
Kadın Dayanışma Vakfı: 2019'da şiddete maruz kalan 906 kadın başvurdu
- 14:13 25 Nisan 2020
- Güncel
ANKARA - Kadın Dayanışma Vakfı’nın 2019 yılı çalışmasına dair verilerin yer aldığı rapora göre, vakfa şiddete maruz kalan kadınlardan 906 başvuru gerçekleşti.
Kadın Dayanışma Vakfı, kadına yönelik erkek şiddetine maruz bırakılan kadınlara ücretsiz sosyal, hukuki ve psikolojik destek verdiği kadın danışma merkezinin 2019 yılı çalışmasına dair verilerin yer aldığı raporun sonuçlarını açıkladı.
2019 yılında danışma merkezine 906 başvuru
2019 yılı boyunca kadın danışma merkezine 906 kişinin başvurduğu belirtilen raporda, 321 kadının maruz bırakıldığı şiddetle mücadele ederken destek almak için vakfa ulaştığı kaydedildi. Bu görüşmelerde kadına yönelik şiddet, şiddetin etkileri ve bunlarla mücadele yollarına dair ayrıntılı bilgi paylaştıklarına dikkat çekilen raporda, “Bu yıl başvuru yapanların yüzde 16’sı (146 kişi) bilgi almak amacıyla bize ulaşmıştı. Öğrenci, akademisyen, gazeteci ve araştırmacılardan oluşan 61 kişi toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik şiddetle mücadele ve sivil toplum konularındaki çalışmaları için bilgi toplamak üzere bize ulaştılar. Yıl boyunca merkezimize doğrudan iş bulma talebiyle 34 kişi başvurdu. Diğer yandan eleman aramak için ulaşan 6 kişinin ilettiği iş ilanlarını iş bulma talebiyle başvuran kadınlarla paylaştık” denildi.
Raporun devamında şu bilgiler yer aldı:
Kadınların çalışma durumu ve meslek bilgileri
“67 kadın başvuru yaptığı esnada ücretli bir işte çalışıyordu. Ücretli bir işte çalışanlar arasında temizlik işçisi, öğretmen, sağlık personeli, kamu görevlisi, akademisyen, işletmeci, mühendis, doktor, güvenlik görevlisi, tekstil işçisi, bulaşıkçı, güzellik uzmanı, aşçı, hemşire, araştırma görevlisi, mağaza ve market çalışanı, özel şirket çalışanı, garson gibi birbirinden farklı alanlarda çalışan kadınlar vardı. 19 kadın ev temizliği, kendisine ait dükkanını ya da şirketini işletme, evden satışı yapılan ürünlerden gelir elde etme gibi yöntemlerle kendi hesabına çalışan kadınlardı. 48 kadın merkezimize başvurduğu sırada ücretli bir işte çalışmıyor ve kendisini ev kadını olarak tanımlıyordu. 67 kadın ise başvuru yaptığı sırada işsizdi ve iş arıyordu.
Başvuran kadınların yüzde 80’i fiziksel şiddete maruz kaldı
2019 yılında kadın danışma merkezimize başvuran kadınların yüzde 83’ü (267 kadın) hakaret; aşağılama; hareketlerini kısıtlama; küçük düşürme; bağırma; ilgi alanlarını kısıtlama; iftira; şantaj; kıskançlık bahanesiyle üzerinde baskı kurma; suçlama; çocuğunu göstermeme; çocuğunu kaçırmakla tehdit etme; kadının eğitimini engelleme; kadının kendisine, çocuğuna ya da ailesine zarar vermekle tehdit etme; yalnızlaştırma; iletişim araçlarını kullanmasına engel olma; öldürmekle tehdit etme; istemediği şeyler için zorlama gibi farklı biçimlerde psikolojik şiddete maruz bırakılmıştı. Psikolojik şiddete maruz kalan danışanların arasından 162 kadın aynı zamanda fiziksel şiddete de uğramıştı. Kadınların maruz kaldıkları şiddet biçimi pek çok zaman aynı anda birden fazla türdeydi. Özellikle psikolojik şiddet pek çok şiddet türüyle beraber görülmüştü.
