Zihinsel dönüşüm için atılan adım: Özgürlük okumaları

  • 09:01 4 Eylül 2024
  • Güncel
İSTANBUL - Zihinsel dönüşüm için atılan adımlardan biri olarak gerçekleştirdikleri “Özgürlük Okumaları”na dair değerlendirmelerde bulunan TJA aktivisti Didem Nur Acabey, “Mücadeleyi büyüttüğümüz zaman zihinsel değişim ve dönüşümü gerçekleştirmiş olacağız” dedi.
 
Kürt kadın hareketinin ortaya çıktığı ilk günden bu yana hedeflediği zihinsel dönüşüm için yıllar içerisinde çeşitli yollar izleyerek mücadelesini yürütüyor. Ekim 2023’te başlatılan “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Demokratik Çözüm” kampanyasının bir parçası olarak Tevgera Jinen Azad (TJA) “Özgürlük Okumaları” ile bu amaç için adımlar atıyor. İstanbul’un çeşitli ilçelerinde gerçekleştirilen atölyelerde PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın kitapları ve değerlendirmelerinden bölümler okunarak üzerinde tartışmalar gerçekleştirilerek bir kez daha günümüz sistemlerine halkın değişim ve dönüşümü amaçlanıyor.  
 
TJA aktivisti Didem Nur Acabey, gerçekleştirdikleri atölyelere dair değerlendirmelerde bulundu.
 
Atölyede nasıl yaşamalı?  tartışılıyor
 
Geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Kobanê’de IŞİD’e karşı mücadele yürüten ve direniş sembolü haline gelen Zerge Anayı anarak konuşmasına başlayan Didem, kadınların direniş miraslarını devraldıklarını söyledi. Didem, “Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürt Sorununa demokratik çözüm” kampanyası kapsamında her alanda kadınlar başta olmak üzere her kesimin eylemlikler gerçekleştirdiğini kaydetti. Didem, “Özgürlük Yürüyüşü gerçekleştirildi. Bu yürüyüş halkta karşılık buldu ve çok sahiplenildi. Kampanya kapsamında birçok etkinlik ve eylem oldu. Şimdi de bu kampanyanın devamında atölyeler gerçekleştiriyoruz. Derinleşen tecrit, savaş, yaşamı esir alma politikası var. Sanatçılar, emekliler, kadınlar, gençler isyanda. Kapitalist modernite Orta Doğu’da yarattığı politikalar ile halklara bohem ve değerleri olmayan bir yaşam vaat ediyor. Toplumda yaratılmaya çalışılan güvensizlik, inançsızlık, geleceksizlik ile toplumun ruhu teslim alınmaya çalışılıyor. Genel tecrit politikalara karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Yeniden yaşamı yaratmanın iddiası içerisinde olan, karanlığın karşısında savaşan herkes bununla mücadele etmeli. Sadece doğruyu söylemek yetmiyor bunun için örgütlenmeliyiz. Hayvan katliamlarına, HES’lere, ekolojik kırıma, toplum kırımına karşı mücadele etmeliyiz. Bunlar için nasıl yaşamalıyı tartıştığımız atölyeler gerçekleştiriyoruz. Nasıl yaşamalı? Nasıl mücadele etmeli sorularını birlikte tartışmadan bunun pratikleşmesinin önünde engeller olduğunu gördük. Onun için bu tartışmalar ile Sayın Öcalan’ın ekolojik, demokratik, kadın özgürlükçü yaşam fikrinin pratiğe nasıl geçirebileceğimizi tartışmak çok kıymetli” dedi.
 
‘Demokratik modernitenin zihinsel olarak vücut bulması gerekiyor’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın sunduğu paradigmanın halklar açısından öneminin altını çizen Didem, gerçekleştirdikleri atölyelerde tartıştıkları konuları dile getirdi. Didem, “Demokratik modernite komünal yaşam değerleridir. Atölyelerde kapitalist modernite karşısında direnişi ve birlikte yeniden yaşamı nasıl inşa edebilirizi tartışıyoruz. İnsani ilişkiler, kolektif ilişkiler, komün ilişkiler, özgür eş yaşamı esas alma, ahlaki-politik değerleri esas alma üzerine tartışma yürütüyoruz. Bu tartışmalar halkta yaratılmaya çalışılan moralsizliğin, motivasyonsuzluğun karşısında bir güç oluyor. Demokratik modernitenin alanları ne kadar fazlalaşırsa kapitalist modernitenin politikaları o kadar boşa çıkartılabilir. 5 bin yıldır devletli yaşam pratiği var.  Bu devletli tarihin insani değerlere saldırarak kendini tek hakikatmiş gibi göstermeye çalışıyor. O yüzden kapitalist modernitenin karşısında demokratik modernitenin zihinsel olarak vücut bulması gerekiyor. Zihinsel dönüşüm olmadığı zaman pratiklerimiz kaba direniş hali ile kısıtlı kalıyor. ‘Ben bu yaşamı kabul etmiyorum’ demek çok önemli ama ‘nasıl yaşamalıyım’ üzerinde mücadele etmek gerekiyor. Mücadeleyi büyüttüğümüz zaman zihinsel değişim ve dönüşümü gerçekleştirmiş olacağız” diye belirtti. 
 
Atölyeler farklı konularda sürecek 
 
Didem, son olarak şu ifadeleri dile getirdi: “Özgürlük okumaları çok kıymetli bir çalışma bu çalışmayı kadın özgününde yürütmekte çok kıymetli. Kadının örgütlenmesi aynı zamanda yaşamın örgütlenmesidir. Toplumla birlikte değişirsek zihinsel dönüşümü sağlayabileceğimizi düşünüyoruz ondan dolayı özgür eş yaşam alanlarını, komünal yaşam değerlerini birlikte tartışıyoruz, birlikte de pratikleştireceğiz. DBP ve DEM Parti Kadın Meclisi ile birlikte bundan sonra da atölyelerimiz farklı konularda devam edecek.”