
Dilan Dirayet Taşdemir: Kadın Bakanlığı ısrarımız devam edecek
- 18:49 22 Kasım 2018
- Siyaset
ANKARA - Kadın Bakanlığı Kurulması Hakkında Kanun Teklifi veren HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, "Sadece kadınların sorunlarıyla ilgilenecek, kadınlarla beraber çözüm önerileri ve bu yönlü etkin politikalara geliştirilecek bir Kadın Bakanlığı kurulmasına dair ısrarımız devam edecektir" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, TBMM Başkanlığı'na Kadın Bakanlığı Kurulması Hakkında Kanun Teklifi verdi. Teklif ardından HDP Kadın grubu ile Meclis'te açıklama yapan Dilan, "HDP kadın Parlamento grubu olarak her sene kadın bakanlığının kurulması yönündeki ısrarlı tutumumuz devam ediyor. Çünkü kadınların çok ciddi sorunları vardır. Sadece bu sorunlarla ilgilenecek, çözüm üretecek ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak bir muhatabın, bir kurumun olması temel bir ihtiyaçtır" diye belirtti.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin evrensel bir sorun olmanın yanı sıra temel bir demokrasi sorunu olduğunu ifade eden Dilan şunları dile getirdi: "Kadınlara yönelik cinsiyet ayırımcılığı birçok toplumda görülmekle birlikte, ayırımcılığının türü ve derecesi farklıdır ve bu farklılık demokrasinin gelişmişliğiyle doğrudan bağlantılıdır. Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle kadınlar; cinsel, fiziksel ve psikolojik şiddet olmak üzere her türlü şiddete uğrama, eğitim, sağlık, ulaşım gibi birçok temel hizmet olanaklarından yararlanamama, kendi yaşamı ve bedeni üzerinde söz hakkına sahip olamama, başta istihdam alanı olmak üzere kamusal alandan, siyasetten ve karar mekanizmalarından dışlanma, esnek, güvencesiz ve ucuz işgücü olarak kullanılma gibi çok boyutlu hak ihlali, ayrımcılık ve dışlanmayla karşı karşıya kalmaktadır."
'10 ayda 300'den fazla kadın katledildi'
Türkiye'de toplumsal cinsiyet uçurumunun her geçen gün daha da derinleştiğini söyleyen Dilan, "2016 yılında 280, 2017 yılında 300, 2018 yılının sadece ilk 10 ayında ise 300'ü aşkın kadının erkekler tarafından öldürülmesi, kadınların temel insan hakkı olan, yaşam hakkının dahi korunmadığını açıkça göstermektedir. Türkiye'de istihdam oranı erkeklerde yüzde 71-72 civarında iken, bu oran kadınlarda yüzde 28-29 civarındadır. Çalışan kadınların büyük bir kısmı ise sosyal güvenceden yoksun, ucuz ve esnek iş kollarında istihdam edilmektedir" diye konuştu.
'Kadın mücadelesine dönük şiddet ve baskı söz konusu'
Siyaset alanında kadın temsiliyetinin HDP ile birlikte geliştiğini vurgulayan Dilan, şöyle devam etti: "Türkiye tarihinin en yüksek oranlarından birine sahip olmasına rağmen, 600 milletvekilinin 497'i (yüzde 83) erkek, sadece 103'u (yüzde 17) kadındır. Yerel yönetimlerde ise kadın temsiliyeti çok daha düşük, partimiz partimizin yerel seçimlerde uyguladığı eş başkanlık sistemi sayesinde yüzde 1 bile olmayan kadın temsiliyeti yüzde 3,5'a ulaşmıştır. Eş genel başkanlarımız, milletvekillerimiz, kadın özgürlüğü için mücadele eden başta TJA olmak üzere kadın mücadelesi aktivistlerine dönük büyük şiddet ve baskılar söz konusudur."
