HABER MERKEZİ - Ege kentlerinde alanlara çıkan kadınlar, savaşa, şiddete, katledilmelere, ekonomik krize karşı mücadeleye devam edeceklerinin mesajını verdi.

 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Türkiye ve bölgenin birçok kentinde etkinlikler düzenlendi. Ege bölgesinde de kadınlar alanlara çıkarak taleplerini haykırdı. 

 

İzmir

 

İzmir’de kadınlar 8 Mart eylemlerine Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirdikleri basın açıklaması ile başladı. İzmir Kadın Meclisi’nin düzenlediği açıklamada, erkekler tarafından katledilen kadınların aileleri de yer aldı. Kadın Meclisleri adına konuşan Hilal Susuz, “Geçtiğimiz yıl 467 kadın öldürüldü ve kısmi hala aydınlanmadı. Bu gerçeği bugün ülkenin tüm meydanlarında haykırıyoruz. 6284 ve İstanbul Sözleşmesi’nin her bir maddesini uygulatacağız. Kadınlara çağırımız şiddetin karşısında asla yalnız yürüme, biz varız. Güç de umut da biziz" diye konuştu.

 

Kadınlar yürüyüş gerçekleştirdi

 

İzmir Kadın Platformu ise Alsancak’ta bulunan ÖSYM binası önünde “Krize şiddete savaşa sömürüye karşı eşit ve özgür bir yaşam için mücadeleyi büyütüyoruz” pankartı ile Türkan Saylan Kültür Merkezi’ne kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Sık sık “Kadınlar savaş istemiyor”, “Direnen kadınlara bin selam”, “Gülistan Doku nerede”, “Jin jîyan azadî”, “Göçmen kadınlar yalnız değildir” sloganları atan kitleye HDP il binasından yürüyerek gelen HDP Kadın Meclisi de katıldı.

 

‘Savaş en çok kadınları vuruyor’

 

Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde ortak basın açıklaması okundu. Türkçe, Kürtçe ve Arapça açıklamayı Eren Saran, Didar Gül ve Beren Sümen gerçekleştirdi. Her ay onlarca kadının katledildiğine dikkat çekilen açıklamada, ekonomik krizin yükünün kadınlara yüklendiği, içerde ve dışarda yürütülen savaş politikalarında ısrarın sonucunu yine kadınların ödediği belirtildi. Açıklamada “Irak’ta, Suriye’de, Libya’da girişilen her operasyon bir yandan binlerce dolara yani daha çok yoksulluğa mal olurken, diğer yandan binlerce insan yerinden yurdundan ediliyor, en çok da kadınlar ve çocuklar mülteci olmaya itiliyor. En son İdlib’de gerçekleşen saldırıda olduğu gibi yoksul ailelerin ocağına ateş düşüyor. Ölen askerlerin ardından annelerinden ‘vatan sağ olsun’ demesi bekleniyor” sözlerine yer verildi.

 

‘Göçmen kadınlar saldırıya maruz kalıyor’

 

Açıklamada Suriye politikasında sıkışan AKP iktidarının mültecileri Avrupa ülkelerine karşı koz olarak sınırlara sürdüğü belirtilirken, şunlar kaydedildi: “Bu karda kışta, kadın, çoluk çocuk demeden insani tüm koşullardan uzak bir şekilde sınırda beklemelerine, umutlarının, hayatlarının tükenmesine, insan kaçakçılarının elinde ölüme gitmelerine göz yumuluyor. Emperyalist çıkarlar uğruna girişilen savaş, asıl sebebi göçmenlermiş gibi gösterilerek yoksul halklar birbirine kırdırılıyor. Sınırlara gitmeyen binlerce göçmen kadınlar, yaşadıkları korku bir yana, daha çok sömürü, baskı ve tacize maruz kalıyor, kimlik problemi, geri gönderme kararları yüzünden yaşadıklarına ses dahi çıkaramıyor. Silah tekellerinin çıkarını ‘milli çıkar’ diye önümüze serenler bilsinler ki bizim sizin kârınıza feda edeceğimiz ne bir çocuğumuz ne de bir canımız var. Ülkede demokrasi, bölgede barış istiyoruz. Suriye topraklarından çıkılmalı, bölgeye emperyalist müdahalelere son verilmelidir.”

