Suruç Aileleri İnisiyatifi adalet eylemlerini gerçekleştirdi
- 19:04 20 Mayıs 2020
- Güncel
İSTANBUL-Suruç Aileleri İnisayatifi, pandemi nedeniyle iki aydır yapamadıkları adalet eylemlerinin 58’inci ayında bir araya geldi. Açıklamada katliamda yaşamını yitirenler için adalet istemi yinelendi.
Suruç Aileleri İnisiyatifi, her ay Suruç katliamına ilişkin düzenledikleri Adalet Nöbeti’ni 58’inci ayında da yine Kadıköy Halitağa Caddesi’nde bir araya geldi. “Hiçbir düş yarım kalmayacak, kalplerimiz adalet için atsın” pankartlarının açıldığı açıklamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Dilşat Canbaz Kaya, Züleyha Gülüm ve çok sayıda kişi katıldı. Pandemi nedeniyle 2 aydır yapılmayan eylem, bugün görülen Suruç davasının 14’üncü duruşması nedeniyle tekrar düzenlendi.
‘Adalet arayışı devam edecek’
Açıklama öncesi konuşan HDP İstanbul Milletvekili Dilşat Canbaz, katliamda yaşamını yitirenleri andı. Dilşat, tek amaçları savaştan çıkmış çocuklara oyuncak götürmek olan gençler için adaletin hala yerine getirilmediğini vurgulayarak, adalet arayışına devam edeceklerini kaydetti.
Daha sonra açıklamayı yapan İnisiyatif Sözcüsü Koray Türkan, bugün Urfa’nın Hilvan ilçesinde görülen duruşmaya da dikkat çekerek şunları söyledi:
“Davanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin duruşma salonuna getirilmeyerek duruşmalara SEGBİS yöntemiyle katılmaktadır. Yakup Şahin mahkeme salonuna getirilerek ailelerin önünde yargılansın. Katliamın yaşandığı gün olay yerinin fotoğraflarını çekerken orda bulunan halk tarafından yakalanarak polise teslim edilen ve çantasından İŞİD bayrağı çıktığı iddia edilen Abdullah Ömer Arslan polis tarafından sakalı tıraş edilerek serbest bırakılmış, Ailelerin ve dava avukatlarının ısrarlı taleplerine rağmen hakkında herhangi bir suç duyurusunda bulunulmamıştır. Katliamı gerçekleştiren Abdurrahman Alagöz’e yardım ettiği yönünde güçlü şüphelerin olduğu Abdullah Ömer Arslan sanık olarak yargılanmalıdır. Dava dosyasında katliamın planlayıcısı olarak yargılanan ve hakkında kırmızı bültenle yakalama kararı çıkarılan İlhami Bali hakkındaki yakalama kararı uygulansın. Hatırlanacağı üzere Hakkında kırmızı bültenle yakalama kararı olan İlhami Bali 2016 yılının Mart ayında Ankara’da bir otelde MİT görevlileriyle birlikte kaldığı iddiaları basında geniş yankı bulmuş, bu iddialarla ilgili resmi makamlara sorulan sorular cevapsız kalmıştı.”
‘Katliam davası gözlerden uzak tutulmaya çalışılıyor’
Davanın Hilvan’da görülmesine de tepki gösterilen açıklamada, “33 kişinin öldüğü bir katliamın davası gözlerden uzak tutulmaya çalışılıyor. Biz Suruç aileleri yaralıları ve katliamda ölümsüzleşenlerin yakınları olarak davanın herkese açık olarak görüleceği bir mahkeme salonuna taşınmasını istiyoruz. Bu gün mahkemeye gidememiş olabiliriz ancak Suruç için adalet talebimizi haykırmaktan vazgeçmiyoruz. Bizim için gerçek duruşma salonu 58 aydır adalet istediğimiz Halitağa caddesidir. Katliamın geçekleşmesinde parmağı olan herkes yargılanıncaya kadar, katliamın arkasındaki karanlık aydınlatılıncaya kadar Suruç için adalet demekten vazgeçmeyeceğiz” denildi.
Açıklama katliamda yaşamını yitirenlerin isimlerinin okunması ardından son buldu.