Silopi'de 8 Mart: Direnişi kuşanmış Botanlı kadınlar özgürlüğe yürüyor
- 14:16 8 Mart 2020
- Güncel
ŞIRNAK - " Direnişi örgütlüyoruz, özgürlüğe yürüyoruz" şiarıyla Silopi’de yapılan 8 Mart mitingi alanı dolduran kadınların coşkulu katılımı ile devam ediyor. Mitingde konuşan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, kadınların özgürlük kokusunu bir kere aldıklarını ve ne pahasına olursa olsun bu yoldan vazgeçmeyeceklerini söyledi.
Tevgera Jinên Azad (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi öncülüğünde " Direnişi örgütlüyoruz, özgürlüğe yürüyoruz" şiarıyla 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında Silopi'de yapılan miting kadınların coşkulu katılımı ile devam ediyor. Mitingde konuşma yapan Demokratik Toplum Kongresi( DTK) Eş Genel Başkanı ve Halkların Demokratik Partisi( HDP) Hakkari Milletvekilli Leyla Güven, " Biz kadınlar özgür bir yaşam istiyoruz. O yüzden bugün her yerde alanlar dolu. Biz bugün 8 Mart alanlarını doldurduk yarın da Newroz alanlarını dolduracağız. Kimse Kürt kadınının mücadelesi önünde duramaz" dedi.
Kadınların rengarenk yöresel kıyafetleri ile sabah saatlerinden bu yana doldurduğu alanda çekilen halaylar bir an olsun durmadı. Kadınlar polis ablukasına rağmen alanı doldurmaya devam ederken miting " Jiyan Jiyan Azadî" sloganları ile sürüyor. Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler adına yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan mitingde ilk olarak kentte ki 8 Mart Tertip Komitesi adına HDP Cizre İlçe Başkanı Güler Tunç söz aldı. Alanda bulunan kadınları selamlayarak konuşmasına başlayan Güler, bütün kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutladı. Güler var olan savaş ortamının bir an önce son bulması çağrısında bulunarak konuşmasını " Jin Jiyan Azadî" sloganıyla bitirdi.
' Kadınların bedeninde devrim büyüyor'
Daha sonra Diyarbakır E Tipi Kadın Kapalı Cezaevi ve Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevlerinden kadın tutsakların gönderdiği mektuplar okundu. Mektubu kadınlar adına HDP Şırnak İl Yöneticisi Zozan Aksu okudu. Şiir ve selamla başlayan tutsakların mektubunda şu ifadeler yer aldı; " Esareti kadınlara reva görenlere inat direnişi ve yaşamı yeşerttiğimiz zindanlarda, sizlerle buluşmanın coşkusunu yaşıyoruz. Her geçen gün gelişen baskı ve dayatmalarda, faşizmi ne kadar zorladığımızı ve kadın özgürlüğüne ne kadar yaklaştığımızı görüyoruz. Tarihi bir sürecin içinden geçerken büyük Ortadoğu kaosunda faşizme karşı en büyük mücadelenin sahibi kadınlar eşitsizliğe karşı kadın devrimini emziriyorlar. Kadınların bedeninde devrim gün be gün büyüyor, yayılıyor.
Devrimlerin sonunda en kutsal huzur, direnenlerin olur; en büyük utanç ise direniş kalelerinde olmayanların.
Bugün sizlerle beraber görüyoruz ki eril zihniyete karşı direnenler olarak çok güçlüyüz ve yürüyoruz. Kararlılığımız tam da bu noktada gösteriyor ki lanetli bir utancın sahiplerinden olmayacağız.
Kadınlar olarak, özelde zulmün cenderesinde kalmış Kürt kadınları olarak, en kritik aşamada inisiyatif geliştiriyoruz ve görev üstleniyoruz. Halklara demokratik, ekolojik, cinsiyet özgürlükçü bir toplum inşasıyla cevap olacak ve devrimi bedenleştireceğiz.
‘Bir gün değil her gün 8 Mart ve her yer 8 Mart 8 Mart her yer direniş’ anlayışı, kadın cinayetlerini de, savaşı da, otoriter gerici yönetimi de durdurabilecek kadar güçlü bir slogandır. Biz kadınlar bedenimize, kimliğimize, irademize, emeğimize, varlığımıza yönelen tüm saldırıları ancak kadın dayanışmasını ve kadın örgütlülüğünü büyüterek yanıt verebiliriz.
