VAN - KESK Van Şubeler Platformu, kentte koronavirüsle mücadelede yaşanan eksiklikleri raporlaştırdı. Sağlık ekipmanlarının eksik olmadığına, ancak kullanımının sınırlandırıldığına dikkat çekilen raporda, yapılan test sayısının yetersiz olduğuna işaret edildi.

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Van Şubeler Platformu, koronavirüs (Covid-19) salgınında Van'daki duruma ilişkin basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Van Şube Eşbaşkanı Figen Çolakoğlu yaptı.

 

Koronavirüs salgını ile mücadelede fiziki sağlık alanlarında çalışan emekçilerin yapmakta oldukları işe göre gerekli eğitime (salgın odaklı hizmet içi) tabi tutulmadıklarını belirten Figen, hazırladıkları raporu paylaştı.

 

KESK tarafından hazırlanan rapor şöyle:

 

“* Tüm emekçileri ve sağlık hizmetleri faydalanıcısı olarak hastanelerde bulunan vatandaşları tehdit ettiği gözlemlenmiştir.

 

* Salgınla mücadelede sağlık emekçileri açısından birincil öneme sahip olan donanım konusunda mevcut işleyiş bazında herhangi bir eksikliğin olmadığı, fakat zaman zaman çeşitli endişelerle yöneticiler tarafından var olan donanımların kullanımına sınırlandırma getirildiği tarafımıza gelen bildirimdir. Bu konuda daha öncede belirtmiş olduğumuz üzere bu tip uygulamalara derhal son verilmeli ve salgınla mücadelede ilerleme sağlanması adına sağlık emekçileri gerekli tüm donanımlarla desteklenmelidir.

 

* Covid-19 salgını ile mücadelede en önemli hususlardan birinin hızlı ve yeterli sayıda test yapmak olduğu tüm bilim çevrelerince kabul edilmiştir. Bu kapsamda ilimizdeki test sayısının yetersiz olduğu düşünülmektedir. Buna ek olarak İl Pandemi Kurulunda salgın ile ilgili yeterli düzeyde bilimsel bilgiye, kurumsal hafızaya ve insan kaynağına sahip meslek örgütlerinin(Sendikalar, Odalar) yer almaması anlaşılması güç bir durumdur.

 

* Yukarıda belirtilen olumsuzluklar dışında gerek ilimizdeki sağlık emekçilerinin gerekse de kurum yöneticilerinin, ulusal çapta iller bazlı incelenen sayısal verilerden de anlaşılacağı üzere ilimizde pandemi ile mücadele noktasında başarılı bir süreç yürüttüklerini ifade etmek mümkündür.

 

* Edindiğimiz bilgiye göre, Valilik Makamının talimatıyla İl Milli Eğitim Bünyesinde çalışmakta olan tüm İŞ-KUR (TYP) personelinin ildeki hastanelere görevlendirildiği ve görevlendirmesi yapılan kişilerin itiraz haklarının olmadığı itiraz etmesi durumunda işine son verileceği belirtilmiştir. Bu noktada söz konusu duyumun doğruluğuna veya yanlışlığına ilişkin yetkili makamlardan kamuoyunu aydınlatmasını beklemekteyiz.

 

* Görevlendirilen emekçiler için sağlık noktasında gerekli tedbirlerin alınması zorunludur. Söz konusu emekçi arkadaşlarımızın her hangi bir hak kaybına uğramamaları için görev yeri değişikliği uygulamasının takipçisi olacağız.

 

* Muhalefetin teklifiyle Meclis gündemine alınması istenen ‘Sağlıkta Şiddetin Önlenmesi’ yasası AKP ve MHP’nin oyları ile reddedilmiştir. Bu durum hemen her gün sağlıkta yaşanan şiddet olaylarının teşvikinin ve hatta ortak olunduğunun açık bir ifadesidir.

 

* Ataması yapılan öğretmenler hala göreve başlatılmadı. Daha önceki basın açıklarımızda da açıkça belirttiğimiz taleplerimizden biri de ataması yapılan öğretmenlerin ekonomik ve sosyal haklarının verilmesi için göreve derhal başlatılmalıdır. Bu dönemde geçerken bu arkadaşlarımızın öylesi bir hak ihlali ile karşı karşıya kalması kabul edilemez.

 

* Uzaktan eğitim uygulaması ile öğrencilerin büyük bir kısmı söz konusu uygulamadan yararlanamamaktadır. Kırsal kesimin neredeyse tamamında internet yok. İmkanları yetersiz olmasından kaynaklı yine bir çok bölgede öğrenciler televizyon üzerinden dersleri takip etme imkanına sahip değillerdir.

 

* Bu dönemde okuldan uzak kalmalarından kaynaklı öğrenciler ciddi travmalar yaşayacaklardır. Bunun için Milli Eğitim Bakanlığı’nın Erciş merkezli uygulamaya başladığı destek hizmeti yetersizdir. Özellikle özel eğitim öğrencileri için ciddi önlemler alınmalıdır.

 

* Bir tarım ve hayvancılık bölgesi olan ilimizde çiftçilere yönelik destek projeleri hazırlanmalı ve geciktirilmeksizin hayata geçirilmelidir.

 

* Tarım ve Orman müdürlüklerinde çalışan gıda denetimi emekçileri, hayvan sağlığı çalışanları ve destekleme başvuru alanında çalışan emekçiler Kovid-19 nedeniyle ciddi risk altındadırlar. Bu çalışma alanları minimize edilmeli ve başvurular için emekçilerin sağlığını koruyacak alternatif yolların belirlenmesini talep ediyoruz.

 

* Her hafta çeşitli yollarla dile getirdiğimiz PTT çalışanlarının durumu maalesef yine alınan yetersiz önlemlerle hala risk altında çalışmaları devam etmektedirler.

 

* PTT çalışanlarının hafta içi ağır iş yüküne rağmen hafta sonu da çalıştırılmaktadır. Söz konusu uygulamaya derhal son verilmeli veya mesai saatleri dışında çalıştırılmalarını karşılığı kanun ve yönetmeliklerde belirtildiği şekilde ücretlendirilmelidir.

 

* Bu güne kadar Türkiye genelinde büro iş kolunda çalışan kişiler arasında 12 pozitif vaka tespit edilmiş ve maalesef 2 emekçimiz vefat etmiştir. Devlet bu konuda önlem olarak, sadece vardiyalı çalışmayı yeterli görerek emekçileri yalnız bırakmıştır.

 

* Nüfus dairelerinde vatandaştan birebir parmak izi alma işlemleri, adliyelerde infaz yasası başvuruları, SGK'da yapılan yardımlar için istenen belgeler ve emeklilik başvuruları, İŞKUR'da Kısa Çalışma ve İişsizlik Ödeneğinden kaynaklı yoğunluk, vergi dairelerinde rutin işlemler için ve yine elektronik ortamdan yapılabilecek bir çok işlem için kurumlara gelen vatandaşlar emekçiler için risk oluşturmaya devam ediyor.”

 

Raporda, koronavirüsle mücadele için “Koruyucu sağlık tedbirleri uygulanmalı, sağlık ekipmanlara ve dezenfektanlara erişim kolaylaştırılmalı. Vardiyalı çalışma hem emekçileri hem de ailelerini koruyacak şekilde düzenlenmeli ve her emekçi bir gün çalıştıktan sonra 14 gün kendini karantinaya alacak şekilde uygulanmalı” önerilerinde bulunuldu.