İSTANBUL - İHD İstanbul Şubesi Kayıplara Karşı Komisyon, BM’ye Kayıplar Sözleşmesi’ni imzalama ve uygulama çağrısı yaptı.

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Kayıplara Karşı Komisyon, 17-31 Mayıs Uluslararası Gözaltında Kayıplara Karşı Mücadele Haftası nedeniyle açıklama yaptı. Sosyal medya hesabı üzerinde yapılan açıklamayı Komisyon Üyesi Sebla Arcan yaptı. Sebla, “Hakikat ve adalet arayışımız son kayıp bulunana, son fail cezalandırılıncaya kadar devam edecek” dedi.

 

‘Gözaltında kaybetme muhalifleri susturma yöntemi olarak kullanıldı’

 

Bu yıl koronavirüs salgını nedeniyle ağırlıklı olarak sosyal medya üzerinden bir hafta boyunca çeşitli etkinlikler yapacaklarını ifade eden Sebla, “Bilindiği üzere gözaltında kaybetme suçu despot rejimlerin işbaşında olduğu, dünyanın pek çok ülkesinde topluma korku salma, muhalifleri susturma yöntemi olarak yaygın bir biçimde kullanıldı. Yaşadığımız coğrafya da ise aynı neden ve benzer yöntemlerle yüzlerce insan evlerinden, işyerlerinden, tarlalarından, otomobillerinden, kafelerden, otobüs duraklarından, otobüslerden devletin güvenlik güçlerince gözaltına alındılar ve bir daha geri dönemediler” diye belirtti.

 

‘Türkiye’nin temel gerçeği olarak devam etti’

 

Cumartesi Anneleri’nin 2011 yılında dönemin  Erdoğan tarafından davet edildiğini hatırlatan Sebla, “Kendilerine ‘sorununuz kabilemin sorunudur’ denilse de gözaltında kaybetme pratiğine dair yüzleşme ve hesaplaşma iradesi gösterilemedi. Kısacası bu topraklarda inkar ve cezasızlık politikaları iktidarlar değişse de Türkiye’nin temel gerçeği olarak devam etti” diye konuştu.

 

‘Sözleşmeyi derhal imzalayın ve uygulayın’

 

Kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları olarak gözaltında kayıplar haftası vesilesiyle bir kez daha devleti yönetenlere seslenen Sebla, “Devletlere gözaltında kaybetmeleri önlenmesi ve geçmişte yaşanan kaybetmelere dair hakikat ve adalete erişmesinin sağlanması sorumluluğu getiren Birleşmiş Milletler bütün kişilerin zorla kaybedilmeden korunmasına dair sözleşmeyi derhal imzalayın ve uygulayın. Gözaltında kaybetmelerin yaygın bir devlet terörü olarak kullandığı Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Kayıplar Sözleşmesi’ne taraf olmasının kayıp davaların açığa çıkarılması ve faillerin yargılanması için bir başlangıç olacağını biliyor ve bu talebimizde ısrar ediyoruz” dedi.

 

Sebla son olarak, kayıplarından ve kayıplarıyla buluşma mekanı olan Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceklerini belirtti.