
Taciz ve tehditten açığa alınan öğretim üyesi göreve döndü
- 10:09 9 Kasım 2018
- Güncel
AĞRI - Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde kadın öğrencilere taciz ve tehdit gerekçesiyle hakkında dava açılan ve üniversiteden “kınama cezası” alan öğretim üyesi E.K.’nin soruşturması tamamlanmadan görevine döndüğü ortaya çıktı. Taciz mağduru T.G., kadın örgütlerine ve kadın avukatlara çağrıda bulunarak “Bizi yalnız bırakmayın” dedi.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapan E.K., geçtiğimiz yıl kadın öğrencileri taciz ve tehdit ettiği gerekçesiyle öğrencilerin şikayeti üzerine soruşturmaya tabi tutuldu. Soruşturmada şu ana kadar herhangi bir gelişme yaşanmazken, üniversitede “kınama cezası” almış olmasına rağmen E.K.’nin görevine devam ettiği öğrenildi. Soruşturmanın sonuçlanmamış olması öğrencileri kaygılandırırken, davanın 4. duruşması 22 Kasım’da görülecek.
‘Defalarca tacize maruz bırakıldım’
Tacize maruz bırakılan öğrencilerden T.G., E.K’nin önce üniversite içerisinde daha sonra ise mesaj ve aramalarla kendisini taciz ettiğini aktardı. T.G., “Müzik bölümü öğrencisiydim ve derslerime giriyordu. Aynı zamanda birkaç kez kitap verme bahanesi ile odasına çağırdı. O zamanlar henüz olayın farkında değildim daha sonra söylemleri ve yaklaşımlarından rahatsızlık duymaya başladım. Uzaklaşmaya başladıktan sonra bunu fark edip beni dersten bırakmakla tehdit etmeye başladı” dedi.
‘Hocalar bizim değil E.K.’nin yanında yer aldı’
Birkaç kadın öğrencinin de daha aynı kişi tarafından taciz edildiğini ancak şikayetçi olmaktan çekindiğini aktaran T.G., şöyle dedi: “Yüksek not beklerken düşük not veren E.K. bana, ‘sen istedin bunu’ dedi. Ardından sık sık mesajlarla beni taciz etmeye başladı. Taciz ettiği başka bir arkadaşım olan M.A. ile beraber okul yönetimine şikayet etmeye karar verdik. Şikayet ettiğimizde okul yönetimi de bizi sadece dinledi, hiçbir şey yapmadı. Hatta kadın akademisyenler ve hocalar bile E.K.’nin tarafını tutarak bizim iftira attığımızı söyledi.”
‘Kadın hocaların yanımızda olmasını beklerdik’
Ellerindeki kanıtları yönetime göstermelerine rağmen ciddiye alınmadıklarını ve “montaj” denilerek zan altında bırakıldıklarını öne süren T.G., “Bunun üzerine savcılığa başvurduk ve olayı öğrenen bir avukat gönüllü olarak bizi savundu. En azından kadın hocaların bizi korumalarını isterdik fakat tam tersi oldu. Defalarca E.K.’nin yakınları tarafından tehdit edildik ve takip edildik. Çalıştığım yere dahi gelerek şikayetimi geri çekmem konusunda tehdit ettiler” diye belirtti.
‘Daha önce yaşanan tacizler örtbas edildi’
Dava sonuçlanmadığı ve kınama cezası devam ettiği halde E.K,’nin üniversitedeki görevine geri döndüğünü belirten T.G., “2018 Mart ayında uzaklaştırıldı, Haziran’da yeniden göreve alındı. Yalnızca 2 ay görevden uzak tutuldu. Mezun oldum fakat bizden yana şahitlik yapan iki arkadaşımız ve tacize uğrayan diğer kadın arkadaşım hala okulda öğrenci. Şuan ki bölüm başkanı 1 ay önce seçildi ve öğrencilere bu konuyu halledeceğine söz vermiş ancak henüz bir düzelme olmuş değil. Daha önce de okulda tacizler yaşanmış fakat üstü örtülmüştü” ifadelerini kullandı.
Kadın örgütlerine ve avukatlara çağrı
E.K.’nin kendisine yolladığı mesaj ve arama kayıtlarının elinde bulunduğunu ve savcılığa da verdiğini vurgulayan T.G., “Peşini bırakmayacağız ne olursa olsun sonuna kadar davanın arkasında duracağız. Yargının da bu konuda emsal kararlar alması gerekir ki bir daha yaşanmasın” diye konuştu.
T.G., kadın örgütlerine ve kadın avukatlara da çağrıda bulunarak, “Gönüllü kadın avukatların duruşmamıza katılmasını ve bizi savunmalarını istiyorum. Eğer üzerinde durursak E.K. okuldan tamamen uzaklaştırılabilir. Kadın örgütlerinin yeterli duyarlılık göstermelerini istiyoruz. Bunu ancak birlikte yapabiliriz” dedi.