
Psikologlar 'korkmayın' dedi, kadınlar önlem alınmasını istedi
- 09:16 14 Mart 2020
- Güncel
Rengin Azizoğlu
DİYARBAKIR - Dünyanın dört bir yanında binlerce kişinin yaşamını yitirmesine neden olan koronavirüs salgınına ilişkin Psikolog Duygu Berekatoğlu kaygıdan kurtulmanın gerektiğine dikkat çekerken, Diyarbakırlı kadınlar ise önlem alınması gerektiğini vurguladı.
Son dönemde koronavirüs dünya gündemine oturdu. Çin'de ortaya çıkan koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısı 5 bine yaklaşırken geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, virüsün Türkiye’ye de geldiğini ve vaka sayısının 5'e çıktığını açıkladı. Açıklamayla beraber halktaki tedirginlik ve panik ciddi boyutlara ulaştı. Konuya ilişkin Psikolog Duygu Berekatoğlu ve Diyarbakırlı kadınlar ajansımıza konuştu.
İnsanların özellikle sosyal medya üzerinden salgın hakkında doğru yanlış birçok bilgiye maruz kaldığını söyleyen Duygu, virüsle ilgili paylaşılan görsellerin ve yazılan yazıların insanlar üzerinde yüksek düzeyde strese, korkuya, paniğe ve endişeye neden olduğunu söyledi.
‘Virüsle ilgili yazılan yanlış yazılar histeri yaratır’
Duygu, yaşanan yanlış bilgi aktarımlarının insanlar üzerinde fobiler, uyku problemleri, beslenme sorunları, histeri, xenofobi (yabancı kişilerden korkma) gibi etkiler yarattığına dikkat çekti. Duygu, “Salgın hastalıklar dünya genelinde her yaş grubundan milyonlarca kişiyi etkileyen oldukça yaygın hastalık olmaları sebebiyle Hipokondriyak (hastalık hastalığı) ve Obsesif kompulsif bozukluk hastalığına sahip kişiler stres ile daha fazla panik yaşıyor” ifadelerini kullandı.
‘En korkutan şey belirsizlik’
Yanlış bilgilendirmenin ve kontrol edememe duygusunun insanlar üzerinde büyük kaygıya yol açtığına dikkat çeken Duygu, en çok korkutan şeylerden birinin ise belirsizlik olduğunu dile getirdi. Duygu, “Virüsün henüz bir tedavisinin bulunamaması ve bu nedenle her gün birçok ülkede ölümlerin arttığını duyuyor olmamız ve ülkemizde görülmüş olması ciddi anlamda insanlar üzerinde ölüm korkusu oluşturdu. İnsanlar karantina ihtimalinden dolayı gıda stoklamak için marketlere akın etti, toplantılar konserler etkinlikler iptal edildi sosyal yaşamları etkilendi” diye konuştu.
‘Belirsiz kişilerden gelen mesajları dikkate almamak lazım’
Bu durumun önüne geçebilmek ve psikolojimizi koruyabilmek için salgına karşı farkındalığın artması gerektiğini aktaran Duygu, “Doğru ve güvenilir kaynaklardan bilgi almamız gerekiyor. Özellikle Whatsapp uygulaması üzerinden belirsiz kişilerden gelen sesli mesajları dikkate almamak lazım. Mümkün olduğunca abartılı haberlerden uzak durmaya çalışmak lazım. ‘Alkol virüse iyi geliyor’ gibi bir yanlış bilgi yüzünden İran’da sahte alkolden 27 kişi hayatını kaybetti. Alkol ile virüs ölümü sadece el temizliğinde geçerli. Yüzde 60 ve üzerinde alkol içeren el temizleyicisi (dezenfektan, kolonya) elimizdeki virüsleri yok ettiği için gün içerisinde ellerimizi sürekli sabunla yıkamalı ve hijyen kurallarına dikkat etmeliyiz. Çocukların yaşına ve gelişim düzeyine uygun olarak koronavirüsü ve diğer tüm hastalıklardan korunma yollarını söyleyip, el yıkamanın önemini anlatmak, stresle baş etmek için hayattaki pozitif düşüncelere odaklanmak, keyif alacak şeyler yapmak ve sağlıklı beslenme alışkanlığı edinmek önemli” dedi.
