Nazlıcan Nujin Yıldız 

 

İZMİR - İzmir’de Gündoğdu Meydanı’nda yarın yapılacak olan Newroz kutlaması için halklara çağrıda bulunan kadınlar, özellikle bu yıl kutlanan Newroz’un çok önemli olduğunu vurguladı.

 

21 Mart’a yaklaşırken Kurdistan ve Türkiye’de Newroz kutlamaları başladı. 15 Mart’ta Mazlum Doğan’ın memleketi Dep’te (Karakoçan) ve Rahşan Demirel’in 1992’de bedenini ataşe verdiği Kadifekale surlarında Newroz’un startı verildi. 17 Mart ve 21 Mart arası sürecek olan Newroz kutlamaları için çalışmalar da devam ediyor. Yarın Newroz’un kutlanacağı İzmir’den çağrı yapan kadınlar, bu Newroz’un tecridin kırılması ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması demek olduğunu ifade etti. Kadınlar, tüm kadınları ve halkları İzmir’de yarın Gündoğdu Meydanı’nda gerçekleşecek olan Newroz’a çağırdı.

 

Kürt ve Türk halkları ağır bir süreçten geçiyor

 

Newroz’Un direnmek ve başkaldırı olduğunu söyleyen Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Emine İnan, “Bizler de TJA olarak bu vesileyle sokaklardayız, bu bayramı karşılıyoruz. Çok tehlikeli bir süreçten geçiyoruz. Özellikle İmralı Adası’nda bulunan Sayın Öcalan’a ve cezaevlerine vahşice saldırılıyor. Tecridin kaldırılması ve Türkiye’de demokratik bir yaşamın kurulması için bugün yüzlerce tutsak cezaevlerinde açlık grevlerini sürdürüyor.  Hem Kürt halkı hem de Türk halkı birlikte ağır bir süreçten geçiyor. Bu süreçten de herkes etkileniyor. Bu süreçten etkilenilmesinin nedeni de tecrittir. Tecrit kalktığı zaman Türkiye huzura kavuşacak” dedi.

 

TJA Newroz çalışmalarının öncülüğünü yapıyor

 

Tecrit kalkmadığı sürece savaşın ve ekonomik anlamda sorunların süreceğini, kadına yönelik yok etme politikalarının devam edeceğine dikkat çeken Emine, “Tecrit, toplumu ve tüm insanları etkiliyor. Kimlik ve coğrafya fark etmiyor. Bu nedenle ağır bir süreçten geçiyoruz. Bu süreçte halklara, Kürtlere ve Kürt kadınlara karşı faşizmin vahşi saldırıları söz konusu. Toplumun öncüleri hedef alınıyor. Bu sebeple de bahar ayının, Newroz gününün anlamı, faşizmin ve zulmün karşısında başkaldırmaktır. Biz bu anlamla bu Newroz’u karşılıyoruz. TJA olarak da hem Kurdistan illerinde hem de Türkiye’de Newroz çalışmalarının öncülüğünü yapıyoruz” sözlerini kullandı.

 

‘Bu Newroz, Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır’

 

Tutsak yakınlarının ve Barış Anneleri’nin Adalet Nöbeti ile bu Newroz’u karşıladıklarını dile getiren Emine, tüm halklara ve tüm kadınlara şu çağrıda bulundu: “17 Mart’ta, İzmir Gündoğdu Meydanı’nda saat 12.00’de kadınları zılgıtlarıyla, sesleriyle, barış ve eşitlik çağrılarını yükseltmeleri için Gündoğdu Meydanı’na davet ediyoruz. Bu yılın Newroz’u bizim için çok önemli. Bu Newroz, tecridin kırılması, Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır. Bu vesileyle Kürt halkının, cezaevindeki arkadaşların, kimliği ve coğrafyası fark etmeksizin mücadele eden tüm kadınların Newroz’unu kutluyoruz. Bu yolda yaşamını yitirenleri de anıyoruz. Kürt halkının ve bütün halkların Newroz’u kutlu olsun.”

 

‘Newroz halkların barış çağrısı haline gelmiş durumda’

 

Orta Doğu, Mezopotamya, Türkiye ve Kurdistan halkları için Newroz’un, zulme karşı direnişin sembolü olduğunu ifade eden Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk ise Newroz’un halkların özgürlük mücadelesine dair baharın müjdesi olduğunu dile getirdi. Burcugül, “Özellikle bu dönemde Türkiye’de egemenlerin de savaşa doğru daha sert bir yönelim ortaya çıkardığı ve bölgeden bütün egemenlerin, hem Kürt halkı hem de Orta Doğu halkları üzerine bir savaş tamtamı çaldığı bir süreçte, ciddi anlamda Newroz’un kendisi halkların barışının çağrısı haline gelmiş durumda” diye belirtti. 

 

‘Newroz sadece bir bayram değil, direniş günüdür’

 

Bu dönem Newroz alanlarının, faşizme “Ne yaparsanız yapın, nasıl saldırırsanız saldırın, Türkiye işçi, emekçileri, kadınlar göçmenler, ekoloji mücadelesi verenler ve Kurdistan halkları, her inançtan halklar kendisini bu alanda var ediyor” mesajını vereceğinin altını çizen Burcugül, “Biz de bu minvalde Ege’de de birçok Newroz örgütlüyoruz. İzmir’de, 17 Mart Pazar günü Gündoğdu Meydanı’nda saat 12.00’de buluşacağız. Ege’nin, Türkiye’nin en güzel Newrozlarından birini de İzmir’de örgütlemiş olacağız. Herkesi İzmir Newrozu’na bekliyoruz. Newroz sadece bir bayram değil, direniş günüdür, mücadele günüdür. Renklerimizle, kendi varlığımızla, kendi sesimizle, politik sözümüzle alanda olmaya çağırıyoruz” dedi.

 

‘Newroz’a sahip çıkalım’

 

Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER) Eşbaşkanı Rahime Turan da, bu yılki Newroz’un çok önemli olduğunu, ayrıca bu Newroz’da seçim arifesinde olduklarını söyledi. Rahime, Newroz’un, kardeşlik, kendini bilmek anlamına da geldiğini ekleyerek, “Kendimize sahip çıkalım, kendimizi tanıyalım. Newroz’a da sahip çıkalım, seçimler için bize büyük bir başarı olacak. 17 Mart’ta Gündoğdu Meydanı’nda Newroz’u kutlamak için tüm halkımıza çağrıda bulunuyoruz. Biz tüm halkımızın Gündoğdu Meydanı’na gelmesini istiyoruz. Büyük bir kitleyle kendimizi herkese gösterelim ki bizim kim olduğumuzu bilsinler” şeklinde konuştu.

 

‘Jin,jiyan, azadî, Newroz pîroz be’

 

Newroz’un, Dehaklara karşı Kawaların mücadelesi olduğunu vurgulayan DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Zehra Vezan Karabulut, bugün de birçok Kawa’nın cezaevlerinde Dehaklara karşı açlık grevinde mücadele ettiğini belirtti. Vezan, “Onların yanında olmak için de annelerimiz çocuklarının yanlarında, onlara oturma eylemleriyle eşlik ediyor. Bu yıl Newroz bizim için her zamankinden daha önemli. Çünkü cezaevlerindeki Kawalarımıza, Newroz ateşlerimizle destek vereceğiz. 17 Mart’ta İzmir’de, Gündoğdu Meydanı’nda tüm halklarımızı Newroz ateşimizi yakmaya, mücadelemizi hem meydanlarda hem seçim sandıklarında büyütmek için bekliyoruz. Jin jiyan azadî, Newroz pîroz be” ifadelerini kullandı.