DİYARBAKIR - Sur'da gözlem yapmak isteyen DTK, HDP, DBP’lilerden oluşan heyetin inceleme yapmasının engellenmesinin ardından açıklama yapan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, "Sur'da yapılanlar Kürt düşmanlığıdır, tarih düşmanlığıdır, toplum düşmanlığıdır" dedi.

 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) 4 yıldan uzun süredir yasağın devam ettiği Diyarbakır'ın Sur ilçesinde incelemelerde bulunmak üzere bir heyet kurdu. Bugün aralarında DTK Eşbaşkanı Bedran Öztürk, DBP Eş Genel Başkanları Saliha Aydeniz ile Keskin Bayındır ve HDP'li milletvekilleri Dersim Dağ, Feleknas Uca, Ayşe Acar Başaran, İmam Taşçıer, Remziye Tosun,  Gülistan Kılıç Koçyiğit ile Semra Güzel’in de olduğu heyet, HDP Sur ilçe binasında polislerin engellemesi üzerine uzun süre ilçeden çıkamazken, ardından vekillerin ve eş genel başkanları itirazları sonucu önce esnaf ziyareti gerçekleşti. Esnafın ve çevrede bulunan halkın bayramını da kutlayan heyet, ardından Sur'da bulunan Dört Ayaklı Minare önüne gelerek, burada açıklama gerçekleştirdi.

 

'Tahribatları görmek için buradayız'

 

Dört Ayaklı Minare’de konuşan Saliha Aydeniz, "DTK eşbaşkanımız, milletvekillerimiz, il ve ilçe yöneticilerimizle bugün bir heyet olarak aslında 4 buçuk yıldır Sur’da devam eden yasağın kalkmış olduğunu duyduğumuzda burada bir gözlem yapmak için bir heyet oluşturduk. Bugün Sur ilçe binamıza geldiğimizde 4 buçuk yıldır devam eden yasağın fiili olarak halen devam ettiğini, hala keyfi müdahalelerle karşımıza çıktıklarını gördük. Sur’da 4 buçuk yıldır devam eden sokağa çıkma yasağının yarattığı tahribatları yerinde görmek ve bunu bir rapora dönüştürmek için partimiz, kongremiz, il, ilçe örgütümüz ile birlikte buradayız" dedi.

 

'Hiç görülmemiş bir faşizm ile karşı karşıyayız'

 

Sur'da gözlem yapmalarının önündeki engelin “faşizm” olduğuna işaret eden Saliha, Sur’un altı mahallesinde süren yasağın dünyada görülmemiş bir yasak olduğunu dile getirdi. “İktidar bu salgın hastalığı bile fırsat bilerek faşizmi kalıcılaştırmanın derdindedir” diyen Saliha, “Bugün bu kadar engellemenin yaşanmasının sebebi de aslında bu duvarların arkasındaki yıkımı, bu duvarların arkasındaki katliamları saklamaları ve bunu kamuoyunun bilmesini, dünya basınına düşmesini engellemek olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum" ifadelerini kullandı.

 

'Sur'da tarihi yıkıp ucubeler inşa edildi'

 

İktidarın şimdiye kadar yürüttüğü politikalara parti olarak hiçbir zaman sessiz kalmadıklarını ve bundan sonra da sessiz kalmayacaklarını vurgulayan Saliha, "5 yıldır bu faşist iktidar aslında dünyada eşi benzeri olmayan bir düşmanlık yapıyor. Sur dünyada eşi ve benzeri olmayan, tarihin ve toplumun iç içe yaşadığı nadide yerlerden biridir. Burada tarihin yok edilmesi, kimliksizleştirilmesi, insansızlaştırılması ve yine burada göç ettirilen 40 bin insanın mülk ve barınma hakkının elinden alınmasını bu faşist iktidarın yaratmış olduğunu belirtelim. Bugün 40 bin insana 6 mahallenin dışında Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde kentsel dönüşümle oluşturulan dairelerin ucube daireler olduğunu gördük, tarihi bütünlüğün yıkılıp yerine ucube yerler inşa edildiğini hepimiz gördük. Ama bugün oraları görmemizin önündeki engel bu faşizmin yarattığı zihniyet ve engeldir. Buradan bir kez daha söylemek istiyoruz, asla Sur’un tarihini ve toplumsal bütünlüğünü yok edemeyeceksiniz" diye konuştu.

 

'Sur’da insanların barınma ve mülkiyet hakkı gasp edildi'

 

Saliha, Sur'da yaşayan halkın barınma ve mülk hakkının hükümet tarafından gasp edildiğini vurgularken, "Burada katliamlar gerçekleştirdiniz ama bu insanların parti olarak halk olarak yanında olduğumuzu söylemek isteriz. Yıkımlarla buradan gönderilen halkımızın hiçbir hukuki yardım mekanizması hakkı bırakılmamıştır. Partimiz ve gönüllülerimiz üzerinden bu hukuki mücadele devam ediyor. Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde oluşturulmak istenen ve bir dönem buraları Toledo'ya dönüştüreceğiz diyenlerin, aslında son üç aydır bir maskeyi bile dağıtmayı beceremeyenlerin nasıl Toledo'ya dönüştürdüklerini görüyoruz" sözlerine yer verdi.

 

'Toplum ve halk düşmanlığıdır'

 

Sur’da yapılanların “Kürt düşmanlığı ve tarih düşmanlığı” olduğunu belirten Saliha, şöyle devam etti: "Toplumlara ve halklara düşmanlıktır. Burada neler olduğunu kamuoyuna bildirerek bundan sonra da takipçisi olacağımızı, buradan göç etmek zorunda bırakılan halkımızın her zaman yanında olacağımızı bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Şu iyi bilinsin ki biz orada neler yaşandığını çok iyi biliyoruz, aslında bu halka düşmanlığının sebebinin bu gün iktidarını yürütemeyenlerin ayakta kalmak için devletin bütün güç mekanizmalarını kullanarak ayakta kalmak için ısrar ettiklerini biliyoruz. Ama biz 31 Mart'ta 23 Haziran'da bu faşizmin yıkılabileceğini Kürt halkı olarak bütün Türkiye halklarına ve dünya haklarına gösterdik. Bu faşizme karşı birlikte mücadele etmek, bu faşizme karşı halkımızla birlikte olduğumuzu, bu faşizme karşı buradan göç edenlerin hukuki ve bütün süreçlerinin takip edeceğimizi bir kez daha belirtmek istiyorum."

 

Ardından heyet, alkışlarla açıklamayı sonlandırdı.