Ekonomik krizin bedeli: Eskiden 20 Lira yetiyordu, şimdi ise...

  • 09:02 4 Eylül 2024
  • Emek/Ekonomi
 
WAN - Derinleşen ekonomik krizin etkilerini sorduğumuz kadınlar, “Eskiden pazara 20 lira getiriyorduk. Krizin sebebinin kim olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu krizin nedeni Cumhurbaşkanıdır” vurgusunda bulundu.
 
Ekonomik krizin hayatın her alanına olan yıkıcı etkisi her geçen gün daha da şiddetleniyor. İnsanlar temel ihtiyaçlarını karşılayamazken, pazardan eli boş dönen yurttaşların sayısı her geçen gün artıyor. Yurttaşlar, pazar ihtiyacı için ayırdıkları bütçeyi her hafta artırmalarına rağmen, temel ihtiyaçlarını dahi alamadan evlerine dönmek zorunda kalıyor. Bir yandan geçim sıkıntısı çekip temel gıda ihtiyaçlarını temin edemeyen yurttaşlar, öte yandan okulların açılmasına az bir süre kala yeni ihtiyaçları karşılamanın telaşına düşüyor.
 
Van’ın Rêya Armûşê (İpekyolu) ilçesine bağlı Xaçort (Hacıbekir) Mahallesi'nde kurulan semt pazarında mikrofon uzattığımız kadınlar, ekonomik krizin etkilerini JINNEWS’e anlattı.
 
‘Sadece günü kurtarabiliyoruz’
 
Mikrofonumuza konuşan kadınlardan Sultan Batu, fiyatların yüksek olduğuna işaret ederek, eskiden ev ihtiyaçlarını daha rahat karşıladıklarını, ancak şimdi istedikleri gibi alışveriş yapamadıklarını belirtti. Sultan, “Bütün tezgahları gezip en uygun olanını almaya çalışıyoruz. Durumlar böyle olunca bir haftalık ihtiyacımızı karşılayamıyoruz, sadece günü kurtarabiliyoruz. Fiyatlar böyle olunca insanlar sıkıntı yaşıyor. Aslında pazarcıları da suçlamıyorum; esas sorun ekonomide. İnsanların bir kısmına sorduğunuzda her şey normal gibi geliyor onlara. ‘Ekonomi aslında normal, Türkiye şu an ucuz bile’ diyorlar, fakat normal değil” dedi.
 
‘Yüksek fiyatların sebebi üretim olmaması’
 
Sultan, yüksek fiyatların sebebini Türkiye’de üretim yapılmamasına bağlayarak, üreticilerin, özellikle çiftçilerin desteklenmediğini söyledi. Sultan, “Çiftçiler desteklenirse daha çok üretim yapılır. Türkiye’de başka hiçbir ülkede olmayan verimli topraklar var ama değerlendirilmiyor. Değerlendiren çiftçilerin ise ürünleri ellerinde kalıyor, satamıyorlar. Ürünlerini satamadıkları için zarar ediyorlar, tekrar üretime geçemiyorlar. Ekilecek toprağa gübre, tohum, su lazım ama destek verilmediği için çiftçilerimiz yeteri kadar üretim yapamıyor. Yeterli üretim yapılmadığı için de fiyatlar yüksek” şeklinde konuştu.
 
‘Getirdiğim para hiçbir şeye yetmedi’
 
Hatun Abi de, fiyatların yüksek olduğunu belirterek ihtiyaçlarını karşılayamadığını söyledi. Hatun, “Getirdiğim para hiçbir şeye yetmedi. Biraz sebze alayım diye geldim ama çok pahalıydı. Biz kağıt toplayıcısıyız. Çocuklarım yetim. Durumumuz iyi değil. O yüzden hiçbir şey alamadım” diye konuştu.
 
‘Krizin sebebinin kim olduğunu hepimiz biliyoruz’
 
Mikrofonumuza konuşan Çiçek Atsız, pahalılıktan dolayı ihtiyaçlarını yeteri kadar karşılayamadığını ifade ederek, parasının hiçbir şeye yetmediğini belirtti. Çiçek, “Bu krizin sebebinin kim olduğunu hepimiz biliyoruz. Krizin geçmesi için bizim yapabileceğimiz hiçbir şey yok” dedi.
 