Konuya ilişkin mikrofonumuzu kadınlara uzattık. Kadınların koronavirüsle, alınmayan tedbirlerle ve korunma yöntemleriyle ilgili yorumları şu şekilde:
Songül Yalçın: Sosyal medyadan bu konuda bilgiyi edinmeye çalışıyoruz. Ciddi bir hastalık. Dünya genelinde 4 binden fazla yaşamını yitiren insan var. Bizim halk olarak önlem almamız gerekiyor. Toplu alanlara daha az girip, sıkça el yıkamalıyız. Umarım en yakın zamanda önlemler alınır ve bu sorun giderilir. Ülke genelinde hijyen önemli. Bizim toplumda çok fazla el ele tutuşma, sarılma var. Bunun daha az olması gerekiyor. Bunun yanı sıra birçok yerde dezenfektanların fiyatı ciddi oranda arttı. Fiyat artışlarının önüne geçilmeli. İnsanı rahatsız ediyor. Bu gibi durumlarda kolonya, peçete, maske gibi ürünlerin daha uyguna satılması gerekirken bu artış doğru değil.
Şaibe Deniz: Toplum olarak korkuyoruz. En fazla bizim yaş grubumuz etkiliyor. Şimdi markete gidip kolonya, ıslak mendil, peçete alacam. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Elimizi yıkamaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Devletin gereken önlemleri alması gerekiyor. Bu kadar hastayı getirdiler ülkenin içine koydular bu durumun önüne geçmediler. Tüm dünyada ölümler yaşanırken burada da bir önlem alınması gerekiyordu. Her tarafı ilaçlasınlar. İstanbul’da dezenfektanlarla temizleniyor her yer buralarda herhangi bir önlem alınmıyor. Zaten ekonomik kriz var şimdi korona yüzünden fiyatlar daha da arttı. Her sene bir şey çıkarıyorlar ki zam yapsınlar. Şimdi markete gidip mecburen 4 katına alacağız.
Birgül Aslan: Hepimiz büyük bir korku içerisindeyiz. Bekliyoruz. Herhangi bir önlem alınmıyor. Bu konuda çok geç kalındı. İnsanlar korunmak için marketlere hücum etti. Bu tür durumlarda insanlarımız fırsatçılık yapıyor. Ürünler bir yerine bin katına çıkıyor. Hepimiz çok şaşkın ve endişeliyiz. Halk bilgilendirilmeli ve bir an önce hijyen ve temizlik için destek sunulmalı.
Aysel Vural: Korku içerisinde yaşıyoruz. Biz de herkes gibi sabun, kolonya kullanıyoruz. Kendimizi korumaya çalışıyoruz. Türkiye’de genel olarak hiçbir ortam hijyenik değil, bu konuya ilişkin dikkat yok. Bakanlar çıkıyor açıklama yapıyor ama önlem alınmıyor. Halkı bilgilendirmiyorlar. İnsanlar ne yapacağını bilmiyor. İşyerleri, okullar tatil edilmeli. İnsanlar zaten krizle boğuşurken bir zam da bu virüsle birlikte geldi. Tüm fiyatlar iki katına çıktı. Kimse fakir fukarayı düşünmüyor.
Deniz Dayıoğlu: Tehlikeli bir durumla karşı karşıyayız. Kimse bunu ciddiye almıyor. Devletin bir an önce önlem alması, Biz kendimizden de çocuklarımızdan da korkuyoruz. Hiçbir yere dokunmamaya çalışıyoruz ama nereye kadar. Şimdi gidip kendimize kolonya aldık. Küçücük bir kolonyaya 35 tl verdik. Bir maskeye 150 lira istiyorlar. Halk nasıl korunsun? Koronavirüsten cebimiz yandı.
Serpil Dikant: Önlemlerin alındığını söylüyorlar ama ne düzeyde alındığını kimse bilmiyor. Devletin alması gereken tedbirler de var. Sıkıntılı bir dönemdeyiz. Biz de kendi önlemimizi kendimiz alacağız. Hijyenimize dikkat edeceğiz. Fiyatlar arttı. Kurnaz esnaflar nereden rant sağlayacaklarını şaşırdı. Sağlıktan bile rant sağlayacaklarsa söyleyecek bir laf bulamıyorum. 10 liralık maskelerin fiyatı 100 liraya çıktı. Fiyat artışlarına ilişkin tedbir alınmak istense alınır ama alınmıyor. Allaha emanet yaşıyoruz.