Êlih’te direniş devam ediyor: Alanları terk etmeyeceğiz

  • 13:37 13 Kasım 2024
  • Güncel
ÊLIH - Kayyım gaspına karşın Êlih’teki direniş devam ederken, burada konuşan DEM Parti Êlih İl Örgütü Eşbaşkanı Songül Korkmaz, sonuç  alınıncaya kadar alanları terk etmeden direneceklerini belirterek, kayyım gaspını kabul etmeyeceklerini söyledi
 
Êlih Belediyesi'ne 4 Kasım'da kayyım atanmasına karşı başlatılan protesto eylemleri 10’uncu gününde devam ediyor. Kayyım kararına karşı Yılmaz Güney Parkı’nda bir araya gelen halk, Basın Kavşağı'na doğru yürüyüşe başladı. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır da yürüyüşte yer aldı. Yürüyüş boyunca sık sık, “Bijî berxwedana Kurda”, “Direne direne kazanacağız”, “Bê serok jiyan nabe”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Jin jiyan azadî” sloganları atıldı. Basın Kavşağı’na geçen kitle büyük bir coşku ile karşılandı. 
 
Burada konuşan DEM Parti Êlih İl Örgütü Eşbaşkanı Songül Korkmaz, sonuç  alınıncaya kadar alanları terk etmeden direneceklerini belirterek, kayyım gaspını kabul etmeyeceklerini söyledi. 
 
‘Halkın direnişi buna izin vermeyecek’
 
DEM Parti Colemêrg Milletvekilli Öznur Bartın,  kent halkının 10 gündür büyük bir direniş gösterdiğini vurguladı. Gençlerin, kadınların emekçilerin sokaklarda direndiğini vurgulayan Öznur Bartın, “Edip Solmaz bu halkın seçilmişiydi. Katledildi. Şimdi ise kayyım atamaları ile halkın iradesine saldırı gerçekleştiriliyor. O dönemin uygulamaları şimdilerde de iktidar tarafından devreye konulmuş durumda. Bir yandan barış diyerek el uzatanlar bir yandan da kayyım politikalarını devreye koyuyor. Esenyurt, Colemêrg, Êlih, Mêrdîn ve Xelfetî de yaşananlar halkın iradesinin gaspıdır. Hırsızlık, talan için belediyelere girenler rahat bir şekilde burada oturacaklarını sanıyorlar. Ancak halkın direnişi buna izin vermeyecek” dedi.
 
‘Türkiye’nin Kürtlere yaklaşımı Êlih’e yaklaşımıdır’
 
DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ise gece gündüz direnen kent halkının bu direnişi önünde saygıyla eğildiğini belirtti. Kayyım atandığı ilk gün direneceklerini söylediklerini hatırlatan Keskin Bayındır, “İrade gaspına karşı direnişe geçtik. Kimse bu direnişi kriminalize etmeye çalışmasın. Türkiye’nin Kürtlere yaklaşımı Êlih’e yaklaşımıdır. Katliam, sürgün, irade gaspı tüm bunlar burada yaşandı. Êlih’in direnişine iyi bakın. Kent halkı hiçbir zaman geri adım atmadı, atmayacak. İkiyüzlülüğünüze inanan bir kent yok. ‘Din kardeşimiz’ diyenler, ‘kardeşimiz’ diyenler zulüm yapıyorlarsa, katliam gerçekleştiriyorsa biz bu kardeşliği kabul etmiyoruz.  Kürt halkı politik bir halktır, sizin hiçbir oyununuza inanmayacak.  10 günlük direnişte tarihsel bir mesaj var. Başkaldırı, iradeyi sahiplenme ruhu mesajı var. Devlet yüzyıldan fazladır kirli politikalarını devreye koyuyor. Ne yaparlarsa yapsınlar özgürlüğü kendine ilke edinmiş bir halkı yenemezler. İktidarın yolu yol değildir. Her kayyım atanması sonrası halkımız belediyeleri işgalcilerden aldı. İktidarın Kürt düşmanlığı dışında bir politikası yok.  Bu politikadan vazgeçmelidirler. Ortadoğu Kürt düşmanlığının kaybı büyük olur. Kim Kürde düşmanlık yaparsa büyük kaybeder. Kürt meselesi AKP-MHP iktidarından büyüktür” ifadelerini kullandı.  
 
‘Çözümün muhatabı Abdullah Öcalan’dır’
 
AKP-MHP iktidarının iki yüzlü politika yürüttüğünü kaydeden Keskin Bayındır, “Bir yandan barış diyenler diğer yandan barışın muhatabına tecrit uyguluyor. Siz barışın, özgürlüğün ve kardeşliğin muhatabını tecrit altında tutuyorsunuz.  Eğer sorunun çözümü isteniyorsa, bunun muhatabı Sayın Öcalan’dır. Bunun dışında gerisi mücadele ve direniştir. Cumhurbaşkanı ‘Demokratik siyasetin yolu açıktır’ diyor. Bakın belediyemizin etrafı ablukaya alınmış. Şimdi bu alana bakın, gasp edilen belediyelere bakın nerede demokrasi.  Kürdistan’da demokratik siyasetin önü Kürt halkına, Kürt halkının siyasetçilerine kapatılmış durumdadır.  Bize başınızı kaldırmayın, direnmeyin diyorlar. Bu zulme karşı direnen Kürt halkına neden direndiklerini soruyorlar.  Kürt halkı baskı ve zulüm politikalarına karşın sokaklarda, mahallelerde direnecek. Boyun eğen tek bir Kürt göremeyeceksiniz. 17 Kasım günü burada büyük bir miting düzenlenecek tüm halkımızı bu direnişte kendine yer bulmasını istiyoruz. Bu miting Sayın Öcalan’ın özgürlüğü, Kürt sorunun demokratik çözümü içindir. Bu miting demokratik siyasetin önünün açılması içindir. Tüm halkımızı tüm imkânlarını seferber ederek, Êlih’te güçlü bir mesaj vermeye çağırıyoruz” dedi. 
 
Yapılan konuşmaların ardından buradaki halk “Jin jiyan azadî” ile “Bijî berxwedana gelê Kurd” sloganları eşliğinde alanda direnişe geçti.