'Erkek şiddeti katlanarak devam ediyor'
2011 yılında Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı'nın Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na AKP iktidarı tarafından dönüştürüldüğünü kaydeden Dilan, bunun temel nedeninin AKP'nin "kadın yok, aile var" yaklaşımından kaynaklandığını söyledi. Yeni bakanlıkla beraber kadına yönelik erkek şiddetinin katlanarak devam ettiğini ifade eden Dilan, "Kadınların sorunları aile ve sosyal politikalara sıkıştırıldığı için muhatapsız ve çözümsüz bırakıldı. Şimdi tekrar hem kadınlar açısından son derece kritik iki bakanlığın; işçinin, emekçinin yani çalışan haklarını düzenleyip sorunları çözmekle yükümlü bir bakanlık ile kadınların, çocukların, yaşlı ve engellilerin, sosyal politikaların vs sıkıştırıldığı ve bir tür 'torba' bakanlık gibi çalışan Aile Sosyal Politikalar Bakanlığının rastgele birleştirildi" diye konuştu.
'Kadın kurumları neden kapatıldı?'
Yine OHAL döneminde, OHAL bahane edilerek, kadınların sorunlarıyla ilgilenen, kadınların bir araya gelip sorunlarını ve çözüm önerilerini tartıştığı, kadınlara her türlü desteği sunmaya çalışan kadın kurumlarının neredeyse tamamına yakınının kapatıldığını hatırlatan Dilan, "Bu kadın kurumları neden kapatıldı ve OHAL kaldırılmasına rağmen kapatılan kadın kurumlarının mühürlü kalmasının gerekçesi nedir?" diye sordu.
'Halkın iradesi gaspedildi'
Kürt illerinde halkın iradesinin gasp edilmesiyle tepeden atanan kayyımlar eliyle kadın kurumlar ve kadın kazanımlarının yok edilmesi gereken öncelikli hedefler olarak görüldüğüne işaret eden Dilan, "Kayyımların hedeflediği ve partimizin, kadınların yıllardır mücadele vererek, devletin tüm baskılarına rağmen kurumsallaştırdığı kadın özgürlükçü politika ve uygulamalar, eş başkanlık sistemi, eşit temsiliyet, kadın dostu kentler gibi, Türkiye'nin dünyada örnek gösterilen tek olumlu noktalardı" diye belirtti.
'Amacımız cinsiyet eşitliğini bir ilke haline getirmek'
Verdikleri kanun teklifine dair de bilgilendirme de bulunan Dilan son olarak şöyle dedi: "Kanun teklifimizin amacı, şiddet, zorlama ve cinsel istismarın önlenmesinin bir önkoşulu olarak toplumsal cinsiyet eşitliğini temel siyasi ilkelerden biri haline getirmek, Toplumsal cinsiyet kalıpları ile mücadele etmek, kadın ve erkek arasında eşit statünün oluşmasını teşvik etmek, kadınların sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasal yaşamdaki konumlarını güçlendirmek, kadın odaklı yasaların düzenlenmesini sağlamak, kadın özgürlükçü perspektifin yasal ve toplumsal zemin kazanması için çalışmak, erkek egemen zihniyetin ve bu zihniyetin hâkim olduğu toplumsal örgütlenmenin dönüşümü için çalışmak ve bu yönlü çalışan kadın hareketlerini desteklemek, kadın dostu çalışma ilkeleri ve eşit ebeveynlik koşullarını oluşturmak üzere Kadın Bakanlığı'nın kurulması ile teşkilat, görev ve yetkilerine ilişkin esasları düzenlemektir.
Bu bağlamda biz HDP olarak her dönem verdiğimiz Kadın Bakanlığı kurulmasına dair kanun teklifimizi bu dönem de verdik. Sadece kadınların sorunlarıyla ilgilenecek, kadınlarla beraber çözüm önerileri ve bu yönlü etkin politikalara geliştirilecek bir Kadın Bakanlığı kurulmasına dair ısrarımız devam edecektir."