DİYARBAKIR- Dersim Katliamı’nın yıldönümüne ilişkin açıklama yayınlayan DTK, “Kürt Alevi toplumuna yapılmış bu katliam Kürt halkına ve tüm insanlığa yapılmıştır. Gelin bu katliamın arşivlerini ve gerçek suçlularının tespit etmek için sesimizi hep birlikte yükseltelim” çağrısında bulundu. 

 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Dersim Katliamı’nın yıldönümüne ilişkin yayınladığı açıklamada, Dersim katliamı ile ilgili devleti yüzleşmeye çağırdı. Dersim Katliamı’nın ulus devletin kurulması ile başlayan soykırım ve asimilasyon politikalarının en kanlı aşamalarından biri olduğuna vurgu yapan DTK, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren Dersim Katliamı’nın aşama aşama planlandığının altını çizdi. Tutulan raporların çoğunda Dersim'in gittikçe Kürtleştiği ve bir ameliyat yapılmasının gerektiğinin bir çok kez önerildiğine dikkat çeken DTK, Dersim'in Tunceli olarak isminin değiştirilmesinin ardından Umumi Müffetişlik özel  rejimi ile baskıcı ve faşist bir rejimin insafına bırakıldığı kaydedildi. 

 

‘Dersim Katliamı'nı lanetliyoruz’

 

1937-1938 yılları arasında katliamların ve sürgünlerin başladığının aktarıldığı açıklamada, “Demokratik Toplum Kongresi olarak 1937-1938 yılları arasında devlet eliyle yapılan Dersim Katliamını hala canlı olan öfkemizle lanetliyoruz. Bu katliamda yaşamını yitiren on binlerce onurlu Alevi Kürt insanımızı saygıyla anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Hiçbir katliam özgürlüğü ve onuru için direnen bir halkı durduracak güçte değildir. Katliam özelde Kürt Alevi toplumunun yaşadığı büyük bir trajedi olsa da Dersim her zaman tüm Kürt halkının onuru olmuştur” diye kaydedildi. 

 

‘Arşivler yeniden açılmalıdır’

 

Dersim arşivlerinin açılması gerektiğine dikkat çeken DTK, Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerlerinin de açıklanması gerektiğinin altını çizdi. DTK, “Dersim ismi iade edilmeli ve Dersim halkından şahıslar ya da partiler adına değil devlet adına özür dilenmelidir. Bunun yanı sıra katliamda insanlık suçu işleyenlerin isimleri açıklanmalı ve toplum vicdanında yargılanmalıdırlar. Bu günün vesilesi ile yine güncel anlamda Dersim’deki doğayı talan eden projeler iptal edilmeli, Dersim'in dağlarına ırkçılığı, milliyetçiliği ve halklar arasında nefreti simgeleyen yazıları yazanlar hakkında soruşturma başlatılmalıdır” dedi. 

 

DTK Dersim Katliamı vesilesiyle kamuoyuna çağrısında ise şu ifadelere yer verdi: 

 

“Kürt Alevi toplumuna yapılmış bu katliam Kürt halkına ve tüm insanlığa yapılmıştır. Gelin bu katliamın arşivlerini ve gerçek suçlularının tespit etmek için sesimizi hep birlikte yükseltelim. Dersim'de bir insanlık suçu işlendi. Buna sadece katliamın yıl dönümlerinde değil suçlular yargılana kadar, arşivler açılana kadar, mezar yerleri açıklanana kadar sessiz kalmayalım. Halkımıza çağrımızdır. Kürt halkı Alevisi, Sünnisi, Ézidisiyle acılarını ve sevinçlerini ortaklaştırıp ulusal birliğini kurmadan bu katliamlardan kurtulamayacaktır. Halkımız Alevisi, Sünnisiyle başkalarının peşinden değil kendi hakikatinin kendi toplumunun peşinden gitmelidir. Halkımızı kendi tarihini insanı olmaya ve o tarihin değerlerine sahip çıkmaya çağırıyoruz. 

 

Katliamlara karşı ‘ulusal birlik’ çağrısı

 

Onun için katliamlara, göçe, yoksulluğa ve asimilasyona karşı ulusal birliğimizi kurmak en acil görevimizdir. Halkımız nice katliamlardan geçse de her şeye rağmen bugün mücadelesini bir çok zeminde sürdürmektedir. Kürt halkı için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Halkımız bu konuda yaşadığı her alanda bu onurla hareket etmelidir.”