Pınar Aydınlar: Saldırılar kadınlara geri adım attırmayacak

  • 09:05 29 Mayıs 2020
  • Güncel
Filiz Zeyrek
 
ADANA - Çocuklarının ve kendisinin 'JITEM' adlı bir sosyal medya hesabı üzerinden tehdit edildiğini kaydeden sanatçı Pınar Aydınlar, “Baskılar bizi korkutamaz, yıldıramaz. Tüm çirkin saldırıların karşısında mücadele etmeye devam edeceğiz” diye vurguladı. 
 
AKP medyasında darbe ile ilgili konuşan Sevda Noyan’ın “Bizim aile 50 kişiyi götürür” şeklinde tehditlerinin ardından, Sevda Noyan hakkında işlem yapılması yerine sosyal medyada birçok kişi aynı şekilde tehditlerde bulundu. AKP ve MHP yanlıları tarafından kadınlar hedef alınmaya başlarken, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, gazeteci Nevşin Mengü, sanatçı Berna Laçin gibi tanınan birçok kadın açıkça tehdit edildi. Sanatçı ve siyasetçi Pınar Aydınlar ve çocukları da ‘JİTEM’ isimli sosyal medya hesaplarından aynı şekilde tehditlere maruz bırakıldı. 
 
‘Bu saldırılar ilk değil’ 
 
İlk kez bu tür saldırılarla karşı karşıya olmadığını belirten Pınar, “Bizler bu mücadeleyi yürütürken uzun ve çetin bir yol olduğunun farkındayız elbette. Ama yeni yaşamı inşa etmek gibi bir iddiamız var. Önemli olan kadınların örgütlü mücadelesi, öz gücünün farkında olmasıdır. Daha önceki süreçte Cizre’de, Şırnak’ta bodrum katlarında insanlar katledilirken, İstanbul’a döndüğümde yaşadım, Maraş’ta halk direnişine katıldığım için ulusal basın tarafından ‘terörist’ ilan edildim, iftiralar atıldı. Ama bütün bu yaptıkları saldırılar kumdan bir kale üzerine inşa edilmiş. Bir dalgaya bakar, bir dalgayla yerle bir olurlar. Onların güçleri sahte şeyler üzerine kurulu. Ama bizim öyle değil, bizler onurlu bir mücadelenin neferleriyiz. Bizler işçilerin, emekçilerin, kadınların, proleteryanın, Kürdistan halkının, dili için bedel verenlerin yoldaşlarıyız. Bu nedenle bu baskılar bizi korkutamaz, yıldıramaz ama mide bulandırır. O da çocukları kattıkları için, yani namertçe düşmanlık yaptıkları için. Asıl mesele bizim nasıl donandığımız ve nasıl  bir konum aldığımızdır” diye konuştu. 
 
‘Tecavüz failleri serbest bırakılıyor’
 
Erk sistemin kadın bedenini sadece bir meta olarak gördüğünü ve bunun üzerinden fütursuzca politikalar ürettiğini, saldırdığını kaydeden Pınar, tecavüz ve istismar faillerinin serbest bırakılmasının, üstüne istismar yasasının gündeme getirilmesinin de bunun göstergesi olduğuna dikkat çekti. İlk işten atılan, emeği ilk sömürülen, bedeni kullanılmaya çalışılanların kadınlar olduğunu belirten Pınar, “Ama kadının gücü 1 yıllık, 10 yıllık değil, insanlık tarihinden bugüne erkeği korkutmuştur. Bu yüzden kadını dört duvar arasına hapsetmeye, kadın mücadelesini sönümlendirmeye çalışıyorlar” dedi. 
 
‘Dernekleşme sistemi iktidarları korkutan bir yapıdır’
 
Rosa Kadın Derneği'ne, TJA aktivistlerine yönelik gözaltı ve tutuklamaları eleştiren Pınar, dernekleşmenin önemine dikkat çekti. “Ama yine de siyasette var olmak, yaşamda, kavgada var olmak gibi bir sorumluluğumuz ve bilincimiz olmak durumunda” diyen Pınar, Rosa Kadın Derneği’ne yönelik saldırılara İstanbul’dan da tepki verilmesi gerektiğine vurgu yaptı. “Birbirimizi, yoldaşlığı güçlendirmemiz gerekiyor, ilk temel değer bu” ifadelerini kullanan Pınar, şöyle konuştu: “Bu kadar çok saldırı varsa kadınların bedeni üzerinde işte bunu hepimiz yaşıyoruz. Bir zihniyet çıkıp rahatlıkla ‘tecavüz ederim’ diyebiliyor. Bunu sadece biz yaşamıyoruz, binlerce insan yaşadı. IŞİD elinden kaçan Ezidi kadınların yaşadıklarını, Dersim katliamından kaçan kadınları biliyoruz. Egemenlerin anlayışı, kültürü, ahlaksızlığı başta kadınlar olmak üzere yok saymak üzerine şekilleniyor. Buna karşı daha örgütlü, daha güçlü olabilmek için tüm platformlarda kadın mücadelesini dile getirmek, kadın kimliğine ve kadın bedenine karşı çıkarılmak istenen yasalara karşı net bir duruş sergileyebilmek, hareketi güçlendirmek gerekiyor.” 
 
'Kadınlar siyasette daha fazla yer almalı' 
 
Kadınların siyasette daha fazla yer alması gerektiğini ifade eden Pınar, “Bizim gibi yaşama sosyalist çerçeveden bakanlar için siyaset yaşamın ve kavganın her alanında olmalıdır. Bu saldırı Pınar'a yapılmış ama Pınar'ın şahsında bütün Alevi, Kızılbaş kadına, Kürt kadınına yapılmış bir saldırıdır. Yoksa benim bedenim, benim yavrularımın yaşadığı sıkıntı sadece şahsi değil. Biz burada görünen tarafız. Çünkü mücadelede önde yürüyoruz, yoldaşlarımızın yanındayız elimizden geldiğince” diye konuştu.