Ev eksenli çalışan kadınlara sendika çağrısı: Daha güçlü olacağız

  • 09:10 9 Ocak 2019
  • Emek/Ekonomi
MUĞLA - Güvencesiz ve emeğinin karşılığını alamayanların başında ev eksenli çalışan kadınlar geliyor. Buna karşı yıllardır mücadele veren EVEKSEN'in kurucu üyelerinden Durdu Çetiner, kadınları sendikada örgütlenmeye çağırıyor.
 
Ev Eksenli Çalışan Kadınlar Sendikası (EVEKSEN) kurucu üyelerinden Durdu Çetiner, 2004'ten bu yana örgütlenme faaliyetleri içinde olduğu sendikada güvencesiz yaşamaya karşı kadınlarla bir direniş hattı örüyor. 1994'te başlayan ve 2001'de faalleşen sendika çalışmalarına 2004'te dahil olan Durdu, 2009'da fiilen kurulan sendikanın Anayasa'nın 90'ıncı maddesi ve 1996'da Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) tarafından kabul edilen Evde Çalışma Sözleşmesi’nin 177'nci maddesine göre kurulduğunu aktardı. 
 
'Örgütlenen kadın eve hapsolmuyor'
 
Örgütleyicisi ve çalışanları kadın olan sendikada, herkes ev eksenli çalışan kadınlardan oluşuyor. Türkiye'nin 27 ilinde örgütlü olan sendika çalışanları, 5-6 Ocak’ta "Kadınlar birlikte güçlü" sloganıyla gerçekleşen buluşmada da yer aldı. Kadın emeğinin sömürülmesine karşılık bütün sivil toplum örgütleriyle birlikte dayanışmanın örülmesinin elzem olduğunu belirten Durdu, "İşin fabrikalar yerine evde yapılması günlük veya haftalık harçlığını sağlar. Oysa fabrikada çalışması haklarını almasını sağlar. Ev eksenli çalışma kadının eve kapanması değil aslında. Evet makinemiz evimizde ama işi yine biz buluyoruz. İş almak için bir ekip de olmanız gerekiyor. 10-15 kadınsanız iş bulursunuz. Sendika eve kapanmanın önüne geçiyor. Gelir elde eden kadın kendini fark ediyor özgüveni artıyor" dedi.
 
'Kadının güvencesi yok' 
 
Genellikle erkeklerin güvenceli işlerde çalıştırıldığını ve kadınların "ev ekonomisine katkı" adına çalıştıklarını, emeklerinin ise görünmediğini vurgulayan Durdu, "Özellikle de ev kadınlarının emeği görülmüyor. Yaşlının çocuğun engellinin bakımı hep kadında. Biz de yaşlanınca emeklimiz olamayacağı için sendikal mücadeleye başladık. Yasal sosyal güvencemizi almak için uğraşıyoruz" diye konuştu. 
 
'Sendikanın hukuki yaptırımı daha fazla'
 
Sendikanın ev eksenli çalışanların paralarını düzenli alabilmelerini sağlarken, diğer yandan kurumsal muhataplık oluşmasını sağladığını ifade eden Durdu, kayyımlar atanmadan önce eşbaşkanlık sisteminin olduğu belediyelerle kurumsal kimliğe sahip olmadan çalışabildiklerini ancak birçok batı ilinde örgütlü olduğunu kanıtlamanın istendiğini dile getirdi. Bu nedenle de sendikal kimliğin önemli olduğunu aktaran Durdu, "Sendikanın işveren üzerinde hukuki yaptırımı da oluyor. Sendika davalarımızı takip ediyor, paramızı alamazsak hukuki yollardan paramızı alıyoruz. Üye arkadaşların açtığı davalar devam ediyor. Sendikaya açılan davaları oy birliği ile kazandık. İşyeri ve sicil numarası olmayanlar çalışamadığı için devletin bize açtığı emsal nitelikteki bir davayı kazandık. Vergi levhamız yok, e-devlete formla kayıtlıyız" ifadelerini kullandı. 
 
‘Örgütlendiğimizde daha güçlü olacağız’
 
Kadınların güvencesiz olmasının en önemli sebebinin ise savaşa ayrılan bütçe olduğunu söyleyen Durdu, şöyle dedi: "Bir sürü güvencesiz çalışan varken savaşa kaynak aktarmak ne denli doğru? Bütçe kadın çalışanlara ve güvencesizlere de ayrılmalı. İlle de işyeri olması gerekmiyor herkese bir sigorta numarası verilsin. Yaşlanınca emekliliği olsun. Savaş maaşları düşürüyor, işsiz kalmalar da oluyor. Kadınlar örgütlensinler en yakın buldukları sivil toplum örgütlerine katılsınlar. Örgütlendiğimiz zaman daha güçlü olacağız."