‘Savaş politikalarını barış politikalarına çevirmeliyiz’
- 22:51 3 Ağustos 2024
- Güncel
İSTANBUL - GÖÇİZDER’in düzenlediği “Birlikte yaşam ve göç” panelinde göçmen ve mülteci politikalarının değiştirilmesi gerektiği belirtilerek, “Göçün ortadan kalkması için savaş politikalarını barış politikalarına çevirmemiz gerekiyor” mesajı verildi.
Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER), Esenyurt Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde “Birlikte yaşam ve göç” paneli düzenledi. Panelde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Colemêrg (Hakkari) Milletvekili Öznur Bartin, GÖÇİZDER Eşbaşkanı Kamile Kandal ile Gazeteci Yazar Ercüment Akdeniz konuşmacı olarak yer aldı. Panele yurttaşların ilgisi yoğun oldu.
Panelde ilk olarak söz alan GÖÇİZDER Eşbaşkanı Kamile Kandal, Türkiye’de göç meselesini önemli bir konu olduğunu ve geniş bir şekilde ele alınması gerektiğini söyledi. Dünyada savaş, işkence ve katliamlar yaşandığı sürece göçlerin devam edeceğini ifade eden Kamile, “Göçün ortadan kalkması için savaş politikalarını barış politikalarına çevirmemiz gerekiyor. Bunun için mücadeleyi büyütmek ve bu ceberut sistemi değişime zorlamamız gerekiyor” dedi.
İç ve dış göçler
Dünyada iç ve dış göç meselesi olduğunu belirten Kamile, kendi ülkesinde göçmen durumuna düşürülenlerin asıl göçü yaşadığını söyledi. Kendi ülkelerinden iç göç yaşayanların başında Kürtlerin geldiğini ifade eden Kamile, “Devletler toplumları istedikleri gibi dizayn edemediklerinde ya da istedikleri inanç sistemine entegre edemediklerinde bunu yaparlar. Ve şu ana kadar yaşanan bütün göçertme politikalarında büyük katliamlar yaşanmıştır. Bu yüzden bizim göç politikalarında baktığımızda zorla yerinden edilme olduğunu görüyoruz. Devletler bu şekilde tek din, tek dil, tek bayrak ve devlet anlayışıyla asimle etmeye çalışıyorlar. Ama bu tekçi anlayış asla bu coğrafya uymuyor. Bu coğrafyada çok farklı etnik dil, din ve inanç var bu nedenle tekçilik bizim coğrafyamızın kültürü değil. Bu nedenle birlikte yaşam koşullarını oluşturacağız ve bu tekçi anlayışa karşı birlikte mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Göçmenler ve faşizm
Ardından konuşan Gazeteci Yazar Ercüment Akdeniz, göçmen düşmanlığı üzerinden “faşizmin” inşa edildiğini dile getirdi. Dünyanın büyük bir savaşa doğru gittiğini söyleyen Ercüment, İsrail Filistin, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşları örnek gösterdi. Pandemiden sonra aşı karşıtlığıyla ve benzeri argümanlarla yeniden aşırı sağ neofaşizmin örgütlenmeye çalışıldığını vurgulayan Ercüment, “Yüzyıl önce ekonomik kriz vardı ve kitleler açtı. Şimdi de insanlar aç buna ekolojik yıkımı da eklediğimizde her ekonomik kriz yeni savaşların habercisidir ve buralarda yabancı düşmanlığı her zaman kullanışlı bir aparat olmuştur” diye konuştu.
‘Dünya Ezidî soykırımının tanımalı!’
Êzidî Soykırımı’nın 10’uncu yıldönümü olduğunu hatırlatan Ercüment, o dönem yaşamını yitirenleri andı. Ercüment, “Êzidî soykırımın uluslararası mahkemelerde tanınması gerekiyor. Üzerinden zaman geçtikçe yeni bir kölelik sitemi kuruluyor. 21 yüzyılda Êzidî kadınların ve çocukların köle olarak sattılar. Kölelik 21 yüzyılda Êzidîler üzerinden yeniden getirildi. Bu bir denemeydi diğer dünya halklarına da bunu yapmaya başlayacaklar” dedi.
‘Halkı mağdur etmeye devam ediyorlar’
DEM Parti Colemêrg Milletvekili Öznur Bartin ise kayyım politikalarına dikkat çekerek, Colemêrg’de hiçbir hizmetin verilmediğin söyledi. Bölgede fırsat eşitliğin olmadığını belirten Öznur, “Belki ülkenin birçok yerinde bu sorunlar yaşanıyor olabilir ama bölgede çok daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Sağlık alanından kaynaklı çok fazla göçlerin yaşandığını biliyoruz. 21’inci yüzyılda hala su sıkıntısı yaşıyoruz. Hakkari’de üç dönemdir kayyım atanıyor ve orada hizmet yapılması bir şekilde engelleniyor. Özellikle kayyım politikalarıyla halkın iradesinin gasp edildikten sonra bu daha da derinleşmiş durumda. Bu nedenle insanlar normal yaşamlarını dahi sürdüremiyor. Kayyımla üç dönemdir yönetmedikleri halde halka rağmen o koltukları gasp ederek halkı mağdur etmeye devam ediyorlar” diye kaydetti.
Kurdistan’daki göçlerin etkenleri
2023 göç istatistiklerine göre yurtdışından Türkiye’ye 316 bin 554 kişini göç ettiğini belirten Öznur, Türkiye’den yurt dışına 714 bin 597 kişinin göç ettiğini aktardı. Öznur, devamla şunları kaydetti: “Kürdistan’a baktığımızda Van 1 milyon 127 bin nüfusa sahip ve bölgedeki en büyük kentlerden biridir. Son yıllarda bölge nüfusunda azalma yaşandığını görüyoruz. Kürdistan’daki göçlerin yaşanmasında en önemli etkenlerin başında bölgede yaşanan anti demokratik uygulamalar olduğunu görüyoruz. Maruz kaldıkları hukuksuzlukları çözüm bulunmaması özellikle genç kesimlerin göçe zorlandıklarını görüyoruz.”
Panel, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.