'Bu düzeni biz kadınlar değiştireceğiz'

  • 09:02 31 Mayıs 2020
  • Güncel
DİYARBAKIR - TJA'lı kadınlar, iktidarın en çok kadınlardan korktuğunu ve kadınlardan rahatsız olduğunu belirterek, "Varlığımızla onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Bu düzeni biz kadınlar değiştireceğiz. Bu güne kadar nasıl geri adım atmadıysak bugünden sonra da asla atmayacağız" dedi.
 
Diyarbakır merkezli yapılan operasyon kapsamında gözaltına alınan 18 kişiden 12'si hakkında tutuklama kararı çıkarken, tutuklanan kadın aktivistler için ise tepkiler büyüyor. Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri Elif Haran ve Beritan Önen, tutuklamalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
'İrade gaspına karşıyız'
 
Elif, kadınların asılsız gerekçeler ile tutuklandığına dikkat çekerek, "Bu AKP iktidarının çöktüğünün resmidir" dedi. Kadın mücadelesinin tüm dünyada yayıldığını ve büyük bir örgütlenmenin olduğunu söyleyen Elif, "Kadın mücadelesinin simgesi olan 8 Mart'ın neden tertiplendiğini soran bir zihniyetten başka ne beklenilebilirdi ki? 8 Mart hangi kanuna göre suçtur ki neden tertip edildiğini soruyorsunuz? 'Gülistan Doku'yu neden soruyorsunuz' diyorlar. Sormak en büyük hakkımızdır. Bu ülkede her gün kadınlar katlediliyor, kaybediliyor. Bir kadının daha katledilmesine, kaybedilmesine tahammülümüz yok. Gülistan'ı ve Gülistan şahsında tüm katledilen kadınların akıbetini soruyoruz. Her gün kadınların tacize tecavüze uğradığı ve katledildiği bu ülkede bizler ısrarla 'Gülistan Doku nerede?' diye soracağız. Kayyım eylemlerine neden katıldıkları sorulmuş. Çünkü kadınlar olarak irade gaspına karşıyız. Halkın seçme ve seçilme hakkına sahip çıkıyoruz" sözlerine yer verdi.
 
'Bu düzeni değiştireceğiz'
 
AKP ve MHP iktidarının halkının iradesini tanımadığını belirten Elif, eşbaşkanlık sisteminin ise en başından beri iktidar tarafından hedef alındığını sözlerine ekledi. Elif, halkın iradesiyle seçilenlere darbe yapıldığını vurgulayarak,  "Aynı zamanda iradesi gasp edilmiş halktan hesap sormak akıl alır gibi değil. MYK'sı olduğu, ilçe eşbaşkanı olduğu partiden genelge gelmesi, SMS gelmesi suç sayılmış. Yine soruyoruz hangi kanuna göre? Evet, hiç bir kanunda üyesi veya çalışanı olduğunuz partiden SMS ve genelge gelmesi suç değil fakat sırf kadınları susturabilmek için çalışmalarını ve mücadelelerini sekteye uğratabilmek için hiç olmadık yasaları var edebilecek bir eril zihniyet var karşımızda. Elbette şaşırmıyoruz çünkü bizler çok iyi biliyoruz AKP'nin kadın düşmanı olduğunu ve en çokta kadınlardan korktuğunu. Kadınlardır bu zihniyete son verecek olan, korkmaya da devam etsinler Kürt kadınları öfkesini, direnişini ve mücadelesini daha güçlü örgütleyip akacaktır meydanlara, sokaklara. Daha fazla kadının sesine ses olacağız. Bu düzeni biz değiştireceğiz. Tutuklanan arkadaşlarımız yalnız değildir ve onlarda çok iyi biliyorlar ki dışarıda mücadeleleri bizlerle devam edecek" diye kaydetti.
 
'Göz yummayacağız, boyun eğmeyeceğiz'
 
Beritan Önen de kadın mücadelesinin hiçbir koşulda yargılanamayacağını dile getirerek, oldukları her yerde direneceklerini söyledi. Kadınların büyük bedeller ödeyerek birçok kazanım elde ettiğini ifade eden Beritan, "Bu kazanımlardan biri de eşit temsiliyettir. Eşbaşkanların sistemi yıllardır verilen mücadelenin sonucunda elde edilmiş bir kazanımdır ve bugün AKP iktidarının en çok saldırdığı şey de eşit temsiliyettir. Kadınları siyasette, yerelde susturmak istiyorlar. Kadınların hiçbir yerde söz sahibi olmasını istemiyorlar. Çünkü kadınların bu düzeni değiştirmesinden korkuyorlar. Haklılar. Korkmalılar. Kadın onların bu faşist, milliyetçi, cinsiyetçi, ırkçı düzenini yerle bir edecek ve toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde, tüm halkların ortak yaşam sürdürebileceği, cinsiyetçi ve milliyetçi dilden uzak bir düzen oluşturacak. Onların hiçbir saldırısına, baskısına göz yummayacağız, boyun eğmeyeceğiz. Bunu çok iyi bilsinler" ifadelerini kullandı.
 
'Onları rahatsız etmeye devam edeceğiz'
 
Bölgede özel savaş politikaları kapsamında kadınlara yönelik çok ağır baskıların yaşandığını dile getiren Beritan, "Gülistan'ın akıbetini sormamızdan, siyasette kadınların söz sahibi olmasından, katledilen kadınların hesabını sormamızdan, irade gaspına karşı ses çıkarmamızdan, emek sömürüsüne karşı emeğimizin karşılığını talep etmemizden, kadına yönelik şiddete karşı mücadele etmemizden rahatsız oluyorlar. Kadınları her yerde görmek, kadınların sesini duymak onları rahatsız ediyor ve biz verdiğimiz bu rahatsızlıktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Biz onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Tutuklanan kadınlar yalnız değildir. Hepimiz Rosa Kadın Derneği'nin ve TJA'nın birer üyesi ve aktivistiyiz. Bu güne kadar nasıl geri adım atmadıysak bugünden sonra da asla atmayacağız. Kadınlar olarak her yerde her koşulda sesimizi daha gür çıkaracağız" dedi.