İSTANBUL - HDP İstanbul İl Örgütü çalışanları partilerine dönük dün silahlı saldırıda bulunan kişinin pazartesi günü elinde Kuran ve bayrakla binaya geldiğini ve ısrarla il başkanlarını görmek istediğini ancak göremeyince çekip gittiğini söyledi.

 

İstanbul’un Beyoğlu ilçesindeki Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul il binasına dün silahlı saldırı düzenlenmişti. Saat 15.00 sıralarında bina önüne giden kimliği belirsiz kişinin havaya 7 el ateş ettiği, ardından HDP binasıyla aynı sokakta bulunan İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne gittiği ifade edilmişti. HDP İstanbul İl Örgütü çalışanları, saldırıda bulunan kişinin daha önce elinde Kuran ve bayrakla binaya geldiğini söyledi.

 

‘AKP’li olduğunu söyledi’

 

Şahsın 14 Ocak Pazartesi günü il binasına geldiğini ifade eden çalışanlarından Sultan Abul, olaya ilişkin şunları söyledi: “Saldırgan buraya geldi ve il başkanlarını görmek istediğini söyledi. Ben de toplantıda olduklarını söyledim. Salona buyur ettim. Geldi oturdu, çay verdim, çayını içti. Bana çayın güzel olduğunu ama kahve de istediğini söyledi. Ben de kahve yaptım, verdim. Israrla başkanı görmek istediğini söyledi. Elinde bir kutu vardı ve içinde bayrak ve Kuran olduğunu onu başkanlara getirdiğini söyledi. Yaklaşık iki saat oturdu. İlk başta onunla Kürtçe konuştum. Ama bana Kürtçe bilmediğini Türk olduğunu ve AKP’li olduğunu söyledi. Ben de ister AKP’li ister CHP’li ister HDP’li bizim için fark etmez dedim. Dün geldi silah sıktı ama sanki hiçbir şey yapmamış gibi elini kolunu sallayarak çekip gitti. Bize yakın karakol var. Karakolun oraya kadar da gitti. Kimse ne yaptın diye söylemedi. Arkadaşımız gitti polislere durumu anlattı, tutun dedi. Öyle gözaltına alındı.”

 

‘Kayseri’den geldiğini söyledi’

 

Pazartesi günü alt katta çalışan arkadaşın yukarı çıkıp bir şahsın geldiğini söylemesi üzerine şahısla görüştüklerini ifade eden Mehmet Tayyip Aslan, şahsın “Kayseri’den geldim” dediğini aktardı. Mehmet Tayyip, “Saldırgan daha önce başkalarıyla HDP hakkında konuştuğunu onların ‘HDP’ye bir parça girersin bin parça çıkarsın’ dediklerini söyledi. Biz de HDP’nin böyle olmadığını, HDP’nin tüm Türkiye’de yaşayan halkların sesi olma iddiasında olduğunu söyledik. Çay içerken bir poşetin içerisinde bir kutuyu gösterdi. Kutunun içerisinde bir tane Kuran-ı Kerim bir tane de Türk bayrağı vardı ve bize getirdiğini söyledi. Biz de ‘Bize getirdiysen biz de senin hediyeni kabul ediyoruz’ dedik ve teşekkür ettik. Sohbetimizde genellikle bizi polemiğe çekmeye çalışıyordu” diye belirtti.

 

‘Bilinçli bir eylem’

 

Şahsın ısrarla il eşbaşkanlarıyla görüşmek istediğini dile getiren Mehmet Tayyip, “Şahsı yolcu ederken bize teşekkür etti. ‘Sizin böyle olduğunuzu bilmiyordum. Sizi böyle anlatmıyorlardı’ dedi. Biz de HDP’nin kendisine yanlış anlatıldığını ifade ettik. Ondan sonra çekip gitti. Arkadaşlarımız salı günü şahsın tekrar çay içmeye geldiğini söylüyor. Bu şahsın karanlık güçler tarafından bu eylemi gerçekleştirmek için gönderildiğini ve hazırlıklı geldiğini gösteriyor. Ama bize Kayseri’den geldiğini söylüyor. Kayseri’den gelse bile bunun bilinçli bir eylem olduğunu, Türkiye halklarını ve HDP kitlesini karşı karşıya getirmeye çaba gösteren anlayışın, zihniyetin sonucunu olduğunu söyledik” ifadelerini kullandı.