Dedeoğulları ailesinin failleri hala dışarıda!

  • 09:06 30 Temmuz 2024
  • Güncel
 
ANKARA - Konya’nın Meram ilçesinde, Dedeoğulları ailesinin katledilmesinin yıldönümünde failler “iyi hal”den dışarıdayken aynı ülkücü sloganlarla Kürtlere dönük benzer ırkçı saldırılar hala sürüyor. 
 
Konya’nın Meram ilçesinde yaşayan Kürt aile Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin ırkçı saldırıda katledilişinin üzerinden üç yıl geçti. Üç yıllık süreçte katliamdan tek bir fail sorumlu tutulurken, diğer failler “iyi halden” beraat etti. Dedeoğulları’na dönük ırkçı saldırının cezasızlıkla sonuçlanmasıyla Kürtlere dönük ırkçı saldırılar yargıdan güç alarak sürüyor. 
 
Katliama adeta izin verildi
 
Komşuları olan Keleş ve Çalık ailesi tarafından 12 Mayıs 2021’de ırkçı saldırıya uğrayan Dedeoğulları ailesi, “Biz ülkücüyüz, sizi burada yaşatmayacağız” denilerek kesici aletlerle yaralandı. Saldırının ardından başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan failler ise “delil yetersizliği” iddiasıyla serbest bırakıldı. Saldırının ardından aile bireylerinden Serpil Dedeoğulları tarafından dijital medyadan dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya, “Can güvenliğimiz yok” mesajlarına rağmen katliama adeta izin verilerek hiçbir tedbir alınmaması sonucu 30 Temmuz 2021 tarihinde Yaşar, Serap, Serpil, Sibel, İpek, Metin ve Barış Dedeoğulları katledildi. 
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, Çalık ve Keleş ailesinden 14 kişi gözaltına alındı, 10 kişi ise tutuklandı. Katliamın tetikçisi, Mehmet Altun katliamdan ancak 6 gün sonra 5 Ağustos’ta tutuklandı. Diğer failler ise dava süresince tek tek beraat ettirildi. 
 
İçişleri Bakanının söylemine uygun iddianame hazırlandı
 
Dedeoğullarına dönük katliamda, ırkçı tehditlere rağmen iktidar katliamın “ırkçı saldırı” olmadığını iddia etti. Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kürt düşmanlığının üstünü “husumet” olarak değerlendirerek kapatmaya çalıştı. Eski Bakan, ailenin daha önce emniyete yaptığı başvurular ve hastane kayıtlarını da görmezden gelmişti. Aynı şekilde katliamın iddianamesi adeta bakanın söylemine uygun hazırlanmıştı. Katledilenlerin otopsi raporlarında, 7 kişiye 21 kurşun sıkıldığı ve 6 kişinin baş bölgelerinden hedef alındığı bilgilerine yer verildi.
 
İddianame  ‘önceye dayalı husumet’ olarak hazırlandı  
 
Fail Mehmet Altun’un yakalanmasının ardından, Konya Cumhuriyet Başsavcılığı katliam öncesi 12 Mayıs’ta Dedeoğullarına dönük ırkçı saldırıya ilişkin 21 Ekim’de iddianame hazırladı. İddianamede, ırkçı saldırıda ismi geçen 9 failden 6’sı hakkında “öldürmeye teşebbüs”, “nitelikli yaralama”, “nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal” suçundan, 3'ü hakkında ise “nitelikli yaralama” suçundan dava açılırken, iddianamede “ırkçı saldırı”ya yer verilmedi. İddianame, bakanın söylemine göre hazırlanarak “önceye dayalı bir husumet” olarak hazırlandı. Konya Cumhuriyet Başsavcılığı katliama dönük hazırladığı iddianamede ise, tek tutuklu fail Mehmet Altun hakkında, “canavarca hisle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istedi. 
 
