HABER MERKEZİ - Açlık grevi eyleminin 47’nci gününde olan Leyla Güven, Strasbourg’da sürdürülen süresiz-dönüşümsüz açlık grevine gönderdiği mesajında, “Tecridi direnecek kıracağız ve mutlaka kazanacağız. Özgür yaşam bize çok yakın” dedi. 

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle tutuklu bulunduğu Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nde başlattığı açlık grevi eyleminin 47’nci gününde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekilli Leyla Güven, Strasbourg’da kendisiyle dayanışma içinde olan grevcilere yazılı bir mesaj gönderdi. 

 

Güven’in mesajı, Strasbourg’daki açlık grevinin 8’inci gününde okundu.

 

Leyla Güven’in mesajı şöyle:

 

"Kürdistan’dan binlerce kilometre uzakta olup da yıllardır özgürlükleri, kimlikleri için mücadele eden değerli yoldaşlar sizleri saygı, sevgi ve özlemle selamlıyorum. Başlattığınız eylemi çok anlamlı ve değerli buluyor, Amed Zindanı’ndan direniş ruhu ile başarılar diliyorum. Yıllardır kesintisiz direnişte olan bir halkın evlatları olarak yeni bir direniş zemininde beraberiz. Amed’ten yükselttiğimiz çığlığı; Hewler, Rojava, Rojhilat, Maxmur, Avrupa’dan duyan ve ses veren halkımıza bin selam olsun.Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması için başlattığımız açlık grevleri her gecen gün büyüyerek yayılıyor. Bu talebin milyonların talebi olduğu bir kez daha açığa çıkmıştır. Talebimiz meşrudur, ahlakidir, insanidir. Milyonların ‘irademdir’ dediği bir halk önderine karşı geliştirilen bu hukuksuzluğun, ahlaksızlığın normal karşılanmasını bizden beklemek yanlıştır. Sn. Öcalan’a uygulanan tecrit, her türlü saldırı, disiplin cezaları aynı zamanda Kürt halkına da uygulanmaktadır. Yine Sn. Öcalan’ın yasam felsefesine gönül veren tüm bölge halklarına da tecrit uygulanmaktadır. Kürt kadınları olarak da aynı duygu ve düşünceleri hissediyor ve böyle yorumluyoruz.

 

Sizleri yanı başımda hissediyorum 

 

Sizlerle aramızda binlerce kilometre mesafeler de olsa da, ben sizleri hemen yanı başımda hissediyorum. Heval Sakine, Kemal, Hayri, Mazlum ve daha nice direnişçinin izlerini taşıyan Amed Zindanı’nın duvarlarına sizlerin isimlerinizi fısıldıyorum. Onların bizleri duyduklarına eminim. Bıraktıkları direniş geleneğini daha da büyüteceğimize olan inancım tam. Kendisini küllerinden yeniden yaratan bu halkın, özlem duyduğu özgür yaşam bize çok yakın. Tekrardan anlamlı ve değerli eyleminizi devrimci duygularla selamlıyorum. Tecridi direnerek kıracağız ve mutlaka kazanacağız.”