DİYARBAKIR - Adını sık sık hak ihlalleri ile duyuran Bünyan Cezaevi’nde cezaevi yönetiminin kendilerine bağlı gruplar oluşturdukları ve bu grupların tutsaklara dönük işkence girişimlerinde bulundukları iddia edildi.

 

Türkiye ve bölgede bulunan neredeyse tüm cezaevlerinde büyük ihlaller yaşandığı her gün medyada yer alıyor. Bu cezaevlerinden Sincan Kadın Kapalı Cezaevi ve Kayseri Bünyan Cezaevi hak ihlalleri ile gündemden düşmek bilmiyor. Sincan Cezaevi’nde bulunan Leyla Uyanık’ın annesi ve Bünyan Cezaevi’nde bulunan Hasan Uyanık’ın ablası olan Şehriban Uyanık yaşanan hak ihlallerini anlattı.

 

‘Cezaevlerindeki sorunlar çözüme kavuşturulmuyor’

 

Cezaevlerinde cezaevi yönetiminin hesabına geldiği gibi davrandığını söyleyen Şehriban, yeri geldiğinde görüşmemeleri için görüş yasağının da verildiğine dikkat çekti. Cezaevi yönetimine bir şey dememelerinin en büyük nedeni de çocuklarını görmek olduğunu belirten Şehriban, ayda bir kere onları gördüklerini ve onların da beklenti içerisinde olduğunu ifade etti. Şehriban, “Cezaevlerinde hiç bir zaman baskı bitmedi. Sorunlar gün geçtikçe büyüyor, çözüme kavuşturulmuyor. Neredeyse tüm cezaevlerinin suyu paslı ve içilmiyor, çocuklarımız suyu satın alıyor. Kızım yıllardır Sincan Cezaevi’nde ama koşullar düzeltilmiş değil. Sürekli su boruları değiştirilecek diyorlar ama o da yapılmıyor. Sıcak su verilmiyor. Elbise istiyorlar gönderdiğimizde teslim almaları neredeyse ayları buluyor. Yıl içinde gönderilen mektuplardan sadece üç ya da dört tanesi ulaşıyor” dedi.

 

Çıplak arama kabul edilmedi tutsaklar darp edildi

 

Hasan Uyanık’ın Kayseri Bünyan Cezaevi’nde olduğunu ve durumlarının iyi olmadığına dikkat çeken kardeşi Şehriban, Bünyan’da hem kadın hem de erkek koğuşlarında çok büyük ve yoğun baskılar olduğunu belirtti. Kadın cezaevinden çıkan ailelerin morali olmadığını ve nedenini sorduklarını söyleyen Şehriban, “Gardiyanlar meğer kadın tutsaklara saldırmış. Amed’den 3 kişi cezaevine götürülmüş çıplak arama dayatılmış kabul etmedikleri için saldırmışlar. Ses koğuştakilere gidince onlarda kapılara vurup protesto etmişler. Bunun üzerine koğuştaki herkese saldırmışlar hatta hastaneye kaldırılanlar bile olmuş. Ayrıca erkek koğuşlarında da cezaevi yönetimi ve gardiyanlar arasında takımlar oluşturulmuş. İlk müdür değil ikinci müdür kendine bir grup oluşturmuş ve bu grup sürekli olarak tutsaklara saldırıyormuş” diyerek sorunların bir an önce çözülmesi çağrısında bulundu.