Danışanların yüzde 60’ı (191 kadın) tokat, darp etme, tartaklama, delici ve kesici aletle yaralama, saç çekme, eve kapatma ya da evden atarak barınma hakkını engelleme, kadının kişisel eşyalarına zarar verme ya da olay esnasında çevrede bulunan eşyalara zarar verme, boğazını sıkma, tedavi olmasına engel olma, üzerinde sigara söndürme, balkondan aşağı atma vb. şekillerde fiziksel şiddete maruz kalmıştı. Fiziksel şiddete maruz kalan pek çok kadın şiddet sonrasında vücutta morluk ve kızarıklık, bedende yanık, kafa travması gibi çeşitli sağlık sorunları yaşadığını da beyan etti. Bununla birlikte, pek çok kadın maruz kaldığı sistematik fiziksel şiddetin boyutu nedeniyle öldürülmekten korktuğunu aktardı.
Başvuranların yüzde 39’u ekonomik şiddete maruz kaldı
Danışanların yüzde 39’u (125 kadın) ekonomik şiddete maruz kalmıştı. Bu yıl merkezimize başvuranlar ağırlıklı olarak düzenli bir gelir karşılığı çalışan kadınlar ve ev kadınlarıydı. Ancak kadınların çalışma ve gelir durumlarındaki farklılıklara rağmen maruz bırakıldıkları ekonomik şiddet biçimlerinde birçok ortaklık gözlemledik.
76 kadın cinsel şiddete maruz kaldı
Danışanların yüzde 24’ü (76 kadın) cinsel şiddete maruz kalmıştı. Kadınlar cinsel şiddeti taciz, tecavüz, para karşılığı cinsel ilişkiye zorlama, istemediği zamanda ve istemediği şekilde cinsel ilişkiye zorlama, pornografik görüntüler izlemeye zorlama vb. şekillerde yaşamışlardı. Cinsel şiddet uygulayanlar sırasıyla kadınların eşleri, okul/iş vb. sosyal çevrelerinde karşılaştıkları tanıdıkları ve arkadaşları, yabancılar, kendi ailesi ve akrabası, babası, eski eşi ya da partneri, sevgilisi, eşinin akrabası ve komşusu gibi kişilerdi. Cinsel şiddete ilişkin vurgulanması gereken en önemli nokta kadınların bu şiddet türünü bir başkasına anlatmakta yaşadıkları güçlüktü.
29 kadın yakınındaki erkekler tarafından şiddete maruz kaldı
Merkezimize başvuranların yüzde 9’u (29 kadın) sevgili, eski sevgili, baba, arkadaşının sevgilisi gibi sosyal çevrelerinden tanıdıkları erkeklerin uyguladığı dijital şiddete maruz kalmıştı. Dijital şiddet, izinsiz şekilde uygulama indirerek telefonunu takip etme; ısrarla mesaj atma ve arama; cinsel içerikli fotoğraflar gönderme; fotoğraf, video, ses kaydı göndermeye zorlama; sosyal medya hesaplarının şifresini isteme; sosyal medya hesaplarını ve e-mail hesabını kontrol etme; kadının adına sahte hesap açarak fotoğraf paylaşma vb. şekillerde uygulanmıştı. Danışanların yüzde 8’ine ise (27 kadın) eşleri, eski sevgilileri, yabancılar ya da yaşadıkları mahallelerde yaşayan, gittikleri kafelerde çalışan erkekler tarafından ısrarlı takip uygulanmıştı. 2019 yılında merkezimize başvuran 17 kadın (yüzde 5) ise erken yaşta ve zorla evlendirme, mobbing gibi diğer şiddet türlerine maruz kalmıştı.
Şiddet uygulayan erkeklerin çoğunluğu asker ve kolluk kuvvetleri
Danışanların yüzde 47’sine (152 kadın) şiddet uygulayanlar, kadınların eşleriyken, 35 kadın eski eşinin uyguladığı şiddetle mücadele ediyordu. Merkezimize başvuran 35 kadına şiddet uygulayanlar kadınların sosyal çevrelerinden tanıdıkları veya arkadaşları olan erkeklerdi. Şiddet uygulayanlar bankacı, öğretmen, okul müdürü, doktor, garson, kuaför, şoför, inşaat işçisi, temizlik işçisi, mühendis, devlet memuru, kâtip gibi çeşitli meslek gruplarından erkeklerdi. Diğer yandan 2019 yılında merkezimize yapılan başvurularda şiddet uygulayan erkeklerin ağırlıklı olarak asker, uzman çavuş, polis memuru, emekli yarbay gibi kolluk kuvveti çalışanları olduğunu da gözlemledik.