Aileyi yönlendiren Ali Keleş tutuklanmadı
 
5 Kasım 2021’de kabul edilen iddianamenin hemen ardından dosya kapsamında tutuklu bulunan Veli Keleş, Ali Keleş, Ramazan Çalık, Yahya Çalık ve Ali Çalık tahliye edildi. Dosya kapsamında tutuksuz yargılanan ve Dedeoğulları ailesine yönelik 12 Mayıs’ta gerçekleştirilen ırkçı saldırı sonucunda Keleş ve Çalık aile üyelerinin dahil olduğu “mahkeme” isimli Whatsapp grubunu kuran, grupta çeşitli ırkçı yazışmaları tespit edilen, ırkçı saldırı sonucunda tutuklanan aile üyelerine her hafta 500 TL para yatıran ve gruptaki yazışmalarda aile üyelerini yönlendirdiği tespit edilen Ali Keleş ise tutuklanmadı. Tutuksuz yargılanan Ali Keleş hakkında mahkeme, yurt dışına çıkma yasağı ile yetindi.
 
Emniyetin ihmali yok sayıldı
 
Dedeoğulları ailesinin katledilmeden önce, ırkçı saldırıya maruz kalmalarına dair aile avukatlarından Abdurrahman Karabulut, katliamda sorumluluğu bulunan kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, Konya İl Emniyet Müdürü, Meram İlçe Emniyet Müdürlüğünden Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı, Meram İlçe Emniyet Müdürü, Lalebahçe Polis Merkezi Amirliğinden Sorumlu İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı, Lalebahçe Polis Merkezi Amiri, Lalebahçe Polis Merkezi Amirliği'nde çalışan kusurlu personel, dosyanın Cumhuriyet Savcısı, Konya 5'inci Sulh Ceza Hakimi, Konya 3'üncü Sulh Ceza Hakimi ile diğer kamu görevlileri hakkında "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi"  ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından işlem yapılması talep edildi. Dedeoğulları'na dönük gerçekleştiren katliama yer verilen suç duyurusunda, 12 Mayıs'ta meydana gelen saldırıda faillerden Ayşe Keleş, Lütfü Keleş, Veli Keleş, Ali Keleş, Yahya Çalık'ın Konya 5'inci Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandığı, olayda adı geçen faillerden Ali Keleş, İbrahim Keleş ve Ramazan Çalık'ın Dedeoğulları ailesinin 7 üyesini “öldürmeye teşebbüs etmesine” rağmen Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli kontrol tedbirinin talep edildiği ve Konya 5'inci Sulh Ceza Hakimliği tarafından da bu kişilerin serbest bırakıldığı hatırlatıldı.
 
Katliamcı failin bilgileri BTK tarafından korundu  
 
Konya Katliamı’nı gerçekleştiren Mehmet Altun hakkında Konya 1’inci Sulh Ceza Hakimliği’nin, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’ndan (BTK) Mehmet Altun’un iletişim bilgilerini istediği, BTK’nin hakimliğin kararına itiraz ederek “özel hayatın gizliliği” gerekçesiyle bilgileri vermediği ortaya çıktı.
 
Fail Mehmet Altun 17 gün boyunca lüks otellerde kaldı
 
Dava süreci, 14 Aralık 2021’de Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Dava dosyasındaki tek tutuklu ve tetikçi olan Mehmet Altun, ifadesinde, katliamı gerçekleştirdiği silahı “kendini korumak için yanına aldığını” iddia etti. Dava dosyasına giren belgelerde fail Mehmet Altun’un katliamdan 17 gün önce Bursa, İzmir, İstanbul ve Eskişehir’de lüks otellerde kaldığı ortaya çıktı. Failin otelde kaldığı süre boyunca nakit para kullandığı da belirlendi.
 
 Polis ve emniyet tutanakları birbirini yalanladı
 
Görülen katliam ve ırkçı saldırı davalarında emniyetin, polisin ihmali ortaya çıkarken, katliam anına dair iki dakikalık görüntünün olmadığı tespit edildi. Yine dava dosyasında, 12 Mayıs’ta Serpil Dedeoğulları’nın 155’i aradığı ancak yetkililerin 3 saat sonra olay yerine geldiği ortaya çıktı. Polisler tarafından tutulan tutanakta olayın bahçede geçildiği belirtilirken, emniyet tutanağında “komşular arası kavga” denildi.  
 
