Dil eğitmeni: Dayanışma şiddetin panzehiridir

  • 09:05 21 Kasım 2025
  • Dünya
 
Filiz Zeyrek
 
BRÜKSEL – Brüksel’de 18 yıldır dil eğitimi veren Katrijn Goffin, kadınların kendi sesleriyle güçlendiğini belirterek, “Dayanışma, şiddetin panzehiridir” dedi.
 
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü yaklaşırken, dünyanın dört bir yanında kadınlar şiddetin her türüne karşı alanlarda, kurumlarda ve hayatın her alanında mücadeleyi büyütüyor. Avrupa’da da kadınların güçlenmesine dönük çalışmalar artarken, özellikle göçmen kadınlara verilen dil eğitimi; özgüven, dayanışma ve bağımsız yaşam kurma süreçlerinde önemli bir dayanma noktası hâline geliyor. Dil öğrenme alanları, birçok kadın için yalnızca eğitim değil, aynı zamanda şiddetin görünmez biçimlerine karşı farkındalık geliştirme, dayanışma kurma ve kendi haklarına erişebilme imkânı sağlıyor.
 
Bu çerçevede değerlendirmelerde bulunan öğretmen Katrijn Goffin, dilin kadınların yaşamına müdahale eden sessizlik, bağımlılık ve görünmez şiddet döngüsünü kıran güçlü bir araç olduğunu ifade ediyor. 
 
Katrijn Goffin, dilin kadınlar için bir iletişim aracı olmanın ötesinde özgüven, dayanışma ve bağımsızlık anlamına geldiğini vurguluyor. “Bir kadın kendini ifade edebildiğinde artık yalnız değildir; hayata katılır” diyen Katrijn Goffin, dil öğrenmenin kadınların yaşamında nasıl bir dönüm noktasına dönüştüğünü her gün sınıfında yeniden gözlemlediğini söylüyor. 
 
‘Şiddet sessizlikle başlar’
 
Brüksel’de Ligo Brusselleer adlı dil okulunda öğretmenlik yapan Katrijn Goffin, kadınların en büyük engelinin sessizlik olduğunu belirtiyor. Katrijn Goffin, “Şiddet sadece fiziksel değildir. Kadının sesi bastırıldığında, karar alma hakkı elinden alındığında, ekonomik olarak bağımlı hale geldiğinde bu da şiddettir. Ve bu sadece belli ülkelerde değil, Belçika’da da yaşanıyor. Kadınlara yalnız olmadıklarını hissettirmemiz gerekiyor. Destek alabilecekleri kurumlara nasıl ulaşacaklarını göstermeliyiz” diyerek PIN’deki sosyal hizmet uzmanlarının desteğe ihtiyacı olan kadınları ilgili kurumlara yönlendirdiğini ifade ediyor. 
 
Sınıf değil, bir dayanışma alanı
 
Katrijn Goffin, her dersinde eşitlik, saygı ve farkındalığı esas aldığını söyleyerek, “Kadınlar sınıfımızda sadece dil değil, hayatı öğreniyor. Geleneksel kalıpları sorguluyoruz. ‘Kim çalışır, kim çocuklara bakar?’ sorularıyla rollerin yeniden düşünülmesini sağlıyoruz. Herkesin kendi hikâyesini anlatabildiği bir alan yaratıyoruz. Eşitlik ders kitaplarından değil, sınıfın içinden başlar. Bir kadın Hollandaca öğrendiğinde doktorla, öğretmenle doğrudan konuşabiliyor. İş bulabiliyor, maaşını konuşabiliyor. Haklarını öğreniyor ve gerektiğinde kendi başına karakola ya da kadın sığınma evine başvurabiliyor” diyor. 
 
‘Kadınlar birlikte güçleniyor’
 
25 Kasım’ın yalnızca bir anma günü değil, aynı zamanda bir mücadele çağrısı olduğunu belirten Katrijn Goffin, “Kadınlar birbirini dinledikçe, dayanıştıkça şiddetin zinciri kırılır. Dayanışma, şiddetin panzehiridir. Kadınlar kendi sesleriyle hikâyelerini anlatıyor. Bu ses artık susturulamayacak kadar güçlü. Öğrenilen her yeni cümle, sessizliğin yerini umuda bırakıyor. Kadınların sesi dayanışmanın diliyle birleştiğinde, dünya değişmeye başlıyor” sözlerine yer veriyor.