Dersim Dağ: Örgütlülükte ısrarlı, özgürlükte kararlıyız

  • 09:02 31 Ocak 2020
  • Siyaset
Beritan Canözer-Medya Üren
 
DİYARBAKIR - Bölgede gençler ve kadınlar şahsında özel bir politika yürütüldüğünü dile getiren HDP Milletvekili Dersim Dağ, "Baskı gören, şiddete maruz kalan kadınlara ulaşacağız ve onları örgütleyeceğiz. ‘Örgütlülükte ısrarlı, özgürlükte kararlıyız’ sloganıyla sokak sokak dolaşacağız" dedi.
 
Dersim'de 5 Ocak tarihinden bu yana kendisinden haber alınamayan 21 yaşındaki Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku henüz bulunamadı. Öte yandan bölgede son 1 ayda yaklaşık 20 kadın ya erkekler tarafından katledildi ya intihara sürüklendi ya da kaybedildi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, kadın katliamlarını ve intiharlarını değerlendirdi.
 
'Bu politikaları teşhir edeceğiz'
 
İktidarın erkek egemen politikalarla ülkeyi yönettiğini söyleyen Dersim, bu politikaların toplum içinde de yer edinmesinin sağlanmak istendiğine işaret etti. Dersim, tüm bu politikaların aslında asimilasyon politikaları olduğunu kaydederek, “Toplumun ahlak yapısını bozmak istiyor. Son bir aya baktığımızda ise bölgemizde onlarca kadının katledildiğini ve intihara sürüklendiğini görüyoruz. Dersim'de 21 yaşında genç bir kadın haftalardır kayıp ve bulunamıyor. Devlet Gülistan Doku’yu bulamıyor. Aslında bulamıyor demek doğru değil, bulmak istemiyor. Çünkü birilerini koruyor. Erkekleri koruyor, memurunu koruyor. Gözaltına alınıp bırakılan birçok suçlu ‘suçlu olsak devlet bizi bırakır mıydı, suçlu değiliz’ diyerek aslında devlet tarafından nasıl korunduğunu ve azmettirildiğini itiraf ediyor. Biz biliyoruz ki devletin kadın katillerini, istismarcıları koruma gibi bir politikası var ama biz bu yürütülen politikaları teşhir edeceğiz” ifadelerini kullandı.
 
'Kadın katliamları da tecridin bir parçasıdır'
 
Yürütülen politikaları tecridin bir parçası olarak ele aldıklarını söyleyen Dersim, taciz ve tecavüz politikalarının tecritle bire bir bağlantılı olduğuna vurgu yaptı. Tecavüz, taciz, asimilasyon, siyasi soykırım operasyonlarının tümünün tecridin toplum üzerinde etkisi olduğunu belirten Dersim, “Kayyım politikaları iradeyi hiçe sayıyorlar ve halkın seçme seçilme hakkını gasp ediyorlar. Bunların tümü tecrittir. Kadın katliamları, kaybedilmeleri, kadın intiharlarının tümü tecridin bir parçasıdır. Gülistan Doku bir Kürt genci ve günlerdir kendisiyle ilgili hiçbir ize rastlanmadı. Erkek arkadaşı polis çocuğu ve şüpheli olarak gözaltına bile alınmadı. Sadece ifadesi alındı. Söz konusu kadın olunca hukuk da işlemiyor. Hukuk da erkek zihniyetiyle uygulanıyor ve kadın yok sayılıyor. Gülistan Doku olayı bir örnektir ve bu örnek üzerinden devletin kadınlara karşı tavrını görebiliyoruz” diye belirtti.
 
'Bölgede özel bir politika yürütülüyor'
 
Kadınların Gülistan için sokağa çıktığını ve ailesini, yakınlarını yalnız bırakmadığını aktaran Dersim, kadınların ‘bir kişi daha eksilmek istemiyoruz’ diyerek Gülistan için ses çıkardığını ifade etti. Dersim, “Gülistan’ın bir an önce bulunması gerekiyor. Başına ne geldiğini bilmiyoruz ve bir an önce ne yaşandıysa, Gülistan’a ne yapıldıysa hepsi öğrenilmelidir. Zaynal ile yaptığı son telefon görüşmeleri, ailesinin evinde neler yaşandığı açığa çıkarılmalıdır” dedi. 
 
‘Özel politikalar ile kadınlara yaklaşıyorlar’
 
Bölgede özel bir politika yürütüldüğüne işaret eden Dersim, "Gençler ve kadınlar bu politikalar karşısında bir direniş ve mücadele halindedir. Tacize, tecavüze, fuhuşa, asimilasyona, uyuşturucuya karşı Kürt halkı, gençler ve kadınlar direniyor, mücadele ediyor. Kadınlar Kürt halkının direnişinin öncüleridir, yaşamın öncüleridirler ve kadınlar üzerinden Kürt halkı kırmaya, bastırmaya çalışıyorlar. Kürdistan’da özel politikalar ile kadınlara yaklaşıyorlar. Toplumun ve bu mücadelenin öncüsünün kadınlar olduğunu biliyorlar ve kadınların mücadelesini boşa düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar" şeklinde konuştu. 
 
'Kadınlar örgütlenerek direnişini büyütmelidir'
 
Genç kadınların yaklaşık üç ay önce “bağımlı olma, özgür ol” sloganıyla bir kampanya başlattığını hatırlatarak bu kampanya kapsamında asimilasyon ve kırım politikalarının anlatıldığını aktardı. Sistemin dayattığı politikalara karşı büyük bir mücadele yürütüldüğünü ifade eden Dersim, "Tacize, tecavüze karşı genç kadınları bilinçlendirmek için çalışma yürüttüler. Kadınların örgütlenmesinde bu bir örnektir. Kadınlar örgütlülüğü ile bu politikalara karşı direnişini büyütmelidir. Kadınlar kendini daha çok örgütlemeli ve mücadelesini yükseltmelidir. Biz TJA’lı, HDP’li kadınlar olarak, genç kadınlar olarak, bu halk üzerinde, kadınlar ve gençler üzerinde yürütülen bu politikaları boşa çıkarmak için elimizden geleni yapacağız. Mücadelemizi büyüteceğiz. Politikalarını teşhir edeceğiz ve her kadına ulaşacağız. Özgürlüğümüzü birlikte getireceğiz. Birliğimizi ve beraberliğimizi korumalıyız" diye konuştu. 
 
‘Önce kadınlar özgürleşmeli’
 
Dersim son olarak şöyle dedi: "Baskı gören, şiddete maruz kalan kadınlara ulaşacağız ve onları örgütleyeceğiz. ‘Örgütlülükte ısrarlı, özgürlükte kararlıyız’ sloganıyla sokak sokak dolaşacağız. Kadın umuttur. Kadın olmazsa özgürlük ve barış da olmayacaktır. Kadınlar toplumdaki rol ve misyonunu unutmamalıdır. Kürt halkının özgürlüğüne ulaşması için önce kadınların özgürleşmesi gerekmektedir."