Valiliğin inkar ettiği görüşme dosyada 
 
Katliamın ardından fail Mehmet Altun'un 155 ile yaptığı ve valiliğin inkar ettiği görüşme dava dosyasından çıktı. Dosyada bir kısmı unutulan bu görüşmede failin 2 Ağustos 2021 tarihli görüşmedeki sözleri “Kalfalar Hasanköy cinayetler hakkında görüşmek istiyorum, Saraçoğlu, ivedi bana bağlayın” şeklinde dosyada yer aldı. Fail kayıtlara göre polise telefonda “Polislerin önünde bizi tehdit ettiler ve ben 5 kişiyi daha vuracağım, öyle teslim olacağım... Bunlar tam bir terörist. Emniyetten yardım alamadık... Cinayeti işleyen şahıs benim...”dedi. 
 
Aile faile para gönderdi polis yardım etti
 
Tutuklanan Mehmet Altun ile ailesi arasında yapılan telefon görüşmeleri de dosyaya eklendi. Mehmet Altun, eşi Zehra Altun ile yaptığı telefon görüşmelerinde,  hesabına tanımadığı kişiler tarafından çok fazla para yatırıldığını belirtirken, faili cezaevinde ziyarete giden sık sık para gönderen dayıları Hidayet ve Helim Şahin’in de görüşmeleri eklendi. Telefon görüşmelerinde, Mehmet Altun ifadesinde polisin de kendisine yardım ettiğini söyledi.  Aile bireylerini yönlendiren, Whatsapp grubu kuran ve ırkçı saldırıdan tutuklanan ardından serbest bırakılan Ali Keleş duruşmada dinlendi. Ali Keleş, 12 Mayıs’tan sonra dosyada neler olduğunu öğrenmek için grup kurduğunu, avukattan aldığı bilgileri gruba yazdığını, olayı internette gördüğünü ve Mehmet Altun ile bir ilişkisi olmadığını ileri sürdü. 
 
Konut dokunulmazlığı suçundan sanıklar beraat etti
 
Dava süreci boyunca avukatların gerçeğin açığa çıkarılması için talep ettiği her şey mahkeme heyeti tarafından reddedildi. Sanık saldırı davasında tutuklu bulunan Ali ve Lütfü Keleş’i tahliye etti. Mahkeme ayrıca,  tüm sanıklara 1 yıl ila 3 yıl arasında hapis cezası ve para cezaları verildi. Sanıkların hepsine haksız tahrik indirimi uygulanırken, konut dokunulmazlığı suçundan hepsine beraat verildi.
 
Tetikçinin Kara Kuvvetlerine ziyareti ortaya çıktı
 
17 Kasım’da Dedeoğulları’na dönük katliam davasının karar duruşmasında ise, 12 Mayıs-30 Temmuz arasındaki HTS kayıtlarına dikkat çekildi. Mehmet Altun’un güvenlik şirketleri ve askeri personellerle yoğunlaştırdığı iletişime vurgu yapılırken, katliam planlamasının bu süreçte yapıldığı da belirtildi. Tetikçi katil Mehmet Altun’un HTS kayıtlarında 70 günlük süre boyunca Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nı ziyaret ettiği de ortaya çıktı. Karar duruşmasında sanıklar arasındaki tüm çelişkili beyanlara rağmen, mahkeme heyeti yalnızca tetikçi Mehmet Altun’a 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi, diğer tüm sanıklar yönünden beraat kararı verdi. 
 
Usule ilişkin itirazlar dikkate alınmadı 
 
28 Ekim tarihli karar duruşmasında, tutuklu sanıklar Lütfü ve Ali Keleş tahliye edildi, tüm sanıklara 1 yıl ila 3 yıl arasında hapis ve para cezaları verildi. Sanıkların hepsine haksız tahrik indirimi uygulanırken, konut dokunulmazlığı suçundan hepsine beraat verildi. Konya Bölge Adliye Mahkemesi ’de usule ve esasa ilişkin itirazları dikkate almadı.
 
