Gazeteci ve siyasetçiler: Toplumsal gerçeklerin önü kapatılmaya çalışılıyor

  • 15:19 9 Ekim 2018
  • Güncel
HABER MERKEZİ - ÇGD ve HDP'li vekil Züleyha Gülüm gerçekleştirilen gözaltı operasyonlarına tepki göstererek, gözaltı ve tutuklamalarla toplumsal gerçeklerin önünün kapatılmaya çalışıldığını vurguladı. 
 
Diyarbakır merkezli 9 ilde yapılan eş zamanlı operasyon sonucu çok sayıda gazeteci, kadın aktivisti ve siyasetçi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında bulunan gazeteciler Kibriye Evren, Semiha Alankuş, Esra Solin, Lezgin Akdeniz ve Abdurrahman Gök de bulunuyor. Gazeteci Ömer Çelik'in Diyarbakır'daki evine de baskın yapan polis, evde olmayan Ömer'in kapısını kırarak arama yaptı. 
 
Gazetecilere ve siyasetçilere yönelik yapılan operasyonlara ilişkin, Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şube Başkanı Çınar Livane Özer  ve HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm tepki gösterdi. 
 
'Gazetecilere yönelik baskılar devlet politikasıdır'
 
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Ankara Şube Başkanı Çınar Livane Özer, gazetecilere yönelik yapılan operasyonların hiçbir hukuka dayanmadığını vurgulayarak, gazetecilere yönelik baskıların artmasının bireysel bir sorun olmadığının altını çizdi. Çınar, "Aslında tamamen toplumsal gerçeklerin öğrenilmesinin önünü kapatmaya çalışıyorlar. Gazetecilere yönelik gözaltı ve baskılar hiçbiri kişisel değil aksine bir devlet politikasıdır. Bütün gazeteciler bugün baskıcı uygulamalarla karşı karşıya bırakılıyor. Bunun yanı sıra tehdit ediliyorlar, ağır suçlamalarla karşı karşıya bırakılıyor, yıllarca cezaevinde tutuluyorlar, haber takibinde darp ediliyorlar" dedi. 
  
'Bütün baskılara rağmen gazetecilik susmayacak'
 
Gözaltına alınan gazetecilerin gözaltı işlemlerinde sadece siyasi iktidarın düşmanca algılarının yattığını belirten Çınar, "Operasyonlar bir şova dönüştürülüyor, kapılar kırılıyor, her şey gözler önüne seriliyor.  Yapılan bu işlemlerin aslında hukuksuzluklarını örtmek için. Türkiye bugün gazeteciler için yarı cezaevine dönmüş bir durumdadır. Gazetecilerin kaçırıldığı ve infaz edildiği bir ülke haline geldi.   Toplum her şekilde her alanda habersiz bırakılmaya çalışılıyor. Bugün Türkiye'de gazetecilik mesleği tamamen özgürlüklerin savunulduğu bir meslek haline geldi. Önce kendi haklarımızı savunmakla başlayıp sonra kamuoyu adına hükümeti denetlemekle olan görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Bütün baskılara karşı gazetecilik hiçbir zaman susmayacak. Gazeteciler var olduğu sürece haberler yapılacak. Bizlerde gizlenmeye çalışılan bütün gerçekleri zamanla ortaya çıkaracağız.  Bizler suç işlemiyoruz gazetecilik yapıyoruz" diye konuştu.
 
'Halkların demokrasi taleplerini engellemeye dönük'
 
Gerçekleşen operasyonların halkların demokrasi taleplerini engellemeye dönük olduğunu belirten HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, "Partimize, basın çalışanlarına yönelik Diyarbakır merkezli sekiz ilde gerçekleşen operasyonlar Halkların demokratik Partisi çalışmalarını, demokrasi talebini, özgürlük mücadelesini engellemeye yöneliktir. Yerel seçimler yaklaşırken sandıkta kaybedeceğinİ anlayan iktidar yargı yoluyla baskı oluşturmaya halkın iradesinin açığa  çıkmasını   engellemeye çalışıyor" diye belirtti.
 
'Yargı muhalefeti susturma aracı olarak kullanılıyor'
 
Yargıyı, uzun zamandır iktidarın toplumsal muhalefeti susturma aracı olarak kullandığına vurgu yapan Züleyha, "Bu yöntemi yeni kullanmıyor çok uzun süredir yargı iktidarın toplumsal muhalefeti susturmasının bir aracı haline gelmiş durumda. Sadece partimize değil tüm toplumsal muhalefete yönelik iktidarın politikalarını eleştiren herkese yönelik aynı yöntemi kullanıyor.  Ama şunu iyi bilsinler ki gözaltılarla baskılarla cezalarla ne toplumsal muhalefet ne de HDP bir adım geri atmayacaktır özgürlük adalet eşitlik mücadelemiz geçmişinden aldığı güçle devam edecektir."