Mardin'de kadına yönelik şiddet ve toplumsal cinsiyet rolleri tartışıldı
- 08:45 24 Kasım 2018
- Güncel
MARDİN - Şahmaran Kadın Platformu'nun düzenlediği sunumda "Kadına Yönelik Şiddet ve Toplumsal Cinsiyet" tartışmaları yürütüldü.
Mardin Şahmaran Kadın Platformu, kadın ve erkeklerin katılımıyla KESK toplantı salonunda "Kadına Yönelik Şiddet ve Toplumsal Cinsiyet" sunumu düzenledi. Sunumu Diyarbakır Eğitim Sen Üyesi Saliha Zorlu yaptı. Sunuma KESK'in üyeleri katıldı. Yapılan sunumda cinsiyet, toplumsal cinsiyet, mekan, edebiyat, dil ve medya üzerinde tartışmalar yapıldı.
'Kaybettiğimiz bilinç tarihtir'
Kadın mücadelesinin çok tarihsel bir mücadele olduğunu vurgulayan Saliha, "Çünkü buradaki köleliği teşhir etmeye çalışıyoruz. İlk ve tek önemli olan sınıfın, kadının nasıl köleleştirildiğini, ataerkil sistemle beraber sınıfsal toplumun oluşmasını teşhir etmemiz gerekiyor. Bu eleştiriyi yapmamız için tarihsel inşasına girmemiz gerekiyor. Burada yeni bir arkeolojik ve yeni bir tarihsel kazıya ihtiyacımız var. Bugün soyulduğumuz mücadelenin en önemli şeyi de kaybettiğimiz bilinç tarihtir. Bir sosyolog; 'kadını bir çocuk olarak bıraktınız' diyor. Çünkü çocuklukla, tarihten uzaklık aynı şeydir diyor. Eğer ki birini tarihten uzak tutuyorsanız o çocuktur ve çocuklar bir tür büyüyemezler. Çünkü çocuklar tarihini bilmiyor. Mesela günümüzde de kadına ve çocuğa da 'çocuk' denir. Çünkü kadın hala inşa edilmemiş ve hala bir çocuk gözü ile bakılıyor. Şuan toplumsal algıda biz kadınlar ve erkekler yer değiştirecek. Aslında baktığımızda tarihinden uzak kalan kadınlar değil erkeklerdir. Toplumsal algıyı değerlendirdiğimiz zaman biz kadınlar kısıtlıyız. Neden kısıtlıyız; tarihimizi bilmiyoruz" dedi.
'Erkekler kadın tanımı yapmamış'
Kadına yönelik cinsiyetçi söylemlerin her alanda söylendiğini dile getiren Saliha, kadın ve erkeklerin toplumsal cinsiyet rollerini şöyle dile getiriyor: "Aslında bulunduğumuz toplum kadın sınıfına bakar. Çünkü kadını da bulunduğu sınıftan ayırmaya çalışıyor ve bir erkek modeli oluşturulmaya çalışılıyor. Kadınlar, toplumsal cinsiyet rollerini iyi bilmesi gerekiyor. Aslıda kadın sürekli bir model ve obje olarak kullanılmış. Örneğin erkekler dışarı çıktığında ve evde eşi varsa, evde yemek olduğunu biliyordur. Çünkü kadını hep bir köle olarak görmüştür. Ama mesela evde bir kadın olmadığında erkek yemek ve ev işleri için sürekli bir tedirginlik içerisinde olur. Mesela kadın dediğimizde ilk tanım 'yaşam' oluyor. Ama erkekler hiçbir zaman kadın tanımı yapmamış ve yapamamış."
'Kadın toplumu belirleyicidir'
Kadının yaşam alanındaki rolleri belirlediğini söyleyen Saliha, toplum düzenini kadınların belirlediğinin altını çizdi. Kadınsız toplumun düzensiz olacağını kaydeden Saliha, "Ve günümüzde de baktığımızda da kadına yönelik şiddet her açıdan yaygınlaşmış durumda. Aslında baktığımızda devlet zihniyetinde kadınlar üzerinde baskıları ve şiddeti var. Devlet bunu yaptığında erkeklerde bundan esinlenerek kadından üstün olduğunu ve kadına yönelik şiddet uygulayıp, köleleştirmeyi yaygınlaştırmaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.
Sunum yapılan tartışmaların ardından sona erdi.