Yılın ilk beş ayında 49 mülteci işçi yaşamını yitirdi

  • 13:24 23 Haziran 2019
  • Emek/Ekonomi
HABER MERKEZİ - İzmir İSİG Meclisi, iş cinayetlerinde son 7 yılda en az 485 mülteci, bu yılın ilk 5 ayında ise 49 mülteci hayatını kaybetti. 
 
İzmir İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi, iş cinayetlerine ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’ne atıfta bulunarak, savaş, çatışma, işkence, kötü muamele ve ekonomik koşullardan dolayı ülkelerini terk etmek zorunda bırakılan mültecilerin en ağır koşullarda ve ölüm tehlikesi altında kayıt dışı çalıştırıldığı belirtildi. 
 
Suriye’de 2011 yılında başlayan savaş ile birlikte Türkiye’ye göç etmek zorunda bırakılan kayıtlı mülteci sayısının 3 milyon 606 bin 737 olduğu, diğer Asya ve Afrika ülkelerinden gelen mültecilerle bu rakamın 4 milyonu aştığı kaydedildi. 
 
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: 
 
“Türkiye, 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi’nin 1967 tarihli protokolüne koyduğu ‘coğrafi’ sınırlamayla sadece Avrupa’dan gelenleri mülteci olarak kabul ediyor. Mülteciler için uygulanan ‘geçici koruma statüsü’ ise insanca bir yaşam kurmalarını sağlayamadı. Türkiye’deki mülteciler, Mülteciler Günü'nü yoksulluk, güvencesiz çalışma, iş cinayetleri, sömürü, geleceksizlik, statüsüzlük, nefret söylemleri ve linç girişimlerinin kıskacında karşılıyor.
 
‘1 milyon mülteci çalışma hayatında’
 
Ocak 2016’da çıkarılan ‘Geçici Koruma Sağlanan Yabancıların Çalışma İzinlerine Dair Yönetmelik’ ile mültecilerin çalışma izinleri düzenlendi ancak bu düzenleme de hayatta yer bulamadı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Uluslararası İşgücü Genel Müdürlüğü'nün 2018 dahil rakamlarına göre çalışma izni verilen yabancı sayısı 100 bin civarında ancak Türkiye genelinde 1 milyonun üzerinde mültecinin çalışma hayatında olduğu tahmin ediliyor.”
 
Açıklamada mültecilere ilişkin elde edilen veriler ise şu şekilde özetlendi: 
 
“2013 yılında en az 22, 2014 yılında en az 53, 2015 yılında en az 67, 2016 yılında en az 96, 2017 yılında en az 88, 2018 yılında en az 110, 2019'un ilk 5 ayında ise 49 mülteci iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 2013 yılında yüzde 2 olan mülteci işçi ölümü 2018 yılında yüzde 6'ya kadar yükseldi. Ölümlerin en çok yaşandığı iş koşulları ise inşaat, tarım, belediye ve tekstil. Yakın zamanda Ankara'da 5, Kocaeli'nde de 4 mülteci işçi çalıştıkları atölyelerde çıkan yangınlarda yaşamını yitirdi.
 
‘Mülteci işçiler, işsizliğin sorumlusu görülüyor’
 
Mülteciler, kent merkezinde patronlar, kırsalda ise dayıbaşları tarafından özellikle kayıt dışılığın yaygın olduğu sektörlerde çalıştırılıyor. Ucuz iş gücü olarak görülen mülteciler Türkiyeli işçilere göre daha uzun saatler ve daha düşük yevmiyelerde çalıştırılıyor. Patronlar karlarına kar katarken mülteci işçiler artan işsizliğin ve düşen yevmiyelerin sorumlusu olarak görülüyor.
 
‘İş bırakma, kısmi zam getirdi’
 
Mültecilerin yoğun olarak çalıştığı Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi'ndeki 'Suriyelileri İstemiyoruz' eylemleri bir süre sonra Türkiyeli ve Suriyeli ayakkabı işçilerinin ortak eylemlerine döndü ve kazanım getirdi. Yine Torbalı'da çalışan Türkiyeli ve Suriyeli tarım işçilerinin yevmiyelerin artırılması için kurdukları birlik ve iş bırakma, kısmi zam getirdi.
 
Ancak gerici ırkçı politikalar gün geçtikçe mülteciler üzerinden tırmandırılmaya hatta plajlardan Suriyelilere kovmaya kadar varan bir iklimin de zemini hazırlanıyor.”
 
Açıklamada son olarak, “İşçi sınıfının her milliyetten ortak mücadelesinin örülebilmesi bugün başta sendikalar olmak üzere tüm demokrasi güçlerinin ırkçılığa, gericiliğe karşı mültecilerin yanında olması gerekiyor. Elimizi bugün ülkemizde en zayıf halkaya uzatmalı, enternasyonalizmi geliştirmeliyiz” dedi.