 

‘Katledilen kadınların hesabını soracağız’

 

Açıklamada şunlar yer aldı: “Kadın danışma ve dayanışma merkezleri, tecavüz kriz merkezleri açılmasını istiyoruz. Kadın cinayetlerinde ‘iyi hal’ indirimlerinin sona ermesini istiyoruz. KHK’lerle bir gecede ekmeğinden olan, sosyal ve politik yaşamdan uzaklaştırarak eve kapatılmak istenen kamu emekçisi kadınların işe geri dönmesini istiyoruz. Mücadelelerle kazanılmış, kayyımlar ve tutuklamalarla elimizden alınmak istenen eşbaşkanlık hakkımızı elimizden almanıza izin vermeyeceğiz. Erkek şiddeti ile katledilen, katilleri aklanmaya çalışılan kadınların hesabını hep birlikte soracağız."

 

Açıklamanın ardından İzmir Kadınlar Birlikte Güçlü’nün düzenlediği Türkiye’de ve dünyada, savaşlarda hayatını kaybeden, tecavüze maruz bırakılıp katledilen, iş cinayetlerinde katledilen kadınlara vurguda bulunan ve Las Tesis’i selamlayan bir gösteri gerçekleştirildi.

 

Bornova

 

Bornova Kadın Platformu bileşenleri de Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelerek açıklama yaptı. Açıklamada, "Çocuklar kreşe kadınlar işe", "Cinsel, sınıfsal, ulusal sömürüye son” ve “Krizin yükü patronlar” sloganları atıldı. Açıklamada konuşan Berrin Burakçı Bağış, krizin yükünün herkesten çok kadınların omuzlarına yıkıldığına dikkat çekerek, "Ne kadar çalışırsak çalışalım her gün daha da yoksullaşıyoruz, çalışma koşullarımız her geçen gün daha da ağırlaşıyor" dedi. Berrin, "Kapitalizme, cinsel, sınıfsal, ulusal sömürüye, baskı ve zorbalığınıza karşı kadın dayanışmasını büyütecek mücadeleye devam edeceğiz" mesajı verdi. 

 

Manisa

 

Manisa'nın Şehzadeler ilçesinde HDP, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Kadın Meclisi Manolya Meydanı’nda bir araya geldi. HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ile çok sayıda kadın katıldı.

 

‘Kadın özgürleşmeden dünya özgürleşmez’

 

HDP Manisa İl Örgütü, Nurlu Pınar ilçesindeki parti binası önünde etkinlik düzenledi. “Biz kadınlar özgürlükte ısrarla mücadeleye kararlıyız” pankartının açıldığı etkinlikte HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit konuştu. Gülistan, yıllardır erkek zihniyetinin sürdüğüne işaret ederek, "Bunun en katmerli zulmünü ise 2002 yılından beridir iktidarda olan AKP sürdürüyor. AKP’nin istediği kadın olmayacağız. Biz bu toplumun, ülkenin ve dünyanın yarısıyız. Bu dünyayı eşit ve özgür yapana kadar boş durmayacağız. Kadın özgür olmadan toplum özgür olamaz. Kadın özgür olmadan dünya özgürleşmez” diye konuştu.  

 

Aydın

 

Aydın Kadın Dayanışma Platformu da Efeler ilçesinde bulunan Nevzat Biçer Parkı'nda bir araya gelerek, Kent Meydanı'na kadar yürüyüş yaptı. “Kırıntı değil daha fazla etkinlik daha fazla özgürlük” pankartının açıldığı yürüyüşe çok sayıda kadın katıldı. Yürüyüş, yapılan açıklamanın ardından slogan ve zılgıtlarla sona erdi.