240 kadın daha önce başka kurumlara başvuruda bulunmuş
2019 yılında kadın danışma merkezimize başvuran kadınların yüzde 75’inin (240 kadın) bize ulaşmadan önce başka kurum/kuruluşlara çeşitli başvuruları olmuştu. Danışanların yüzde 6’sı ise maruz kaldığı şiddeti en yakınları dahil, hiç kimseyle paylaşmamıştı. Daha önce kurum/kuruluşlara başvuru yapanların dağılımı şöyleydi: 153 kadın (yüzde 48) dava açmak, 6284 sayılı Kanun kapsamında tedbir kararı aldırmak ve/veya yasal süreçlere dair bilgi almak için savcılık, mahkeme, baro, adli yardım bürosu, Ankara Barosu Gelincik Merkezi gibi kurumlara veya kendi buldukları veya yönlendirildikleri avukatlara başvurmuştu.
Kollukta şikayetler dikkate alınmıyor, tutanaklara eksik bildiriliyor
Kadın danışma merkezimize ulaşan 113 kadın (yüzde 35) maruz kaldığı şiddetin ardından şikayetçi olmaya karar verdiğinde polise veya jandarmaya başvurmuştu. Danışanlar arasında kolluk kuvvetlerine yaptıkları başvurularda şikayetlerin dikkate alınmaması, ifadelerinin tam ve doğru şekilde alınmayarak tutanaklara eksik ya da farklı şekilde geçirilmesi, eksik ya da yanlış bilgi verme, 6284 sayılı Kanun kapsamında alınan tedbir kararlarının hayata geçirilmemesi, aşağılama ve hakarete maruz kalma, buna bağlı olarak da caydırıcı bir yaklaşımla süreci uzatma ya da herhangi bir işlem yapmama gibi olumsuz uygulamalarla karşılaşanlar vardı.
Sığınaklarda sorunlar devam ediyor
Şiddetten uzaklaşmak için bir sığınağa giden bazı danışanların kısa süre içerisinde sığınaktan ayrılarak şiddete maruz kaldıkları ortama geri dönmeleriyle sonuçlandığı örneklerle karşılaştık. Oysa sığınaklar kadınların şiddetten uzaklaştıkları, feminist bakış açısıyla hizmet veren ve kadınların güçlenmesini odağına alan çalışmalar yapılması gereken mekanlar olmalıdır. Danışanların anlatıları Türkiye’de sayısal olarak yetersiz olan sığınakların niteliksel olarak da sorunlarının devam ettiğini gösteriyor.
66 kadın darp raporu almak için sağlık kuruluşlarına başvurdu
Merkezimize başvuran 66 kadın (yüzde 21) maruz kaldığı şiddet sonrasında tedavi olmak ve darp raporu almak için sağlık kuruluşlarına başvurmuştu. Danışanların yüzde 5’i (16 kadın) Ankara’da veya yaşadıkları illerde bulunan kadın örgütlerine ve/veya mülteci hakları alanında çalışan STK’lara başvurmuştu. 8 kadın ise daha önce Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına başvurmuştu. 22 kadın ise Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER), İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü vb. yerlere başvurmuştu.
‘Risk ve ihtiyaç analizi yaptık’
2019 yılında maruz bırakıldığı şiddet nedeniyle destek almak için başvuran 321 kadının yüzde 76’sına (244 kadın) sosyal çalışmacılar ve gönüllüler tarafından sosyal destek sağlandı. Şiddetten uzaklaşmanın yollarını birlikte konuşmak, içinde bulunulan durumu anlamlandırmak, geçmişte yaşadıkları şiddeti ve bu konudaki zorlukları paylaşmak, önyargılara maruz kalmadan yalnızca yaşadıklarını bir başkasına anlatabilmeye olanak sağlamak sosyal destek görüşmelerinin temel amacı olarak sıralanabilir. Bu amaçlar doğrultusunda kadınların mücadele ettikleri şiddete dair anlatılarını beyanlarını esas alarak dinledik, risk ve ihtiyaç analizi yaptık, şiddetle mücadele mekanizmaları ve yasal haklarına dair bilgi paylaştık, seçenekleri birlikte değerlendirerek durumla ilgili çeşitli yönlendirmeler yaptık.”