
Psikolog Neval Güzel: Ailenizdeki şiddetin faili olmayın
- 09:11 21 Nisan 2020
- Güncel
MARDİN - Karantina günlerinde evde kalmak durumunda olan insanların psikolojik durumuna ilişkin konuşan psikolog Neval Güzel, "Ülkemiz açısından kadına dönük şiddette yüzde 38'lik bir artış gözlendi. Zor bir süreçten geçiyoruz ama bu süreçte ailenizdeki şiddetin faili siz olmayın. Unutmayın, bu süreci atlatabilmenin tek yolu dayanışmak ve dayanışma ev içindeki beraberlikle başlar" dedi.
Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle “evde kalma” zorunluluğunun salgının önlenmesi açısından olumlu yanları olsa da birçok olumsuzluğu da beraberinde getiriyor. Koronavirüs süreci aile üyelerinin birbirleri ile daha çok vakit geçirmelerini sağlarken, aile içi şiddetin de artmasına yol açıyor. Toplumun karantina sürecindeki ruh sağlığını, moral ve motivasyonunu zinde tutabilmeleri için psikolog ve uzmanlar birçok öneride bulunuyor. Psikolog Neval Güzel, dezavantajlı günlerin avantaja çevrilmesinin önemli olduğuna dikkat çekti.
'Duygularınız yerini öfkeye bırakabilir'
Salgınla birlikte birçok kişinin eskisinden daha fazla evde vakit geçirmeye başladığını dile getiren Neval, evde kalmanın virüsten korurken aile ilişkilerine de zarar verebileceği uyarısında bulundu. Bu süreçte işini kaybeden, ücretsiz izne gönderilen birçok insanın olduğunu vurgulayan Neval, bu durumun, kendini ailesinin geçiminden sorumlu hisseden bir birey için ağır bir yük olabileceğini söyledi. Neval, zamanının çoğunu dışarıda geçirmeye alışmış olanlar için de evde kalmanın stres verici olabileceğini kaydederek, "Yaşadığınız iş kaygısı ve salgın korkusu gibi duygular ile doğru bir şekilde baş edemezseniz, duygularınız yerini öfkeye bırakabilir. Bu öfke ile kendinize zarar verebilir, ev içinde kadın ve çocuğa yönelecek bir şiddete sebep olabilirsiniz" diye konuştu.
'Dayanışma ev içindeki beraberlikle başlar'
Yeni bir süreç yaşandığını ve bu sürecin zorlayıcı olabildiğine dikkat çeken Neval, şunları belirtti: "Evimiz sıklıkla bizim güvenli alan olarak ifade ettiğimiz ve kendimizi en güvende hissettiğimiz yer olsa bile, biz insanlar sosyal canlılarız ve başka insanlar ile bir araya gelip sosyalleşmeye ihtiyaç duyarız. Salgınla birlikte ‘sosyal mesafe’ kavramı çok daha ciddi bir boyuta geldi ve bir araya gelebileceğimiz alanların çoğu kapatıldı. Birey olarak kendimizi kapana kısılmış gibi hissedebiliriz. Bu pandemi sonrasında birçok insanın psikolojik destek alabileceğini düşünüyorum çünkü bu süreçte kaygı bozukluğu, uyku bozukluğu ve birçok korku ile birlikte öfke patlamaları ve şiddete yönelmenin arttığı bilimsel veriler ile kanıtlanmış durumda. Covid-19 salgınıyla birlikte birçok ülkede ev içi şiddetin arttığı görülmektedir. Özellikle kadına dönük şiddet endişe verici bir boyutta. Ülkemiz açısından kadına dönük şiddette yüzde 38'lik bir artış gözlendi bu süreçte. Zor bir süreçten geçiyoruz ama bu süreçte ailenizdeki şiddetin faili siz olmayın. Unutmayın, bu süreci atlatabilmenin tek yolu dayanışmak ve dayanışma ev içindeki beraberlikle başlar."
'Ev içindeki işlere katılım ruh sağlığınızı olumlu etkileyecektir'
"Sıkılıyoruz, bunalıyoruz ve hatta zaman zaman umudumuzu kaybettiğimizi hissediyoruz" diyerek sözlerine devam eden Neval, bunun bir süreç olduğunun sık sık hatırlanması ve etrafımızdaki insanlara da hatırlatılması gerektiğinin altını çizdi. Bu sürecin daha iyi atlatılabilmesi için önerilerde bulunan Neval, "Aile bireylerimiz ile oyunlar oynayabilir, sohbetler edebiliriz. Okuldan uzak kalan çocuklar ile çeşitli aktiviteler yapabiliriz. Bu konuda köşeye sıkıştığımızı hissettiğimizde bir uzmandan destek almaktan çekinmemeliyiz. Siz de bu dönemde ailenizle vakit geçirmenin yollarını yeniden keşfedebilirsiniz. Ev içindeki işlere katılım sağlamak aile içindeki iletişimi ve ruh sağlığınızı olumlu yönde etkileyecektir. Örneğin bu süreçte evde çocuklarınızla oyunlar oynayabilirsiniz. Ev işlerinde sorumluluk alarak eşinize destek olabilirsiniz. Tüm bunlar aile ilişkilerini güçlendirirken vaktinizi de daha dolu ve kaliteli geçirmek için iyi bir yoldur" ifadelerini kullandı.
'İhtiyaç duyulan şeylere erişememe düşüncesi kaygıları artırabilir'
Covid-19'un hızla yayılması nedeniyle birçok hizmete erişimde sıkıntılar yaşandığını söyleyen Neval, bununla birlikte hafta sonları süren sokağa çıkma yasaklarının da insanları tedirgin edebileceğini kaydetti. Neval, konulan yasakların insan sağlığını ve yaşamı korumak için alınan birer önlem olduğunun unutulmaması gerektiğine değinirken, ihtiyaç duyulan şeylere erişememe düşüncesinin kaygıları artırabileceğini vurguladı.
'Bu süreci avantaja çevirmek çok önemli'
İnsanın kompleks bir canlı olduğunu ve bu süreçten etkilenebileceğini kaydeden Neval, şu ifadeleri kullandı: "Bu süreçte empati duygumuz ve paylaşma duygumuz gelişebilir. Bununla birlikte içgüdüsel olarak kendini ve yakınlarını korumak için saldırganca davranışlar da gözlemlenecektir. Nitekim hafta sonu birçok kavga görüntüsüne şahit olduk. Bu süreç bir gün bitecek ve evet bu süreci avantaja çevirmek çok önemli. Bu güne kadar biriktirdiğiniz işlerinizi yapabilir, aile ilişkilerinizi güçlendirebilir, bol bol kitap okuyup film izleyerek kişisel gelişiminize katkıda bulunabilirsiniz. Bununla birlikte sosyal medyayı amacı dışında kullanmamaya özen göstererek bir çok müzeyi online gezebilirsiniz. Biliyorsunuz artık bir çok sanatçı sanatlarını online ortamlarda sergileyebiliyor. Bir müzeye bir tiyatroya gidemeyecek ya da Berlin filarmoni orkestrasını dinlemeye gidemeyecek birçok kişi evlerinden bunlara ulaşıp süreci avantaja çevirebilirler."