Beritan Canözer

 

DİYARBAKIR – Kürt halkının birliğinin ve Kürt ittifakının yolunun Maxmur'dan geçtiğine dikkat çeken HDP Milletvekili Feleknas Uca, “Maxmur bizim için birliğin kırmızı çizgilerindendir. Önce Maxmur sorununu çözmemiz gerekiyor. Tek bir Kürt’ün ölümünden bile hepimiz sorumluyuz" diyerek ittifak partilerini sorumluluk almaya çağırdı.

 

Federe Kürdistan Bölgesi'nde bulunan Maxmur Kampı’nda bir yıla yakın süredir ambargo devam ediyor. Kamp içinde bulunan yurttaşlar temel ihtiyaçlarını karşılayamazken, sağlık hizmetine ulaşım ise yok denecek kadar az. Birçok kez ambargonun kaldırılması için çağrılarda bulunulsa da tüm dünyada koronavirüsün (Covid-19) yayıldığı bugünlerde Maxmur halkının hayatı daha büyük bir tehlike altında. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca, Maxmur'un genel durumunu değerlendirerek, ambargonun kaldırılması için acil çağrıda bulundu.

 

'Virüs tehdidi büyüyor'

 

Feleknas, ambargonun aylardır devam ettiğini belirterek, defalarca kez Maxmur'u ziyaret ettiklerini anımsattı. Ambargodan önce de çok kez gidip orada bulunan halk ile görüştüklerini dile getiren Feleknas, “Kürt halkının siyasetçileri olarak ambargoyu hala konuşuyor olmaktan rahatsız olduklarını” ifade etti. Feleknas, "Halkımız üzerinde devam ambargo hepimizin utancıdır. Bugün bütün dünya koronavirüs ile mücadele etmenin peşine düşmüş ve bir yol arıyor, ilaç arıyor ve biz böyle bir süreçte, insanların saniyelerle hayatını kaybettiği bir dönemde hala Maxmur halkı üzerindeki ambargoyu konuşuyoruz. Korona sadece bir ülkeyi, bir grubu veya birilerini değil, tüm dünyayı tehdit eden bir salgın ve bu salgın herkesin hayatı için bir tehdit. Bu tehdit gün geçtikçe büyüyor ve vaka sayıları da artıyor" diye belirtti.

 

'Tüm dünyada tutsaklar tahliye edilirken, Maxmur ambargoda'

 

Ambargonun insani bir tutum olmadığına değinen Feleknas, ne insan olarak ne de bir Kürt olarak buna tahammüllerinin kalmadığının altını çizdi. Feleknas, dünyanın her yerinde insanların birbiri ile dayanışma içinde olduğuna dikkat çekerek, "Maxmur'un da bu dayanışmaya ve desteğe ihtiyacı var" ifadesini kullandı. Böyle bir dönemde bile Kürtlerin hala birlik olmadığına işaret eden Feleknas, "BM tüm dünya savaşlarının durması çağrısında bulunuyor, herkesi birbiri ile dayanışma içinde olmaya çağırıyor. Çözüm üretmeye çalışıyorlar, tutsakların tahliye edilmesi çağrısında bulunuyorlar ve birçok ülke bu çağrıya uydu ama biz hala Maxmur ambargosunun kaldırılmasını talep etmek zorunda kalıyoruz. Bu ambargonun bir an önce kalkması ve halkın ihtiyaçlarına ulaşmasını sağlamak gerekiyor" ifadelerine yer verdi.

 

'Maxmur halkı kendini virüsten nasıl koruyacak'

 

Eylül ayında Maxmur’a gittiklerinde çok fazla sorun ve sıkıntıyla karşılaştıklarını ifade eden Feleknas, sağlık hizmetine erişim olmadığı için yaşamını yitiren insanların olduğunu vurguladı. Yaşlıların, çocukların hastalandığında ilaca erişim sağlayamadıklarını aktaran Feleknas, "Hastaneye gitmelerine dahi izin verilmiyor, ilaç yardımı yapılmıyor. Ekonomik olarak zorlanıyorlar, oradaki insanların çalışması gerekiyor, buna da izin verilmiyor. Bu insanlar çalışmazsa, eğitim hakkından faydalanamazsa, hastaneye gidemezse yaşamlarını nasıl devam ettirecekler? Şimdi size sormak istiyorum: Ambargo yüzünden halkın ihtiyaçlarını karşılaması mümkün değildi ama şimdi bir de korona tehdidi var. Bu insanlar nasıl kendilerini koruyacaklar? Kim bu halka destek olacak. Ambargo devam ederse korona yüzünden hayatını kaybedenler olacak. Zaten normalde de hepsinin hayatı risk altında peki şimdi bu koşullarda ne yapacaklar?" diye sordu.

 

'Birliğin yolu Maxmur'dan geçiyor'

 

Feleknas, her fırsatta Kürtlerin birliğinden ve ittifakından bahsettiklerini belirterek, "Sırf halkımızı korumak için tüm ittifak partileri ile bir araya geldik ve Newroz kutlamalarını iptal ettik. Peki Maxmur halkı kimdir? Kürt değil mi onlar da? Şunu çok iyi bilmemiz gerekiyor: Kürt halkının birliği, Kürt ittifakının yolu Maxmur'dan geçiyor. Maxmur bizim için birliğin kırmızı çizgilerindendir. Önce Maxmur sorununu çözmemiz gerekiyor. DAİŞ'in saldırılarında da Kürt halkının birlik ve beraberliğini görmüştük. Maxmur halkının DAİŞ'e karşı halkını ve topraklarını nasıl savunduğunu herkes gördü. Bizim de aynı ruhla Maxmur'a sahip çıkmamız gerekiyor. Hepimiz Kürt’üz ve nasıl vicdanımız rahat uyuyabiliyoruz? Böyle bir süreçte orada halkımız rahat uyuyamazken, ölüm tehdidi ile yüz yüzeyken biz nasıl rahat edebiliyoruz? Onlara bir şey olursa bunun hesabını kim verebilecek? Tek bir insanın ölümünden bile hepimiz sorumluyuz. Bunun hesabını verebilecek var mı?” diye sordu.

 

'Ambargo derhal kaldırılsın'

 

Birlik ve beraberlik için ambargonun kaldırılması gerektiğinin altını çizen Feleknas, şöyle konuştu: "Orada bulunan halkımızın tüm ihtiyaçları giderilmelidir ve ambargo hemen kalkmalıdır. Hem Başur yönetimi hem Bağdat yönetimi bu konuda yapılması gereken ne varsa yapmalıdır. Bu yapılanlar asla kabul edilemez. Bütün dünyada savaş, kavga, anlaşmazlıklar dururken, tek gündem tüm dünyanın birlik ve beraberliği olmuşken, Maxmur halkı bu birlik ve beraberlikten bile ayrı tutuluyor. Bir an önce bu ambargo kaldırılsın ve halka gerekli destek sunulsun. Kampta kanser hastaları var, şeker-tansiyon hastaları var ve durum zaten çok ciddi. Bir de virüs yayılırsa önü alınamaz. Durum düşündüğümüzden daha ciddidir. Maxmur'da herkesin yaşamı risk altındadır. Maxmur halkını hep beraber yaşatma sorumluluğuna sahibiz. BM'nin çağrısı da dikkate alınmalıdır.”