Hayvan hakları savunucuları: Yeni yasa bir kandırmaca

  • 14:54 9 Kasım 2018
  • Güncel
İSTANBUL - Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu hayvanları ilgilendiren kanunlarda yapılacak değişikliklere tepki göstererek, hayvanlara şiddete getirilecek cezanın tam bir kandırmaca olduğunu söyledi.
 
TBMM'de yeni yasama yılında, hayvanları ilgilendiren kanunlarda yapılacak değişiklikleri takip ve bu değişikliklere müdahale etmek üzere 7 milyonu aşkın hayvan severi temsilen, 300 den fazla sivil toplum kuruluşu, platform ve oluşum adına Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu, çıkarılmak istenen kanunlara ilişkin basın toplantısı düzenledi. Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği'nde (CİSST) düzenlenen basın toplantısında önce sokak hayvanlarına ilişkin hazırlanan video izlendi.
 
'Çıkarılacak olan yasa bir kandırmaca'
 
Ardından delegasyon adına Hayvan Hakları Federasyonu üyesi Melike Özdemir Ballık konuştu. Melike, toplumsal şiddet ile doğru orantılı artan hayvana şiddet görüntülerinin medyada yer bulması ile Cumhurbaşkanı'nın hayvana şiddete ağır cezalar getirileceği sözünü hatırlattı. Mevcut Hayvanları Koruma Kanunu'nun 6. Maddesindeki "sahipsiz hayvanlar kısırlaştırılır, aşılanır, alındığı yere bırakılır" hükmünün "alındığı yere bırakılır" kısmını, "belediye barınaklarına götürülür" olarak değiştirileceğini belirten Melike, sokak hayvanlarının katline neden olacak bu değişikliğin yeni yasa taslağında yer aldığını kaydetti. Melike, bu nedenle sokaklardan yok edilen, işkenceye maruz bırakılan hayvanlara şiddete getirilecek cezanın tam bir kandırmaca olduğunu sözlerine ekledi. 
 
Belediyelerin hayvan sağlığı ve cerrahî prosedürlerine uygun olarak kısırlaştırma yapacak bakımevlerini kurmadığını ifade eden Melike,  çıkarılacak olan yeni yasa ile ilgili şunları söyledi: "Önerileri bile insanlık suçu olan sürgün toplama kampları düşüncesine karşı tek yumruk olarak meydanlara çıkarak bu yasa tasarısının TBMM'ye sunulmaması için 'Katliam yasa tasarıya hayır! Can veririz canlarımızı vermeyiz' diye bir kez daha haykıracağız. Delegasyon olarak hayvan hakları konusundaki endişelerimizi kamuoyu ile bir kez daha paylaşmak ve hayvanların duyulmayan çığlığını duyurmak için 11 Kasım Türkiye'nin dört bir köşesinde eş zamanlı olarak basın açıklamaları yapacağız."
Melike ayrıca geniş katılımlı "Hayvan Hakları Büyük Buluşması"nın ise 25 Kasım'da İstanbul'da gerçekleştirecekleri bilgisini verdi.  
 
Melike daha sonra ortak taleplerini şöyle sıraladı: 
 
*5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'ndaki tüm yasal değişiklikler düzenlenecek çalıştaylar sonrası sivil toplum kuruluşlarının görüşleri dikkate alınarak hazırlanmalıdır.
 
*Türkiye genelinde sayısı yüzbinleri bulan sokak hayvanları toplanarak belediye barınaklarına götürüleceği bahanesi ile kırsala atılacaktır. Bu atılmaların devam etmesi durumunda, hayvanlar döngü halinde açlıkla hastalıkla, kötü hava koşulları altında üreyecek ve yaşamını yiterecektir. Bu durum, iddia edildiği gibi halktan gelen şikayetleri sonlandırmayacak, toplama kamplarının aslında bir çözüm olmadığı katliam yasa tasarısını hazırlayan bürokratlar tarafından da götürülecektir. Bunun yerine belediyelerin kanunu uygulayarak sokak hayvanlarını, hayvan sağlığı ve cerrahi prosedürlere uygun olarak kısırlaştırılmaları sağlanmalı ve alındığı yere bırakılmalarını esas alan 6'cı maddeye dokunulmamalıdır.
 
*Hayvana şiddet içeren tüm fiillere hapis cezası getirilmelidir.
 
*Kanunu uygulamayarak hayvana şiddet, vahşet uygulayan belediye görevlileri de adli yaptırım kapsamına alınmalıdır.
 
*Hayvana işkence, tecavüz, öldürme suçlarının cezaları 2 yıl 1 aydan başlamalıdır.
 
*İlgili bakanlığın belediyeler üzerinden yaptırımı olması için gerekli düzenlemeler yapılmalı; kanun ve yönetmelikle belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen belediyelere idari para cezası ve benzeri idari görevliye rücu ettirilmelidir.
 
*'Sahipli hayvanlar' ın sokağa terkedilmelerine karşı caydırıcı idari para cezası verilmeli ve terk eden şahısların bir daha hayvan edinmesi men edilmelidir.
 
*Hayvanat bahçeleri, sirk, yunus parkları, deney, avcılık, insan gıdası, yük ve insan taşım amacıyla sömürülen, öldürülen ve dövüştürülen hayvanlar üzerindeki zulme son verilmeli; bu zulüm sektörleri yasaklanmalıdır. İnternet-pestshop-üretim çiftliklerinden hayvan satışları tamamen yasaklanarak barınak ve sokaklardaki hayvanların yuvalandırılmaları teşvik edilmeli, her türlü hayvan ithalat ve ihracatı yasaklanmalı, illegal yollardan yurda kaçak girişler engellenmelidir.
 
*'Tehlikeli Irk' tanımı kaldırılmalı, özellikle hali hazırda ailelerin evlerinde baktıkları ve belediye barınaklarına alınan bu tür köpekler kısırlaştırılıp kayıt altına alınarak koruyucularına geri verilmelidir. Üretim çiftliklerinde onlar ise kısırlaştırılarak yuvalandırılmalı, dövüşlerde kullanılan köpeklere el konulup kısırlaştırılmalı, belediye barınaklarında özel bakım alanlarında rehabilite edilerek kayıt altına alınarak yuvalandırılmalıdır."
 
Taleplerin ardından toplantı gazetecilerin soruları cevaplandırıldıktan sonra sona erdi.