Tutsak yakınları: Ya hiç düzenleme yapmayın ya da eşit ve adil olun

  • 09:05 8 Nisan 2020
  • Güncel
Safiye Alağaş
 
İSTANBUL - Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunan tutsakların aileleri infaz yasasında ayrımcılık yapıldığını belirterek, eşitlik talebini dile getirdi. Tutsak yakını Rabia Ataş, “Ya hiç düzenleme yapmayın ya da yapıyorsanız herkese eşit uygulayın” dedi. 
 
Koronavirüs salgını nedeniyle Türkiye’de şu ana kadar 725 kişi yaşamını yitirirken, vaka sayısı 34 bini aştı. Kamuoyunda ‘af’ yasası olarak bilenen 3’ncü yargı paketi AKP ve MHP imzasıyla geçtiğimiz günlerde Meclis Adalet Komisyonu’nda kabul edildi. Ancak Covid-19 salgınından dolayı hızlandırılan yargı paketi beklentileri karşılamadı. Meclis’e sunulan 3’üncü Yargı Paketi'nde siyasi tutsaklar kapsam dışı bırakıldı. Ancak şu anda cezaevlerinde 457’si ağır olmak üzere bin 333 ağır hasta tutsak bulunuyor. Koğuşların kalabalık oluşu, hijyen malzemesinin yokluğu, yeterli ve dengeli beslenmenin olmayışı, hasta tutsakların tedavi hakkına erişememesi gibi hak ihlalleri cezaevlerini en riskli alan haline getiriyor. Tutsak aileleri de bu nedenle infaz yasasında eşitlik talebini dile getirmeyi sürdürüyor. 
 
Covid-19 salgını nedeniyle telefon aracılığıyla görüşebildiğimiz aileler kısa videolar göndererek, taleplerini ulaştırdı. 
 
‘Eldiven, maske ihtiyaçları karşılanmıyor’ 
 
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Dilan Saruhan’ın kardeşi Bahar Saruhan, ablasının haftada bir aradığını, eldiven, maske gibi önemli ihtiyaçların karşılanmadığını söylediğini aktardı. Yine kantinde yeterli yiyeceğin olmadığını belirten Bahar, “Ablamın bize aktardığına göre, virüsün ortaya çıkmasından sonra cezaevinde pek bir değişiklik olmamış. Alışverişlerini kantinden yapıyorlar ancak kantinde birçok şey olmadığı için alamıyorlar. Ablamların açlık grevinde dahi maskeleri vardı ama şuanda maskeleri yok, kolonya, eldiven yok” dedi.
 
Covid-19 salgınından dolayı çok kaygılı olduklarını dile getiren Dilan, “Böyle bir ayrımcılık yapmaları hiç doğru değil. Bu ‘65 yaş üstü evde kalsın gençler dışarı çıksın’ durumuna benziyor. Çünkü sen 65 yaş üstünü daha rahat ötekileştirip onları evde tutabiliyorsun. ‘Adliler çıksın, siyasiler kalsın’ demek de aynı şey. Bir tarafı ötekileştiriyorsun, diğerine hak tanıyorsun. Şimdi adlilere bir de görüntülü konuşma hakkı getirildi. Ancak biz ablamla telefonla dahi zar zor konuşabiliyoruz. Bir yerde yeni düzenlemeler yapılırken bir tarafı bunun dışında tutamazsınız. Biz önceden para yatıracağımız zamanlar cezaevinden yatırıyorduk. Şimdi ne cezaevinden yatırabiliyoruz ne de PTT üzerinden yatırabiliyoruz. Tahliye olmalarını istiyoruz. Böyle bir ayrımcılık yapılmamalı. Bunun ucunda hastalık var. Bunun vebalinin altına girebiliyorsa insanlar, diyeceğim bir şey yok” ifadelerini kullandı. 
 
‘Temizlik malzemesi yeterli verilmiyor’ 
 
Bakırköy Cezaevi’nde bulunan Esma Başkalane’nin ailesi de yaptıkları telefon görüşmesinde Esma’nın anlattıklarını şöyle paylaştı: “Koğuşlardan hiç çıkmıyoruz, bir tek telefon araması için koğuştan çıkıyoruz. Hafta da yarım kilo çamaşır deterjanı, iki kalıp sabun veriliyor. Bunu da verince kayıt altına alıyorlar. Bu kayıtları Adalet Bakanlığı’na gönderiyorlar. Biz verilen temizlik ürünlerinin yeterli olmadığını söylüyoruz ancak verilmiyor. Kendimiz kantinden almak istiyoruz ama çok pahalı. Simsiyah bir peçete satılıyor ve çok pahalı satılıyor. Revire çıkarılmıyoruz, hastane sevkleri durduruldu. Biz de salgından dolayı hiç talep etmiyoruz. Avukatlarımız dahi gelemiyor artık.  Eldiven ve maske hiçbir şekilde verilmiyor. Kargo ile gönderseniz dahi alamıyoruz. Birlikte kaldığımız arkadaşlarımız iyi ancak ileri yaşta olanlar ve kronik hastalığı olanlar biraz kötü. Bu nedenle mümkün oldukça koğuştan çıkmıyoruz.  Kendi ortamımızı neşelendirmek için, bazen halaylar çekiyoruz, skeçler yapıyoruz. Gardiyanlar dahi normalde haftada bir kez koğuşlara arama için baskın yapıyorlardı ama artık yapmıyorlar. Onlarda artık dışarı çıkmıyor evlerine gidemiyorlar.”
 
Esma’nın kardeşi Melek Başkalane, “Koronavirüs tüm dünyayı sarmışken infaz yasasında eşitlik istiyoruz” dedi. 
 
‘Ayrımcılık yapılmasın’ 
 
Bakırköy Cezaevi’nde tutulan Şivekar Ataş’ın annesi Rabia Ataş, “Hırsızlara ve çetelere af var ama siyasilere yok” diye tepki gösterdi. Affın eşit uygulanmasını isteyen Rabia, “Adalet Bakanı elini vicdanına koysun, ayrımcılık yapmasın. Özellikle salgından hasta tutsaklar, çocuklu kadınlar ve yaşlıların derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Ya hiçbir düzenleme yapılmasaydı ya da yapılıyorsa eşit düzenlenseydi. Görüşe gidemiyoruz. Çocuklarımızı göremiyoruz. Salgın nedeniyle bir şey olursa göremeyeceğiz” diye konuştu.