
66 STK: Çocukların istismar failleriyle evlendirilmelerine karşı durmalıyız
- 09:14 30 Aralık 2019
- Güncel
HABER MERKEZİ - Çocukların istismar failleriyle evlendirilmesini öngören yasaya karşı yazılı açıklama yapan 66 STK, “Erken yaş evlilik, temelde çocuğa yönelik bir zorbalık, açık bir çocuk hakkı ihlalidir. STK’lar, aileler ve politika uygulayıcıları olarak, çocukların kendilerine tecavüz eden kişilerle evlendirilmelerini öngören bu yasal düzenlemeye karşı durmalı ve çocukların yanında yer almalıyız” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) ocak ayında gelmesi beklenen ve “çocukların, istismar failleriyle evlendirilmeleri durumunda failin affının önünü açan yargı paketine” 66 sivil toplum kuruluşu (STK) yazılı açıklama ile tepki gösterdi. “Çocukların kendilerine tecavüz eden kişilerle evlendirilmeleri ağır bir çocuk hakkı ihlalidir” başlıklı açıklamada, “Çocuk haklarını uygulama uygarlaşma yolunda geriye gidiyoruz. 2005 yılında Türk Ceza Hukuku Reformu ile engellenen kız çocuklarının kendilerine tecavüz eden kişilerle evlendirilmesine ilişkin düzenleme günümüzde yeniden yasal ve psikososyal boyutları ile çok ciddi riskler taşıyan ve çocuk haklarına tümüyle aykırı bir durum olarak önümüze çıkarılmıştır” denildi.
'Çözüm yolu olarak sunulmakta'
Bu yasal değişiklik ile çocukların kendilerini istismara maruz bırakan faillerle evlendirilmesi halinde “cezasızlık” getirildiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi: “Çıkarılmak istenen bu yasal düzenleme, topluma bir çözüm yolu olarak sunulmakta, koruyucu, onarıcı bir yasa imiş gibi bir algı yaratılmaktadır.
Erken yaştaki kız çocuğunun imam nikahı altında, kendinden yaşça büyük erişkinlerle bir araya gelmeye zorlandıkları evliliklerde, bu yasa yolu ile cezaevindeki koca af ile çıkacak, aile bütünlüğü yeniden onarılmış olacak gibi bir açıklama getirilmekte, burada kız çocuğunun bir yakınmasının bulunmaması, ailenin rızasının olması affın gerekçeleri olarak ileri sürülmektedir. Yapılan araştırmalar, ülkemizdeki erken yaş evliliklerinde, çocukların yüzde 30’undan fazlasının yetişkinlerle imam nikahı ile evlendirildiklerini ve bu durumu ailelerin rıza ve onayı ile olduğunu açıklamaktadır.
‘Çocuklara tacizde bulunana af getirecek’
Bu durumda 12 yaşındaki bir kız çocuğuna, kendinden 15 yaş büyük bir yetişkin erkek tarafından imam nikahı bağlamında bir cinsel taciz uygulandığında bu eylem suç sayılmayacaktır. Ayrıca, bu yasa gerçekleştiğinde, yalnızca erken yaşta, imam nikahı ile gerçekleştirilmiş evlilikler kapsamındaki kişilere değil, kız çocuklarına cinsel tacizde bulunan tüm kişilere de ‘cezasızlık’, ‘af’ getirecektir.
Ülkemizdeki toplumsal cinsiyet eşitliğini hiçe sayan yaklaşımlar, geleneksel ve dinsel dogmalar, özellikle kız çocuğunu bir cinsel nesne, anne babanın istedikleri gibi yönetecekleri bir ‘mal’, kendi istenci, yönelimi, duygusu, düşüncesi olmayan bir varlık gibi gören çağdışı tutumlar, erkeği önceleyen, kızları edilginleştiren ve değersizleştiren bakış açıları o denli yaygınlaşmıştır ki artık kız çocuklarının kendilerine tecavüz eden kişiler ile evlendirilmesi konusu bile, tartışılabilir bir konu olarak gündeme getirilebilmektedir.
Kız çocuğunun evlendirilmesi, onu en temel haklarından biri olan eğitim hakkından yoksun bırakma demektir. Onda değersizlik duygusu, benlik saygısında düşme, öfke, dışlanmışlık ve terk edilmişlik duygularının ortaya çıkmasına neden olur, kendini çıkmazda hisseder.
‘Çocukları evlendirmek hak ihlalidir’
Erken yaş evlilik, temelde çocuğa yönelik bir zorbalık, açık bir çocuk hakkı ihlalidir. Çocuk hakları açısından 18 yaş öncesi bireyler çocuk sayılmaktadır ve gerek fiziksel, gerekse ruhsal yönden evlilik onlar için düşünülemez. Çocuklar eğitim, oyun oynama, kendilerini geliştirici etkinliklere katılma hakları nedeniyle evlendirilemez. Ayrıca çocukların her türlü cinsel sömürüye ve cinsel istismara karşı korunma hakları bulunmaktadır. Çocuk evliliği bir çocuk hakkı ihlali, dolayısıyla bunu gerçekleştiren yetişkinler için bir suçtur. Ülkemizde 12-16 yaş arası kız çocukları, kendilerinden 10-15 yaş büyük yetişkinlerle imam nikahı ya da başka tanımlamalar altında karı-koca ilişkisi içinde birlikte yaşamaya zorlanmaktadırlar. Toplumumuzda bu tür evliliklere, denetleme, yaptırım ve bilgilendirme yoluyla son verilmelidir. Bu noktada STK’larla birlikte tüm topluma, ailelere ve devlete ciddi görevler düşmektedir. Çocuklarla evlenmek bir suçtur. Bu suçu işleyen ve bu suça katılan tüm yetişkinler ceza almalıdırlar.
STK’lar, aileler ve politika uygulayıcıları olarak, çocukların kendilerine tecavüz eden kişilerle evlendirilmelerini öngören bu yasal düzenlemeye karşı durmalı ve çocukların yanında yer almalıyız!”