Karar onandı 
 
Katliam Davası’nın 17 Kasım tarihli karar duruşmasında da Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Mehmet Altun hakkında 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verirken, avukatların Dedeoğulları saldırı ve katliam dosyalarının birleştirilmesi ve Türk Ceza Kanunu (TCK) 76’ncı maddesi ve “insanlığa karşı suçlar” yönünden 77’nci maddesi yönünden değerlendirilmesi talepleri ise reddedildi.  Söz konusu duruma karşı İstinaf Mahkemesi’ne taşınan dosyada karar onandı. Konya Bölge Adliye Mahkemesi, İstinafa taşınan dosya hakkında verdiği kararda avukatların esas ve usule yönelik itirazlarını dikkate almazken, katliamı azmettiren ve saldırı dosyasının sanığı olan Keleş ve Çalık aileleri ile ilgili delilleri incelenmeksizin, dosyaların hukuki ve fiili irtibattan dolayı birleştirilmesi talebini reddetti. Kararda, Konya 4’ncü Ağır Ceza heyetinin kararı birebir onandı.
 
1’nci Ceza Dairesi bazı hükümlerin bozulmasına karar verdi
 
Saldırı davasında mahkemenin sanıkların hepsine haksız tahrik indirimi uygulanırken, konut dokunulmazlığı suçundan hepsine beraat verildi. Söz konusu hükümler Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1’nci Ceza Dairesi tarafına gönderildi. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1'nci Ceza Dairesi, hükümlere yönelik yaptığı incelemede, bazı hükümlerin bozulmasına karar verdi. Dedeoğulları ailesine dönük saldırı davasında yargılanan faillere eylemin “hiddet ve şiddetli elemin altında gerçekleştiği” iddiasıyla indirim uygulandı. 
 
Sanıklara tek tek indirim
 
Yerel mahkemenin bozma kararı sonrası yeniden görülen davada araştırılacak başka bir husus kalmadığından açık yargılamaya son veren mahkeme heyeti ardından hükmünü açıkladı. Heyet, Sanık Lütfi Keleş’e 1 yıl 15 ay hapis cezası vererek, verilen cezanın 1/6 oranında bir indirim daha yaparak 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırmasına karar verdi.
 
Kasten öldürme değil kasten yaralamaymış!
 
Sanık Ali Keleş (Veli oğlu) yönünden “kasten öldürmeye teşebbüs “suçlamasıyla açılan kamu davasına rağmen heyet, “kasten yaralama” suçundan ceza vererek benzer indirim ve artırım gerekçeleriyle 5 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. Ali Keleş hakkında “konut dokunulmazlığı” ihlali suçundan beraat kararı verildi. Veli Keleş yönünden benzer gerekçelerle 5 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası veren mahkeme, “yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varıldığı iddiasıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Keleş hakkında konut dokunulmazlığı ihlali suçundan beraat kararı verildi.
 
Sanık Ali Keleş (Lütfi Keleş) yönünden aynı gerekçelerle yapılan indirim ve artırımlarla 5 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası veren mahkeme heyeti, bütün mağdurlara “silahlı tehdit” ve “konut dokunulmazlığının ihlali” suçlarından beraat kararı verdi.  Heyet, sanık Yahya Çalık’ın “kasten yaralama” suçundan indirim ve artırım kararlarıyla 5 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası verildi. Sanık, konut dokunulmazlığı ihlali suçlarından ise beraat aldı.
 
Sanık Ramazan Çalık ve Ali Çalık hakkında “kasten yaralama” suçundan verilen 1 yıl 7 ay 20 günlük ceza hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilirken, bütün mağdurlara karşı silahlı tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali suçundan beraat kararı verildi. Ali Çalık’ın mağdur Metin Dedeoğulları’na karşı kasten yaralama suçundan belirli indirim ve artırımlarla 5 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, bütün mağdurlara silahlı tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından ise beraat kararı verildi.
 
Azmettirenler ve saldırganlar dışarda
 
Sanıklar Ali Keleş (Lütfi Oğlu), İbrahim Keleş, Veli Keleş, Ali Keleş (Veli Oğlu), Lütfi Keleş, Yahya Çalık, Ali Çalık hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının devamına, Ramazan Çalık hakkındaki yasağın kaldırılmasına karar verildi. Sanıkların tutuklanmasına dair talep reddedildi. Dedeoğulları ailesinden 7 kişiyi katleden tetikçi Mehmet Altun’a 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Mahkeme, diğer sanıklar yönünden beraat kararı verdi. 
 
3 yıl geçen katliamda şuan tek tutuklu tetikçi Mehmet Altun bulunuyor. Irkçılık ile katledilen bir Kürt ailenin dosyası ise karanlık dehlizlerde kaybettirilme çabası içerisinde.