'Kadın ve çocuk hakları güvence altına alınsın'

  • 09:01 8 Temmuz 2018
  • Güncel
DİYARBAKIR - "Hadım" ya da idam gibi uygulamaların cinsel istismar vakalarının artmasına neden olacağı uyarısında bulunan Avukat Ümit Asye Demir, "Çünkü idam ve hadım gibi ceza tedbirlerini uygulayan ülkelerde yaşanan istismar ve tecavüz olaylarının oranı Türkiye'den çok daha yüksek" dedi. 
 
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) hazırladığı rapora göre, son 9 yılda 104 bin 531 çocuk hakkında kayıp işlemi yapıldı, 2008 ve 2016 yıllarında ayda ortalama 968, günde 32 çocuk kayboldu. Tablo dikkat çekerken, Haziran ayının başından beri en az 7 çocuk hakkında kayıp bildirimi yapıldı. Türkiye'de özellikle son haftalarda çocukların kaçırılması, cinsel istismara maruz kalması ve hükümet tarafından yapılan "cinsel kastrasyon" açıklamasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi Genel Sekreteri Avukat Ümit Asye Demir, yaşanan olaylara ilişkin önleyici ve kapsayıcı tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi. 
 
Çocuklara yönelik cinsel istismar tehlikesine karşı Uluslararası Çocuk Merkezi (ICC), Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAV) ve birçok çocuk kurumuyla ortak çalışma yürüttüklerini, yine bu kapsamda kampanyalar düzenlediklerini dile getiren Asye, konuyla ilgili birçok projenin de hayata geçirmek için hazır olduğunu söyledi.  Asye, "ICC ve ÇAÇAV ile birlikte başlattığımız projeler ve kampanyalar var. Özellikle çocukların aile ve çevre tarafından maruz kaldıkları ve anlatmak istedikleri olaylara karşı ulaşabilecekleri bir telefon hattının kurulması konusunda ciddi çalışmalar yapıldı, yapılıyor. Bu hattın çocukların ihtiyaç duydukları anda erişebilecekleri bir merciinin gerekli olduğunu düşünüyoruz. Çocuk istismarına karşı 'Çocuk hattı' gibi bir proje, çocuk istismarını önleyici tedbirlerin başında geliyor" diye konuştu. 
 
Türkiye'de her yıl ortalama 20 bin çocuk kayboluyor!
 
ICC'nin Türkiye'de kayıp çocuklara ilişkin 2017 yılında açıkladığı verilere işaret eden Asye, "ICC tarafından açıklanan rapora göre Türkiye'de her yıl ortalama 20 bin çocuk kayboluyor. Kaybolan bu çocukların sadece basına yansıyan kısmından halkın haberi olabiliyor. Türkiye'de her gün en az bir çocuk kayboluyor ve bu kaybolan çocukların yalnızca basının işledikleri kısmı kadar bilgilendiriliyoruz. Yaşanan çocuk kayıp olaylarının bizi üzen kısmı ise kaybolan çocukların cinsel istismara maruz kalarak öldürülmeleri yönünde gelen haberler oluyor maalesef. Çocuğa yönelik istismar olayları Türkiye'de oldukça fazla olmasına rağmen bu olayların kamuoyunda adli vaka olarak yansıtıldığı oran ise çok az. Yüzde 10 ve 20 civarında" diye konuştu.
 
'Failler kendini otorite ile var ediyor'
 
Yaşanan şiddet, işkence ve istismar olaylarının faillerinin kendini otorite ile var eden kişiler olduğunu vurgulayan Asye, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizler biliyoruz ki; yaşanan şiddet, işkence ve istismar kendini topluma dayatan otoriter zihniyetin ürünüdür. Bu zihniyet kendini çocuğa yönelik şiddet ve istismar olaylarının yanında, hayvana yönelik işkence ve tecavüz olaylarında da gösteriyor. Aslında şiddet, işkence, istismar ve tecavüz vakalarını bir bütün olarak incelediğimizde bu vakaların kendini sırasıyla hayvanlarda, çocuklarda ve kadınlarda gösterdiğini görebiliyoruz. Türk Ceza Kanunu'nda hayvanlara yönelik hak ihlalleri cezalarının yeterli ve caydırıcı olmayışından kayaklı bu tür üzücü olaylar kendini ilk olarak hayvanlar üzerinden gösteriyor. Kendini otorite ve güç ile var etmeye çalışan bu zihniyet hayvana yaşattığı bu işkenceyi, toplumun çocuğa ve kadına bakış açısından da cesaret alarak bu zihniyetini sırasıyla çocuğa ve kadına da yöneltebiliyor."
 
'Kadın ve çocuk hakları güvence altına alınsın'
 
Son olarak hükümetin cinsel kastrasyon açıklamalarına dikkat çeken Asye, "İdam ve hadım gibi cezalar, vakaların artışına neden olabilir. Çünkü hadım ve idam cezası tedbirlerini uygulayan ülkelerde yaşanan istismar ve tecavüz olaylarının oranı Türkiye'de yaşanan istismar ve tecavüz olaylarından çok daha yüksek" diye belirtti. İdam ve "hadım"ın aynı zamanda insan hakları ihlali olduğunu da sözlerine ekleyen Asye, "Yaşanan çocuk istismarı ve tecavüz olaylarının failleri  asla idam ve hadım yöntemi ile cezalandırılmamalı" dedi.
 
Çocuk istismarına karşı çözümün toplumun psikolojik ve sosyolojik yapısının araştırılması ile gerçekleşebileceğini aktaran Asye, bunun için halkın bilinçlendirilmesini, eğitim programları yapılmasını ve çocuk, kadın ve hayvan haklarının güvence altına alınmasını istedi.