
‘Yanımıza korkuyu değil cesareti aldık Soylu isyan butonuna bastı’
- 09:07 30 Aralık 2019
- Güncel
Dilan Babat
ANKARA - Kadın Savunma Ağı üyesi Aysun Gençtanır, İçişleri Bakını Süleyman Soylu’nun “Las Tesis” şarkısını söyleyen vekil kadınları tehdit eden sözlerini eleştirerek, “OHAL’den sonra Ankara sokakları yasaklanarak hiçbir şey yapılmazken, kadınlar şarkı söyleyerek sokaklara çıktı. Bizler yanımıza korkuyu değil, cesareti ve kadın dayanışmasını aldık ve Soylu isyan butonuna bastı” dedi.
Güney Amerika ülkesi Şili’de kadına yönelik taciz, tecavüz ve şiddete karşı kadınların başlattığı “Las Tesis” danslı eylemi dünyanın dört bir yanında karşılık buldu. Türkiye’de de kadınlar, “Las Tesis” danslı eylemlerle kadınların katledilmesine ve her türlü şiddete karşı ses çıkardı. Kadınların danslı eylem yaptıkları kentlerden biri olan İstanbul’da polis kadınların eylemine saldırarak, birçok kadını gözaltına almıştı. Ardından Ankara Güvenpark’ta bir araya gelen kadınların eylemlerine saldırılarak birçok kadın gözaltına alındı. Ankara Üniversitesi Cebeci kampüsünde öğrenci kadınların yapmak istediği dansa karşı Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyeleri, kadınları hedef alan açıklamalarda bulundu. Açıklamaya mor boyalarla tepki gösteren kadınlar ise gözaltına alındı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Meclis'te “Las Tesis” dansını “Las Tesis” şarkısını söyleyerek destekleyen vekillere, “Eğer dans da olacaksa hepimiz dans edelim fakat bu Türkiye'de polise, hakime, devlete, Başkan'a 'tecavüzcü' ve 'öldüren' demeyi gerektirmiyor. Eğer bunları söyleyerek bu mesele çözülecekse Meclis de duysun. Eğer bu Meclis, 'Bunları söylemeye devam etsinler’ derse ben İçişleri Bakanıyım, kanuna rağmen, Anayasa'ya rağmen en geniş hakkımı kullanacağım” diyerek tehditlerde bulundu.
Süleyman Soylu’nun tehditlerini Kadın Savunma Ağı üyeleri Aysun Gençtanır ve Buse Uçer değerlendirdi.
‘Kadın düşmanlarının gözünün içine baka baka söylemek bizlere cesaret verdi’
Aysun Gençtanır, iktidarın kadın bedenine her türlü saldırma hakkını kendinde bulduğunu vurgulayarak, “Şilili kadınlar şarkıda, ‘Tecavüzcü sensin, tecavüzcü sensin, polis, devlet, yargıç ve başkan’ diyordu ama biz ‘tek adam’ diyoruz. Direkt erkekliği karşımıza alarak onların gözlerinin içine baka baka, kadın düşmanı kurumların karşısından söyleyip işaret etmek ve yüzleşmek bize cesaret verdi. Kadınların vermek istediği mesaj şuydu; arzu nesnesine çevirdiğiniz bedenlerimizi alırız ve biz bu bedenlerimizi isyanın bir parçası haline getirip özgürlük ve eşitlik talebiyle dünyanın her yerini sarsabiliriz. İkincisi, yüzünüze baka baka, cesaretle ve büyük bir dayanışma ile ‘Bütüne, erkeliğe karşı öfkemizi kusabiliriz’ mesajı verildi” dedi.
‘AKP başı her sıkıştığında birilerini suçlu ilan ediyor’
AKP iktidarının yasaklarla kadın hareketini engelleyemediğini belirten Aysun, şunları söyledi: “OHAL’den sonra Ankara sokakları yasaklanarak hiçbir şey yapılmazken, kadınlar şarkı söyleyerek sokaklara çıktı. 25 Kasım ve 8 Martlarda çeşitli saldırı planlamalarında yasak ve sokak kelimesini kadın hareketi bir şekilde aştı. Bir kıyım süreci, kadın düşmanlığının inşa etmiş olduğu bir erkek rejimi ile karşı karşıyayız. Buradan doğru kadınlar nerede olursa olsun yaşamak için mücadele ediyor ve bu bizi birleştiren büyük bir nefes, çığlık haline geldi. Tabi bunu bölmek ve kesmek, toplumsallaşan bir mesele haline getirerek bitirmek istiyor, suçlu ilan etme gibi hamleler yapılıyor.”
‘APK iktidarı yetkilerini aşa aşa memleketi yönetiyor’
Süleyman Soylu’nun “Kadın kurbanlar ülkemizde artıyor” sözlerini ve bir yıldır İstanbul Sözleşmesine ile nafaka hakkına saldırıyı anımsatan Aysun, “Yasalar uygulanmıyor, önlem alınmıyor, harekete geçilmiyor ve bir gasp süreci yaşanıyor. ‘Böyle olmaz’ diyerek sözümüzü söylemeye başladık. Soylu’nun olduğu bütçe görüşmesinde, kadın vekillerin, yüzüne baka baka şarkı sözlerini söylemesi, sokaktaki müdahaleye bir tepkiydi. Akabinde yine açıklama yapan Soylu’nun her bir sözü tehdit aslında. Bir ülkenin İçişleri Bakanı, halkın huzurunda anayasalara rağmen bütün yetkilerini aşacağını ilan ediyor. AKP iktidarı yetkilerini aşa aşa, hak gaspı yapa yapa memleketi yönetti” diye konuştu.
‘Soylu isyan butonuna bastı’
Cebeci Kampüsü’nde TGB’lilerin dansa karşı yaptığı açıklamaya da değinen Aysun, şunları kaydetti: “Bizler de diyoruz ki ‘Sizler, yaşam için savaşan kadınlarla dans ediyorsunuz. Sonuna kadar dayanışma ile dans ediyorsunuz. Süleyman Soylu ne kadar hamle yaparsa yapsın, onun yargısı, emniyeti ne yaparsa yapsın kendilerini böyle dizayn ederlerse kadınların mor boyalarla isyanıyla karşılaşacaklar. Bizler yanımıza korkuyu değil, cesareti, kadın dayanışmasını aldık ve Soylu isyan butonuna bastı.”
‘Devletin fiili yasaklarını kadınların yasakları aştığını gördük’
Kadınların iktidar tarafından tehdit olarak görüldüğünü belirten Buse Uçer de şöyle konuştu: “İsyanların büyüdüğü ortaklaştığı iyi bir yıl geçti. Kadın cinayetlerin artması, kadın isyanının artmasına neden oldu. Süleyman Soylular ve çetelerle uğraştığımız ama işe yaramadığı bir yıl geçirdik. Sürekli erkeklikle, her biriyle mücadele ediyoruz. Emek alanında kadın sömürüye maruz kalıyor. Erkeklik bütün alanlara sirayet etmiş. Kadınların söz söylemesi gerektiğini düşünüyoruz. 2020 yılında feminist hukukumuzun geliştiği bir yıl diliyoruz. Kadın cinayetlerinin olmadığı bir yıl diliyoruz ama dilemekle değil mücadele ile olacağını da biliyoruz. Kadınların toplumsal önderliği alacağı bir yıl diliyoruz.”