‘Pazara 200 lira ile geldim’
 
İsmini vermek istemeyen bir kadın, biraz meyve almaya geldiğini ama parası yetmediği için alamadığını kaydederek, “Her şey çok pahalı. Pazara 200 lira ile geldim. 100 lira ile biraz fasulye ve domates aldım. Kalan 100 lira ile çocuğuma defter ve kalem alacağım. Eşim inşaatlarda çalışıyor. Başka bir gelirimiz yok ve kirada kalıyoruz” ifadelerini kullandı.
 
‘Tahtında oturan yüzünden bu haldeyiz’
 
Fiyatların yüksek olduğunu ve kimsenin ihtiyaçlarını karşılamaya gücünün yetmediğini dile getiren Güllü Kurtuluk, şöyle konuştu: “Her şey çok pahalı, ucuz bir şey kalmadı. Durumu kötü olanlar bir şey alamıyor. Sadece zenginler alabiliyor. Pazara geliyoruz ama bir şey alamıyoruz. Elimiz boş eve dönüyoruz. Ekonominin niye bu kadar kötü olduğunu tahtında oturan biliyor. Onun yüzünden bu haldeyiz.”
 
‘Eskiden pazara 20 lira getiriyorduk’
 
Pahalılıktan şikayet eden Altun Özter de, pahalılığa rağmen alışveriş yapmak zorunda olduklarını vurguladı. Altun, “Eskiden pazara geldiğimizde 20 lira getiriyorduk ve bir sürü malzeme alabiliyorduk. Şimdi ise 20 lira ile hiçbir şey alınamıyor. Pazara 100 lira getiriyoruz ve doğru düzgün hiçbir şey alamıyoruz. Paranın bir kıymeti kalmadı. Pazara geldiğimde ihtiyaçlarımı almak için 400-500 lira getiriyorum. Ancak bu para tüm ihtiyaçlarımı karşılamaya yetmiyor. Eşim hayatta değil o yüzden birçok iş ile ben uğraşmak zorunda kalıyorum. Çocuklarıma hem annelik hem de babalık yapıyorum. Çocuklarım tekstilde çalışıyorlar ve onların maaşları ile geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. Aynı zamanda kirada oturuyoruz. Bir yandan faturalar, bir yandan kira ile çok zorlanıyoruz. Evde 5 kişiyiz, bu sebepten faturalar da giderler de daha fazla oluyor” sözlerini kullandı.
 
‘Bu krizin nedeni Cumhurbaşkanıdır’
 
Tezgahlarda bulunan en ucuz ürünler arasından sebze seçmek zorunda kaldıklarını vurgulayan Feride Çalı, “Gerçekten yaşam şartları artık çok zor. Eskiden pazara çok az para getirip ihtiyaçlarımızın tamamını alıp eve para üstü ile geri dönüyorduk. Şimdi ise 500 lira ile pazara gelip iki poşetle bile eve dönemiyoruz. İhtiyaçlarımın hiçbirini alamıyorum. Şu an sadece biber alıp eve gideceğim. Herkesin de bildiği gibi bu krizin nedeni Cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanı herkesi mahvetti” diyerek krizin asıl sebebinin iktidar olduğunu belirtti.
 
‘200 lira ile 2 poşet ürün alabildim’
 
İsmini vermek istemeyen bir başka kadın ise, yalnızca domates ve biber gibi temel ihtiyaçlarını alabildiğini belirtti. Kiracılar ve evde çalışanı olmayan insanların daha fazla zorlandığını ifade ederek, “Sadece domates ve biber alabildim. Almam gereken başka ihtiyaçlarım da vardı ama alamadım. Belki başka sefere alırım. Bugün pazara 200 lira ile geldim ve sadece iki poşet ürün alabildim. Pazara, 500 veya 600 lira ile geldiğim de olmuştur fakat yine de ihtiyaçlarımın tamamını alamıyordum. Van’da iş imkanı da çok kısıtlı olduğu için çoğu kişi işsiz” ifadelerini kullandı.