‘Şiddet faillerinin kapsam dışı bırakılması söylemleri gerçekçi değil’

  • 08:35 6 Nisan 2020
  • Güncel
İZMİR - İzmir Kent Konseyleri Kadın Meclisleri Birliği yaptığı yazılı açıklamada, “Hazırlanan infaz yasasında ‘Kadına şiddet kapsam dışıdır’ denilmesini gerçekçi bulmuyoruz. Yeni infaz yasasının kadını ve çocuğu koruyacak şekilde yeniden düzenlenmesini istiyoruz” denildi.
 
İzmir Kent Konseyleri Kadın Meclisleri Birliği, Meclis Adalet Komisyonu’ndan geçerek bu hafta Meclis’e gelecek yeni infaz yasa tasarısına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Birlik açıklamasında, Meclis’e sunulan infaz kanunu değişikliklerini öngören yeni düzenlemelerde Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) “kadına yönelik şiddete” dönük bir suç tanımı bulunmadığı için kadına yönelik şiddet faillerinin dışarıya çıkacağı belirtildi. Açıklamada, “Kadın ve çocukları failleri ile yaşamak zorunda bırakacak bu yeni infaz yasasının kadını ve çocuğu koruyacak şekilde yeniden düzenlenmesini istiyoruz” denildi.
 
‘İnfaz yasası kadına şiddet uygulayanları da dışarı çıkaracak’
 
İnfaz yasası değişikliğinin, kadına yönelik suçların neler olabileceği, nasıl bir uygulama yapılacağı hakkında bir açıklamayı içermediği belirtilen açıklamada “Buna istinaden hazırlanan infaz yasasında ‘Kadına şiddet kapsam dışıdır’ denilmesini gerçekçi bulmuyoruz. Teklife göre kasten öldürme suçu bakımından 2/3, diğer suçlar yönünden 3/4' lük koşullu salıverme oranı uygulanmaya devam edilecek. Ancak teklif yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle açık ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanan hükümlülerin, 31 Mayıs' a kadar izinli sayılmasına ve bu kişilerin cezalarını konutta çekmelerinin önünü açmakta” sözlerine yer verildi.
 
‘Hem şiddeti hem salgını önleyecek tedbirler alınmalı’
 
Salgın nedeniyle herkesin evlerinde kalmak zorunda olduğu bir dönemde infaz düzenlenmesinin sonucunda faili ile beraber yaşamak zorunda kalacak kadınların mağduriyetinin katlanacağı kaydedilen açıklamada, şunlar ifade edildi: “Eşitsizlikleri zaten kendi içinde barındıran bu yasa, daha fazla mağdur ve daha fazla şiddet faili ortaya çıkaracaktır. Asıl olan önlemlerin arttırılmasıdır. Yapılması gereken şiddete uğrayan kadınların salgın ve şiddet arasında seçim yapmalarına neden olacak düzenlemelerden ziyade her iki tehlikenin de ortadan kaldırılmasına yönelik düzenlemelerin getirilmesi sağlanmalıdır. 6284 sayılı yasa ve dayanağı olan İstanbul Sözleşmesi'nin tam da eksiksiz uygulanması gereken bir dönemdir. Kadınlar ve çocuklar için mutlu ve huzurlu bir gelecek için, kadın ve çocukların failleri ile yaşamak zorunda bırakacak bu yeni infaz yasasının kadını ve çocuğu koruyacak şekilde yeniden düzenlenmesini istiyoruz.”