Şimdi 8 Mart'ta yakılan özgürlük ve eşitlik meşalesini Newroz’la buluşturarak, barışa giden yola köprü kurma zamanı.
Bizde alanlarda stran ve zılgıtlarımız ile sizlerleyiz
Şimdi an’a cevap olmak için meydanları doldurma, zılgıtlar eşliğinde özgürlük halaylarına durma, buradan aldığımız güç ve enerjiyle mücadeleyi büyütme zamanı.
Bunu yapacak gücümüz de var inancımız da. Bizler, gücümüzü “taşta gül olmak” diyen yoktan var eden, kadın devrimini halkların devrimi olarak gören ve "sizin devriminiz gül devrimidir" diyen bilgeden aldık.
Bizler de tutsak alınamayan kadınlar olarak zılgıtlarımız, stranlarımız ve halaylarımızla birlikte sizlerle alanlarda olacağız. Bu vesileyle tüm kadınların 8 Mart dünya kadınlar gününü kutluyor, sokaklara, meydanlara yansıyan kadın iradesinin ve kadın duruşunun, yeni bir sürece öncülük etmesini diliyoruz. İnanarak direnen, bedel ödeyen, başta barış annelerimiz beyaz tülbentli analarımızı, tüm kadın yoldaşlarımızı bir kez daha selamlarken dirençli, onurlu ve duyarlı halkımızı direnişin etrafından kenetlenmeye, özgür ve eşit yarınlarda buluşmaya çağırıyoruz."
Okunan mektubun ardından alanda ki kadınların alkış ve zılgıtları eşliğinde Demokratik Toplum Kongresi( DTK) Eş Genel Başkanı ve Halkların Demokratik Partisi( HDP) Hakkari Milletvekilli Leyla Güven sahneye çıkarak alanda ki kadınları selamladı. Alanda ki kadınların kadınlar gününü kutlayarak konuşmasına başlayan Leyla, Botan'tan cezaevinde ki kadınlara selam gönderdiklerini ve dört parça Kürdistan’da bütün kadınların kadınlar gününü kutladı. "Güvenlik güçlerine sesleniyoruz bu bariyerleri kaldırın. Bugün kadınlar günü kadınlardan korkmayın. Bugüne kadar savaşları erkekler başlattı bu bariyerleri kaldırın göreceksiniz kadınlar barışı getirecek" diyerek konuşmasına devam eden Leyla, kadınların her alanda mücadelesinin devam ettiğini söyledi.
' Biz kadınlar özgür bir yaşam istiyoruz'
Leyla, " Kadınlar barış istiyor kadınlar savaş istemiyor. Kadınlar özgür bir yaşam istiyor. İşte bu yüzden kadınlar bugün alanlarda. Biz biliyoruz ki bugün alanlar Diyarbakır'da da diğer bütün alanlarda da dolu. Buradan alanlarda olan bütün kadınların kadınlar gününü kutluyoruz. Nasıl ki bugün 8 Martta alanları doldurduk bu ruhla Newroz alanlarında da olacağız. Biz kadınız acılarımız var diyoruz o yüzden bugün alanlardayız. Barış annelerinin ellerinden öpüyorum. Bu davada canları yanan en çok sizlersiniz. Biz kadınlar köleliğe, erkeklerin zihniyeti ve savaşa hayır diyoruz. Biz diyoruz ki bugün varız yarın da var olacağız. Özgür bir yaşam istiyoruz. Geçtiğimiz günlerde sizlerde biliyorsunuz Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'la görüşme gerçekleşti. Görüşmeden bize selam gönderdi. Bize barış için yaşam için çalışın emek verin dedi" ifadelerini kullandı.
' Rojava ruhu her yere yayıldı'
Konuşmasının devamında Rojava'da ki kadınlara selam gönderen Leyla, Rojava'da var olan ruhla yollarına devam ettiklerini söyledi. Leyla, " Biz buradan Rojava devrimine de selam gönderiyoruz. Kadınlar öncülüğünde büyük bir mücadele yaşandı. Şuanda bütün Avrupa halkı yönünü Rojava'ya orada ki kadınlara çevirmiş durumda. Orada ki bütün ırktan kadınlar birlikte özgür bir yaşam inşa etti. Bu yaşama da saldırmak istiyorlar bunun içinde bütün her şeyi yaptılar. Ama biz buradan söylemek istiyoruz o ruh çoktan ortaya çıktı. Ve o ruh hiç bir şekilde yıkılamaz. Umut ediyorum ki bizler çok yakında oradan güzel haberler alacağız" diye konuştu.
