DİYARBAKIR - Tutuklu bulunan TJA aktivisti Zelal Bilgin hakkında açılan davanın duruşmasında mahkeme indirim yapmaksızın 9 yıl hapis cezası verdi.

 

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında 5 Nisan’da gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Zelal Bilgin hakkında "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla yargılandığı davanın 11’inci duruşması Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Zelal tutuklu bulunduğu Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılırken, avukatları Sidar Gümüş ve Diyar Çetedir salonda hazır bulundu.

 

‘Polisin üzerime attığı suçlar art niyetlidir’

 

İlk olarak konuşan Zelal Bilgin yazılı olarak verdiği savunmasını tekrar ettiğini, beş dosyasının birleştiğini ve polisin üzerine attığı suçlamaların art niyetli olduğunu kaydetti. Zelal, kendisinin hiçbir illegal yapıyla ilgi ve alakası olmadığını belirtirken, beraatını istediği.

 

Zelal’in avukatları Sidar Gümüş ve Diyar Çetedir, daha önce de tevsii tahkikat taleplerini dile getirdiklerini belirterek, müvekkillerine yönelik suçlamaların araştırılmadığını, tevsi tahkikat talebinin davanın esasını yakından ilgilendirdiğine vurgu yaptı.

 

‘TJA eşsözcülüğü yapmamıştır’

 

Gizli tanığın beyanlarının tamamen gerçeğe aykırı olduğunu söyleyen avukat Sidar Gümüş, gizli tanığın Zelal’in TJA'nın eşsözcülüğünü yaptığı, kadro faaliyeti yürüttüğü ve örgüt üyelerine sağlık eğitimi verdiği yönündeki beyanlarının doğru olmadığını ifade etti. Müvekkilinin örgüt üyelerine sağlık hizmeti vermesinin mümkün olmadığını kaydeden Sidar, "Müvekkilim ebedir. Dolayısıyla kimseye yaralı tedavisi anlamında sağlık eğitimi verebilecek bir pozisyonda değil. Şayet örgüt böyle bir eğitim verdirecekse bunun için daha ehli kimseleri kullanırdı. Müvekkilim TJA aktivistidir ama TJA eşsözcülüğünü yapmamıştır. Müvekkil DTK Sözcülüğünü yürüttüğünü kendisi söylemektedir” dedi.

 

‘DTK’nin içinde AKP vekilleri de bulunuyordu’

 

Sidar, DTK içerisinde AKP milletvekillerinin da bulunduğu, çeşitli tüzel ve özerk kişileri bünyesinde barındıran bir yapı olduğunu dile getirerek, bunun örgüt üyesi olmanın delili olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi.  Müvekkilinin katıldığı eylem ve etkinliklerin düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirten Sidar, müvekkilinin beraatını talep etti.

 

‘Bu beyanlarla hüküm kurulamaz’

 

Avukat Diyar Çetedir ise gizli tanığın dinlenmesi taleplerinin mahkeme tarafından kabul edilmediğini hatırlatarak, gizli tanık beyanlarının genel geçer mahiyette olan beyanlar olduğuna işaret etti. Gizli tanığın beyanlarının soyut kaldığını ifade eden Diyar, bu beyanlarla hüküm kurulamayacağının altını çizdi. Diyar da müvekkilinin beraatını istedi.

 

İddia makamı ceza istedi

 

İddia makamı, daha önce ceza istemiyle verdiği mütalaasını tekrarlayarak, Zelal’in tutukluluk halinin devamı yönünde karar verilmesini talep etti.

 

9 yıl ceza

 

Mahkeme Zelal’e, "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla 9 yıl hapis cezası verirken cezada indirim hükümlerini uygulamadı. "Örgüt propagandası yapmak" suçlamasından ise Zelal’in beraatına karar veren mahkeme, tutukluluğunun devamı yönünde karar verdi.

 

Mahkemeden şerh

 

Oy çokluğu ile alınan karara üyelerden biri muhalefet şerhi düştü. Heyet üyesi şerhinde, Zelal’in görülen davasının “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 3 dosyanın birleştirilmesinden oluştuğu hatırlatarak, "örgüt üyesi olma" suçunun temadi suçlardan olduğunu, Zelal’in 3 kez "örgüt üyesi olma" suçundan cezalandırılması gerektiği şerhini düştü.