İSTANBUL - HDK Ekoloji Meclisi, kapitalizmin Covid-19 salgını karşısında iflas ettiğine dikkat çekerek, “Ya kapitalizm koşullarında yok oluş ya da ekolojik demokratik bir toplumun inşası için örgütlenme” dedi.

 

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Ekoloji Meclisi internet üzerinden gerçekleştirdiği 10’uncu Dönem birinci genel toplantısının sonuç bildirgesini yayınladı. Tüm dünyada kapitalist uygarlığın koronavirüs (Covid-19) salgını karşısında iflas ettiğine şahit olunduğu bir dönemden geçildiğine dikkat çekilen bildirgede, kendisini “tarihin sonu”, “mümkün olanın en iyisi” olarak sunan kapitalizmin, iki yüzyıllık gelişimi sonucunda dünyayı ekolojik bir krizin eşiğine getirdiği ifade edildi.

 

‘İktidar toplum düşmanı karakterini ortaya koymuştur’

 

Koronavirüsün insanlara bulaşması, kısa zamanda pandemiye dönüşmesi ve binlerce insanın ölümüne neden olmasının tam da kapitalizmin yarattığı ekolojik ve toplumsal krizin bir sonucu olduğu vurgulanan bildirgede, “Neoliberal politikalarla eğitim, sağlık, gıda, enerji gibi temel toplumsal hizmetleri kâr peşinde koşan şirketlerin insafsızlığına terk eden, milyonlarca emekçiyi sosyal haklarından mahrum bırakarak kölece koşullarda çalışmaya zorlayan iktidarlar koronavirüs karşında da halk sağlığını değil şirketlerin kârlarını, üretimin sürmesini esas aldıklarını açıkladı. Türkiye’de de emekçileri çalışmaya zorlayarak, yaşlıları ve gençleri evlere hapsederek, mültecileri, evsizleri, ev içinde şiddet başta olmak üzere birçok baskıya maruz kalan kadınları koruyacak hiçbir tedbir almayarak, iktidar açıkça toplum düşmanı karakterini ortaya koymuştur” denildi.

 

‘Salgın nedeniyle sokakların tenhalaşması fırsat bilindi’

 

Sonuç bildirgesinde, devletin gerekli koşulları sağlamadan insanlara evde kalma çağrısı ve baskısı yaptığına değinilerek, “salgın nedeniyle sokakların tenhalaşması fırsat bilinerek, Bursa Yenişehir’de orman katliamı yapıldığı, Artvin Yusufeli’de HES inşaatına başlandığı, Muğla İkizköy’de termik santralin genişletilmesine karşı çıkan köylülerin suyunun kesildiği, Kanal İstanbul Projesi kapsamında ilk ihalenin yapıldığı, Hasankeyf’te Ilısu Barajı’ndan dolayı köylerin ve tarım arazilerinin su altında kaldığı, millet bahçesi yapılmak istenen Salda’ya iş makinelerinin girdiği, Afşin’de yeni bir termik santral için onay verildiği, iklim krizine rağmen yeni termik santral planlarına girildiği” vurgulandı.

 

‘Ekoloji ve demokrasi gündemleri birbirinden ayrı düşünülemez’

 

Bildirgede, şunlar kaydedildi: “Ya kapitalizm koşullarında yok oluş ya da ekolojik demokratik bir toplumun inşası için örgütlenme, mücadele edilecek. Ekolojik toplum paradigmasını temel alan Kongre’miz, özyönetimci doğrudan demokrasi ilkesi doğrultusunda bütün toplumsal alanlarda meclis temelinde öz örgütlenmenin geliştirilmesinin hem toplumsal krizin aşılması hem de ekolojik krizin engellenmesi için ‘en acil çözüm’ olduğunu düşünmektedir. HDK Ekoloji Meclisi olarak, ekoloji ve demokrasi gündemlerinin birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini ve ekoloji mücadelelerinin yerel, bölgesel ve ulusal düzeylerden meclisler temelinde örgütlü ağlarla geliştirilmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz.”

 

Yaşamı, doğayı yok oluşa sürükleme karşısında direnişin her yerde sürdüğüne dikkat çekilen bildirgede HDK Ekoloji Meclisi, şu çağrıda bulundu: “Bu direnişlerin tümünü sahipleniyor, saldırılara karşı koymanın ötesinde, doğa bir mülkiyet ve egemenlik nesnesi olmaktan çıkmadıkça insanın özgürleşmeyeceği bilinciyle örgütlenmeye, büyütmeye çağırıyoruz.”