' Barış istiyorsanız gidin İmralı'nın kapılarını açın'
İktidarın kadınları katlederek korkutmaya çalıştığını belirten Leyla, bugün alanlara çıkan binlerce kadının bu korkutma çabalarına en iyi şekilde cevap verdiğini ifade etti. Kadınların özgürlük kokusunu bir kere aldıklarını ve bunun peşinden sonuna kadar gideceklerini vurgulayan Leyla, " Taybet Ana'yı buradan saygıyla anıyoruz. Onu katlederek kadınlar korksun evde otursun dediler. Ama şimdi siz onlara bu alanı doldurarak en iyi cevabı verdiniz. Bizden evde oturmamızı istiyorlar ama biz özgürlüğü bir kere tanıdık. Kadın özgür olmadan toplum özgür olmaz diyerek başladık bu yola. Onlar ne yaptı bunu anladı şehirlerimizi yıktı insanlarımızı katlettiler. Ama bugün görüyoruz ki ne yapsalar da bizim irademizi asla kıramayacaklar. Tecridi de bu yüzden sürekli ağırlaştırıyorlar. Bu tecritle hiç bir şeyi elde edemezsiniz. Bunu yapmayın artık. Buna karşı bir den çok arkadaşımız yaşamlarını ortaya koydular. Neden çünkü Abdullah Öcalan şahsında bu tecrit bütün kadınlara uygulanıyor. Eğer sizler barış istiyorsanız gidin İmralı'nın kapılarını açın" şeklinde konuştu.
' Biz Kürdüz vatanımız da Kürdistan bunu kimse değiştiremez'
8 Mart alanlarında olduğu gibi Newroz alanlarının da bu şekilde dolacağını söyleyen Leyla, " Biz Kürt kadınları şanslıyız, belki çok acı çektik ama güzel günler bizi bekliyor. Umut ve ışık var bizde onun peşinden yürüyoruz. Şuanda bütün dünyanın Kürt halkının mücadelesinden haberi var. İktidar gençlerimizi yozlaştırmak için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Ama asimilasyon politikaları ile bizi bitirmeleri asla mümkün değildir. Biz Kürdüz bizim vatanımız da Kürdistan'dır bunu kimse değiştiremez. Biz bugün 8 Mart alanlarını doldurduk yarın da Newroz alanlarını dolduracağız.Bir daha ki sefere AKP iktidarı olmayacak" dedi.
Leyla konuşmasını PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde ki tecridin son bulması yönünde çağrı yapıp, " Jin Jiyane, Be jin jiyan nabe( Kadın yaşamdır kadınsız yaşam olmaz) Jin Jiyan Azadi" sözleriyle bitirdi.
' Biz Botan'lı kadınlar haftalarca yerde kalan cenazelerimizi unutmayacağız'
Leyla'nın ardından mitingde sözü TJA Aktivisti Zeynep Ürün aldı. Kadınlar üzerinde var olan baskılara karşı mücadelenin her alanda devam ettiğini ifade ederek, " Kadınların zılgıtlarından korkuyorlar. Köleliği isteyenler kadınların mücadelesinden korkuyor. Biz bunlara özgür bir yaşamla cevap vereceğiz. Kürt kadını dünya kadınları için bir ışık ve mücadele yaratıyor. Bizler direnen kadınları asla unutmayacağız. Seveler, Fatmalar ve Pakizeler onların mücadelesi devam edecek. Haftalarca yerlerde kalan cenazelerimizi asla unutmayacağız. Sistem Botan üzerinde oyunlar oynuyor bizleri baskılarla susturmak istiyorlar. Ama bizim sessimizi asla kısamayacak. Devlet iyi bilsin ki Botanlı kadınlar hiç bir politikaya asla boyun eğmeyecek. Bugün AKP zulümle halk üzerinde her şeyi yapıyor ama biz buna izin vermeyeceğiz" dedi.
" Jin Jiyan Azadi" sloganları eşliğinde sona eren konuşmaların ardından sanatçı Nurcan Değirmenci sahneye çıktı. Kadınların halaya durduğu miting sanatçıların şarkıları ardından sona erecek.