
‘Adalet Bakanı cezaevleri için açıklama yapmalı’
- 12:05 25 Mart 2020
- Güncel
Habibe Eren
ANKARA - Sincan Cezaevi’nde 70 yaşındaki bir tutuklunun koronavirüs testinin pozitif çıktığını gündeme getiren HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, Adalet Bakanlığı’ndan konuya dair bir an önce açıklama yapmasını istedi. Ömer, “Cezaevlerine vaka yok demek için 300 bin mahpusun testten geçirilmesi lazım” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Sincan Cezaevi’nde L 2 C9 koğuşunda koronavirüs (Covid-19) tespit edildiğini duyurdu. Ömer, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, 70 yaşında bir tutukluya yapılan testin pozitif çıktığını ve cezaevi müdürünün durumu Bakanlığa ilettiğini belirtti.
Konu hakkında ajansımıza detaylı bilgi veren Ömer, L Tipi Cezaevi’nde görev yapan gardiyanların avukata durumu ilettiğini kendisinin de avukata ulaşarak durumu doğrulattığını kaydetti. Ömer, vakanın hastaneye kaldırıldığını ve şu an yoğun bakımda olabileceğini dile getirdi.
‘Adalet Bakanlığı neden açıklama yapmıyor?’
Cezaevlerinde bu tarz durumların gizlendiğine dikkati çeken Ömer, birçok vakanın ateşli bir şekilde hastaneye kaldırıldığını ancak sonrasında kendilerinden haber alamadıklarını belirtti. Ömer, “7-8 gün öncesinde gündeme getirmiştim. Kepsut Cezaevi’nde bir kişi hastaneye kaldırılmıştı. Ardından hastanın durumu ne oldu ne bitti hiçbir açıklama gelmedi. Dün akşam bu vaka için pozitif çıktığı iddialarını gündeme getirdim ancak Adalet Bakanlığı’ndan buna ilişkin bir yalanlama gelmedi. En azından bir açıklama yapsınlar. İnfaz koruma memurlarının anlatımına göre müdür Bakanlığa bildirmiş. Avukat da infaz koruma memurlarına göre bildirim yapıyor. Onlar vakanın pozitif olduğunu söylemişler. İnfaz koruma memuru doğru söylemiyor diyelim Adalet Bakanlığı’ndan neden bir açıklama gelmiyor. Adalet Bakanlığı da anladığım kadarıyla çok tedirgin cezaevlerinde gerekli önlemleri alamıyor” diye belirtti.
‘Bolu ve Bafra’da dezenfektan ve hijyen malzemelerine el konulmuş’
Cezaevlerinde yaklaşık 150 bin personel olduğunu ve virüsün bu şekliyle cezaevlerinde çok hızlı yayılabileceğini ifade eden Ömer, konuşmasına şöyle devam etti: “Onlar da tedirgin işe gitmek istemiyorlar. Zaten cezaevinde hizmetler yetersiz. Karantina meselelerine çok uyulmadığını duyuyoruz mahpus yakınlardan. Diyelim ki bir karantina koğuşu oluşturuyorlar açık cezaevinde koğuştakiler birlikte yemeğe gidiyorlar. Ne anladım ben bu karantinadan. İnfaz koruma memurları sayıma geldikleri zaman maskesiz ve eldivensiz gayet rahat tavırlar içinde oluyorlar. Bolu F Tipi Cezaevi’nde gereken önlemlerin alınmadığı bildirildi. Dezenfektan maddelerin alındığı, ilaçların düzenli şekilde verilmediğine dair şikayetler var. Bafra Cezaevi’nden de buna benzer şikayet aldık. Bafra Cezaevi’nde de koğuşların dezenfektasyonu yapılmamış, yine korona başladıktan sonra dezenfektan malzemelerini toplayıp gitmişler. Sağlık ve temizlik malzemelerine el koyulmuş. En temel temizlik ihtiyaçlarını bile karşılamıyorlar. Yani korona yok derken içerinin hali bu. Bakanlık yetkililerin açıklama yapması lazım.”
‘Mahpuslar koğuşta hastalığını geçiriyor’
Şu an koronavirüsten kaynaklı cezaevlerinde hastaneye sevklerin durdurulduğunu söyleyen Ömer, “İnsanlar hastalanıyor ve hastalığını koğuşlarında geçiriyor. Anladığım kadarıyla cezaevleri mahpuslara hastaneye bulaşma riskinin artmaması için gönderilmiyor. Ancak bu kez mahpuslar koğuşlarda hastalığını geçiriyorlar. ‘Bir iki haftadır revire çıkamıyoruz. Hastaneye gidemiyoruz diye’ birçok şikayet geldi. Mahpuslar ‘hasta haliyle karantinada kalsın’ gibi bir mantık olduğunu düşünüyorum. Durumu ağırlaşanları tek tük hastaneye gönderiyorlar. Sincan Cezaevinde testi pozitif çıkan mahpusun da yoğun bakımda olduğu kesin.”
‘Vaka yok demek için 300 bin mahpusun testten geçirilmesi lazım’
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün “cezaevlerinde pozitif vaka yok” açıklamasını hatırlatan Ömer, “Tabi olmaz. Test yapmıyorsun ki. Doğru düzgün bir tedbir yok. Adalet Bakanı’nın baştan beri yaptığı açıklamalara güvenmiyorum. Zaten kendisi de inanmayan bir tavırla yapıyor bu açıklamaları. Vaka yok demek için 300 bin mahpusun testten geçirilmesi lazım. Zaten mahpuslar risk grubunda. 5-6 kişilik koğuşlarda 3 katı insan kalıyor. Havasız, güneşsiz rutubetli yerlerde yaşamak durumunda kalıyorlar. Koğuşların halini görüyoruz. Cezaevleri İnsan Hakları Komisyonu olarak, cezaevlerini dolaştığımızda koğuşun içinde 5 dakika bile zor duruyoruz, daralıyoruz. Oraların hali zaten apaçık ortada” diye konuştu.
‘Sağlık çalışanlarında çok fazla pozitif vaka var’
Ömer, dün sosyal medya hesabından Hacettepe Üniversitesi’nde 6 sağlık çalışanının hastanede yattığı bilgisini paylaştığını belirterek, “Bildiğim kadarıyla bu resmi kayıtlarda yok. Bu tür vakalar var çok bildirilmiyor. Bana orada tıp öğrencisi haber verdi. Artık sağlık çalışanlarını korona vurmaya başladı. İnsanlar bunları görmüyor. Sağlık çalışanları korona olursa sağlık sistemi çökebilir. Cezaevlerinde durum bu iken bir de diğer tehlike sağlık çalışanlarında çok fazla pozitif çıkan vaka var. İstanbul’da 24 aile hekiminin pozitif çıktığı söyleniyor. Şimdi böylesi bir ortamda hala ‘vaka yok’ diye açılama yapıyorlar” ifadeleri ile yetkilileri eleştirdi.
Ömer, cezaevleri için ailelerin çok tedirgin olduğunu ve kendisine çok sayıda ailenin ulaştığını aktararak, yetkililerden açıklama yapmalarını istedi.