate alınmalı’

 

Cezaevlerinde yaşanacak olası ölümlerden herkesin sorumlu olacağını belirten Pervin, hükümete, “Hiçbir cezaevi ayrımı yapmadın, tutuklu ve hükümlü ayrımı yapmadan tüm cezaevlerinden boşaltılması gerekmektedir. HDP olarak bunu öngörüyoruz ve bu teklifi sizlere iletiyoruz. Cezaevlerinde binlerce insan var ve onların dışarıda bekleyen aileleri, çocukları, sevdikleri, milyonlar var. Bu milyonların gözü kulağı salı günü Genel Kurul’a gelecek infaz yasasındadır. Bu infaz yazasında bir değişiklik yapmada hala geç kalmadığımızı özelliklere belirtmek istiyorum. Tüm toplumu kapsayacak, toplumun vicdanı rahatlatacak şekilde, tüm adli ve siyasi tutukluları kapsayacak şekilde bir düzenlemeye ihtiyaç vardır. Bu anlamda yapılan çağrılara mutlaka kulak verilmelidir. Hem cezaevlerindeki insanların yakınlarının çağırılarına, toplumunun vicdanlı insanlarının çağrılarına, Avrupa Konseyi, BM, AP'den yapılan çağrıların da mutlaka dikkate alınması gerekiyor” çağrısında bulundu.

 

‘İmralı’nın sesi Türkiye toplumuna mutlaka ulaşması gerekiyor’

 

Cezaevlerinin boşaltılması gerektiğine ilişkin yapılan vurguların mutlaka dikkate alınması gerektiğinin altını çizen Pervin, İmralı Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ve diğer tutsakların da risk grubunda olduğuna dikkat çekerek, “İmralı Cezaevinde de bir sesin, bir görüntünün Türkiye toplumuna mutlaka ulaşması gerekiyor. Telefon hakkını Sayın Öcalan’ın da kullanması gerekiyor. İmralı Cezaevine bağımsız bir sağlık heyetinin gitmesi oldukça önemlidir. Dolayısıyla biz bu infaz yasasında özellikle tüm cezaevlerinin boşaltılması gerektiği vurgusunu yapmak istiyoruz” dedi.

 

‘Kardeş aile kampanyası’ başlatıldı

 

“Asla karamsarlığa kapılmayın umut ve cesaret mutlaka bu süreçte hepimizin sarıldığı bir kavram olmalıdır. Cesaretli olmalıyız, kaygıya kapılmamalıyız, umutlu olmalıyız ve bu günleri aşacağımızı mutlaka ama mutlaka bilmeliyiz” çağrısında bulunan Pervin,  HDP olarak yeni bir dayanışma kampanyası örgütlediklerini duyurdu. Pervin, kampanyaya dair şu bilgileri paylaştı: “ Bu kampanya ile birlikte ihtiyaç sahibi olan her insan her kesime mutlaka ulaşmanın yolunu bulmak bu insanlara mutlaka ulaşmak bizim görevimizdir. ‘Kardeş Aile Kampanyası’nı bugün itibariyle başlatmış bulunuyoruz. Bu bir dayanışma bu birlikte olma kampanyasıdır. Buradan kampanyamızın sloganı olan ‘Bizler paylaşıyoruz sizler de paylaşın’ sloganını iletmek istiyorum. Kendi binanızda ihtiyaç olan insanlarla paylaşın, mutlaka dayanışın. Kendi sokağınızla, kendi mahallenizle, kentlerinizde, ilçelerinde mutlaka ama mutlaka bizler paylaşıyoruz, sizler de paylaşın. Kendi mahallenizde dayanışma içerisinde olun. Kentlerimizde, ilçelerimizde mutlak ihtiyaç sahibi insanlarla bizler paylaşıyoruz sizler de mutlaka paylaşın. Dayanışmaya daha çok ihtiyacımız bu dönemde kardeş aile kampanyasını başlattığımızın duyurusunu buradan partim adına yapıyorum.”

 

‘Bu kampanya bizleri ayakta tutacak bir dayanışmadır’

 

Kampanyanın büyütülmesi çağrısında bulunan Pervin son olarak ise, “Evet, bu dayanışma bizleri ayakta tutacak bir dayanışmadır. Bu dayanışma bizlerin gelecekte birbirine olan umudunu bir kez daha büyütecek bir kampanyadır. Bizler paylaşıyoruz sizler de paylaşın. Hem milletvekili grubumuz olarak hem MYK üyelerimiz hem il ilçe örgütlerimiz halkımıza ulaşarak bu kampanyayı çok hızlı bir şekilde yürütecek. Hükümet HDP’nin her türlü kampanyasını engelleyerek, bunun önüne geçmek istemektedir. Bizler belediyelerimiz aracılığıyla yapacağımız dayanışma kampanyasını gerçekleştiremiyoruz. Çünkü hükümetin önümüze koyduğu engel var. Ancak biz sizlere ulaşabilmenin yol ve yöntemlerini arıyoruz, buluyoruz. Bu yöntemlerle sizlere mutlaka ulaşacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Yalnız değilsiniz, umutsuz değilsiniz, HDP sizlerin yanında. Farklı kurumlarımızla, halkımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Bu dayanışmayı büyütmenin bu dayanışma ile birlikte bu zor günleri aşacağımızın inancını yürekten paylaşıyorum. Bu günler de geçecek. Bizler sağlıklı günlere, sağlıklı yarınlara bu dayanışma duygularımızla birlikte gireceğiz. Sağlıklı günlerin yakında ulaşacağımız umuduyla hepinize bir kez daha sağlıklı günler diliyorum” diye konuştu.